Barış Soydan
Ekonomide sessiz sedasız patlayan bir balon daha var… Türkiye'nin hormonlu büyüdüğü yıllarda sadece ev değil resim fiyatları da uçmuştu. Ama resim piyasasının altın çağı kısa sürdü. 2010 yılında müzayedelerde el değiştiren resimlerin toplam değeri 93 milyon dolarla zirveyi gördükten sonra inişe geçti. Ve geçen yıl 10 milyon dolara, yani 2010 yılındaki zirvesinin dokuzda birine geriledi. Resim piyasası bu yıl Koronavirüs salgınının da etkisiyle daha da daralacak.
Kaynak: Lebriz
Satışlar azalır, resim fiyatları yüzde 70-80’e varan oranlarda düşerken pek çok galeri ve müzayede şirketi kapandı. En kötü darbeyi ise sanatçılar yedi...
Oysa bundan 10 yıl önce diğer piyasalar gibi resim "piyasasında" da her şey çok parlak görünüyordu... "Peynir ekmek gibi BMW satılan ülke eşekten nasıl düştü?" adlı yazımda anlatmaya çalıştığım gibi Türkiye’ye oluk oluk sıcak para giriyor, İstanbul’un merkezinden arabayla iki saatte gidilebilen sitelerdeki daireler milyon dolara alıcı buluyor, iPhone’un son modelini kulanmayan insandan sayılmıyor, bütün varlık fiyatları almış başını gidiyordu... Bu dönemde resimi varlık olarak gören bir "yatırımcı" grubu ortaya çıkmış, onların etkisiyle fiyatlar uçuşa geçmişti...
Lebriz.com’un yöneticisi Kerim Suner’e göre Türkiye’de resim "piyasasının", yükselişi 2005-2006 yılında başladı. Bu dönemde borsacılar, bankacılar, tekstilciler, inşaatçılar vb., resim piyasasında fiyatların katlanarak artacağı beklentisiyle sanat eseri toplamaya başladı. Piyasanın hacmi işte böyle 19.5 milyon dolardan 5 yılda 93 milyon dolara yükseldi. Üstelik bu tutar, müzayedelerde el değiştiren resimleri kapsıyor. Bir de kişiden kişiye yapılan satışlar var. Elden ele yapılan satışların bazı yıllar müzayedelerde oluşan hacmin 2-3 katına ulaştığı tahmin ediliyor...
Bu büyüme, resimlerin fiyatının şişirilmesiyle mümkün oldu. Hayatta olmayan ünlü ressamların, Fahrelnisa Zeid’in, Fikret Mualla’nın ve diğerlerinin eserlerinin sayısı sınırlıydı. Olanlar da zaten büyük koleksiyonerler veya müzelerin elindeydi. Piyasayı büyütmenin yolu yeni "starlar" yaratmaktan geçiyordu. Resim piyasasına yön verenler, genç sanatçıları "promote ederek" fiyatlarını şişirdi. Öyle bir an geldi ki, akademiden birkaç sene önce mezun olmuş ressamlar 10-20 bin dolara resim satmaya başladı. Tıpkı emlakta olduğu gibi resim piyasasında da fiyatlar gerçek değerinin çok üzerine çıkmıştı.
Resim piyasasının düşüşü 2012’de başladı. O yıl müzayedelerde el değiştiren resimlerin tutarı 59 milyon dolara indi. Piyasa 2013’te toparlanır gibi oldu ama baş aşağı gidiş 2014’te hızlanarak devam edecekti...
2014’te ne oldu? O yıl Amerikan Merkez Bankası, dünyayı ucuz dolara boğan "parasal genişleme"yi, yani bankalardan bono-tahvil alarak piyasaya para pompalama operasyonunu durduracağını açıkladı. Ekonomistler, Türkiye ekonomisindeki hızlı büyümenin Amerikan Merkez Bankası’nın izlediği para politikasından kaynaklandığını, bu politika sona erince büyümenin de duracağını yıllar önce söylemiş ama dinletememişti. Bunun yerine Osmanlı’nın küllerinden yeniden doğduğuna inanmak insanların işine geliyordu…
Amerikan Merkez Bankası parasal genişlemeyi bitirince Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkelere sıcak para girişi durdu. Kolay para kazanma dönemi sona erdi. Varlık fiyatları üzerinde büyük bir baskı oluştu. Sadece emlak fiyatları değil resim fiyatları da düşmeye başladı. Sanat piyasasındaki fiyat düşüşü, Kerim Suner’in verdiği bilgiye göre yüzde 70-80’i buldu. Kısa sürede fiyatı katlanacağı beklentisiyle genç ressamların eserlerini toplayan "yatırımcılar", yüzde 70-80’lik düşüşlerle karşılaşınca büyük bir hayal kırıklığı yaşayarak piyasayı terk ettiler. Resim piyasası 92 milyon dolardan (Kişiden kişiye satışlar da eklenirse belki de 300-400 milyon dolardan) 10 milyon dolarlara işte böyle indi. Bu süreçte birçok galeri ve müzayede evi kapandı. Bankalar başta olmak üzere kurumsal koleksiyonerler piyasadan çekildi. Sanatçılar ağır bir darbe yedi…
"Oysa piyasayı yatırımcılarla değil, sanatseverlerle büyütmek gerekiyordu. Yapılması gereken 1 milyon dolarlık 10 resim satmak yerine 10 bin dolarlık 100 resim satmak, sanatı tabana yaymaktı" diyor, Lebriz’in kurucu yöneticisi Kerim Suner. Suner’in sözleri, resim piyasasında sağlıklı büyümenin nasıl gerçekleşebileceğinin formülü de…
Ek veri:
Türkiye’de düzenlenen salon müzayedelerinde ciro bazında en yüksek değere eserleri satılan sanatçılar
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2022
11.05.2022
7.03.2022
17.02.2022
7.02.2022
18.11.2021
15.11.2021
8.11.2021
2.11.2021
25.10.2021