Ahmet TAŞGETİREN
Medyaya yansıyan son fotoğrafında arka planda şu mısralar yer alıyor:
“Şimdilerde şölen var bahçelerde
Bahardan ses geliyor perde perde
Aceleci acele edip dursun,
Beklenen mutluluk biraz ilerde...”
Biraz ilerde... Ne? Mutluluk...
Bu biraz ilerdeki kaçıncı bahar, kaçıncı mutluluk?
Yıkım devam ediyor.
Koca bir yapı savaşa sokuldu, insanlar hani deyim yerindeyse yol arkadaşlarını hançerlemeye yöneltildi, en sonunda milletle savaşa girişildi ve bozgun.
“Beklenen mutluluk biraz ilerde.”
“Biraz...”
İfadedeki, kafiye olsun torba dolsunculuğa, laf ola halinebakar mısınız? Ne demek “biraz ilerde”? Bekleyin, safsınız ya, aptalsınız ya, benim her dediğime inanırsınız ya, sizi parmağımda oynatıyorum ya, bekleyin, işte “biraz ilerde...” Çıkmaz ayın son çarşambası gibi.
İşte bunu anlayın, diyorum. İdrakiniz devreye girsin. Mankurtlaşmayın. Aklı kiraya vermeyin, bilincinizi ipotek etmeyin.
18 Aralık tarihinde -17 Aralık'tan bir gün sonra- Bugün gazetesindeki yazımın başlığı şu: “Bu savaştan en çok Camia zarar görecek.” O yapının gazetesinde yazmışım bunu. Savaş sürmüş.
Bir gün şunu yazmışım Star'da:
“Bunlar Gülen’in bilgisi dahilinde gerçekleşiyorsa vahim, bilgisi dışında gerçekleşiyorsa daha da vahimdir.”
“Bilgisi içinde - dışında”yı geniş geniş konuşmak lazım.
“Bunlar”dediğim şeyleri de 18 Eylül 2014 tarihli yazımda yine Star'da şöyle sıralamışım:
“Camia, Türkiye’de iktidara boyun eğdireceğini düşündü. Bir CHP iktidarında yapmayacağı işleri, Amerika’da yapmayacağı işleri, Türkiye’de ve dindarların iktidarda bulunduğu bir ortamda yapmaya kalkıştı. Güç zehirlenmesi.
“Camia’nın ilk hamlesi MİT Başkanına karşı ve İsrail ile paralel bir operasyon oldu. Sonra İrancılık temaları sökün etti. Ardından Mut’a isnadları geldi. Benim gazete değiştirmem bile, bir yığın yalan dolanın devreye sokulmasına yol açtı. Ben, sadece benimle ilgili yalanlara baksam Camia’nın yalan ve tezviratı su gibi içtiğine hükmedeceğim. Oysa beni yakından tanıyorlar.
“Camia şu anda direniyor. Bu direncini, geçmişte kemalist yapılara karşı gerçekleştirse anlamlı olabilirdi. Oysa şimdi o kemalist yapılarla el ele dindar - muhafazakar bir siyasi kadroyu çökertmeye çalışıyor ve milletten de karşılık bulamıyor. Sadece buna baksa, gerçeği görebilir.
“CHP ile, yer yer Amerika ile, Avrupa ile İsrail ile paralel duruşlar sergiliyor. Camia medyasını biraz da bu gözle izlerseniz ne demek istediğimi daha iyi görürsünüz. Tarih bu görüntüyü de yargılayacak.
“Ben 40 yıllık emeğin heba edilmiş olmasından dolayı çok üzgünüm. Camia’nın başına gelene asla sevinmiyorum. Ama Camia’nın, mesela Tayyip Erdoğan’ın, Ahmet Davutoğlu’nun ya da benim başıma bir şey gelse “Gördünüz mü Allah belalarını verdi” diye sevinçten uçacağını tahmin edebiliyorum.”
Böyle pek çok yazı yazdım. Onları zaman zaman hatırlatacağım.
Gelinen noktaya bakın. O yapıya şu veya bu şekilde gönül verenler baksın. Olanlar, Gülen'in bilgisi dahilinde ise de vahim, bilgisi dışında da ise de.
Bir “idrak haykırışı” olmalıydı.“Mü'min basireti” bunu gerektirir. Bağlılıkların oluşturduğu psikolojik edilgenlik içinde bunu yapmak kolay değil biliyorum. Ama “Felaket”e gidilirken bir şuur hamlesi olmalıydı. Bin kişi çıksa ve “Yanlışı gördük, uyanın kardeşlerim” diye seslense, bu 15 Temmuz cinayetine gelinmezdi en azından.
Gülen iyi niyetli olsa, çıkıp, insanlara “Yanlış oynadık, hakkınızı helal edin, yüklediğiniz emaneti heba ettik, derdi. Gencecik çocukların ümidlerini harcadık” derdi. “Artık özgürsünüz, aklınız serbest, idrakinizi çalıştırın” derdi. Hoş, bazen insanlar buna rağmen bile özgürleşemeyebilirler.
Civanmerdlik olsa, gelir, teslim olur, “Herkes yerine beni yargılayın” derdi.
Varsa basiret, çamura bunca saplanmadan önce, sokaklarda insanların kanına girmeden önce harekete geçerdi. Kendi insanının kanını dökmenin, bir tür DAİŞ'leşmenin, “Dini bir yol”dan gelip tarihe “kara bir sayfa” eklemenin vebali nasıl taşınır?
Yazarlar
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025