Barış Soydan
Son bir haftada olup bitene baktığınızda sizin de aklınıza gelmiyor mu bu? Nasıl oldu da dolar bir haftada 8.50'den 7.63'e düştü? Hazine ve Maliye Bakanı ile Merkez Bankası Başkanı değişti. Başka? Erdoğan "acı ilacı" içmekten, "demokrasi ve hukuk reformu" yapmaktan söz etti. Başka? 1112 gündür hapiste tutulan iş insanı Osman Kavala'nın serbest bırakılacağı haberleri yayıldı. Başka? Başka bir şey yok, hepsi bu.
Bir bakan ve bir Merkez Bankası Başkanı değişti, Erdoğan ağızlara bir parmak bal çaldı diye ekonomide bahar havası esiyorsa, bir de gerçekten demokrasi ve hukuk reformu yapıldığını, "acı ilacın" gerçekten içildiğini (mesela kamu ihale kanununda eskiye dönüldüğünü), haksız yere hapiste tutulanların serbest bırakıldığını düşünün... Demek ki o zaman ekonomi kanatlanıp uçacak. Aristo mantığıyla da baksak böyle, Wittgenstein mantığıyla da baksak böyle.
Bunu aslında Ali Babacan uzun zamandır söylüyordu. Bundan bir yıl önce T24'te Şirin Payzın'ın konuğu olarak katıldığı programda şöyle demişti: "Açıkçası kurumsal yapılanma, işin altyapısı maksimum 30 gündür. Bir anda değiştiririz her şeyi, Merkez Bankası ile ilgili sorunları bir anda çözebiliriz."
Babacancı değilim ama bu konuda haklı olduğunu düşünüyorum. Türkiye'nin yüzlerce yapısal sorunu var ama bir sorun hepsinden öncelikli: Güven. Artık kimse iktidara güvenmiyor. Yarın malınıza el konulmayacağının, iktidarı eleştirdiniz diye hapse atılmayacağınızın, vergi cezası kesilmeyeceğinin veya iş yaptığınız sektörle ilgili kuralların bir gecede bir Cumhurbaşkanlığı kararıyla değişmeyeceğinin, ithal etmeye hazırlandığınız ürüne bir sabah yüzde 30 gümrük vergisi konulmayacağının garantisi var mı? Yok. Yeni ABD Başkanı Biden'la atar - gider yaşanmayacağının veya Türkiye'nin Suriye'de Rusya'yla, Libya'da Fransa'yla çatışmayacağının, doların bir gecede 9 - 10 TL'ye çıkmayacağının garantisi var mı peki? O da yok. Güvenin olmadığı, insanların önlerini göremediği yerde yatırım olmaz. Türkiye'de olan işte bu: Kimse artık yatırım yapmıyor çünkü kimse artık iktidara güvenmiyor.
Yatırım yapmamak ne kelime, yatırımı olanlar da kaçıyor. Yandaş patronların bile servetlerini yurtdışına kaçırdığı, iktidarın en yakınındaki müteahhitlerden birinin Londra'da onlarca gayrimenkul satın aldığı söyleniyor… Bir zamanlar senede 20 - 25 milyar dolar doğrudan yabancı sermaye giren ülkeye artık sadece 7 - 8 milyar dolar geliyor. Onların da önemli kısmı, TC vatandaşlığı almak için gayrimenkule, konuta… Portföy yatırımlarında da durum farklı değil: Son bir yılda 13.5 milyar dolarlık kısa vadeli sermaye Türkiye'yi terk etti.
Yatırım olmadan 8 milyon işsize (geniş anlamda) nasıl iş bulunacak? Türkiye yoksulluktan nasıl kurtulacak? Bu aralar sık sık alıntı yaptığım iktisatçı Ha - Joon Chang, bir kitabında şöyle diyor:
"Bir ülkenin yatırım oranıyla ekonomik büyüme oranı arasındaki ilişki, iktisadın tartışmasız kabul edilen az sayıdaki gerçeğinden biridir. Yatırım oranı, bir ülkenin üretim kabiliyetini ve ekonomisini geliştirip geliştiremediğinin en iyi göstergesidir. Bugüne kadar hiçbir ekonomi gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 25'ini yatırıma ayırmadan uzun süreli 'mucize' büyüme oranlarına (Kişi başına yüzde 6 ve daha fazla) ulaşamadı."
TÜİK'in verileri açık, Türkiye'de yatırımlar durmuş durumda. Başkanlık sistemine geçildiğinden beri bu böyle.
Başkanlık sistemine geçince yatırımlar neden durdu? Parasızlıktan mı? Beceriksizlikten mi? İnsan kaynağı yetersizliğinden mi? İnsanların yarın ne olacağını, başlarına ne geleceğini bilmemelerinden mi yoksa? Doğru cevap d şıkkı, güven eksikliği.
Para bulmak yıllar, becerikli, bilgili bir insan kaynağını oluşturmak on yıllar sürer. Ama güven bir ayda geri gelir. Güvenilir bir iktidarın iş başına gelmesine, ekonomi yönetiminin "Kartal İmam Hatip'ten tanıdıklara" değil liyakatli insanlara emanet edilmesine, kimsenin Cumhurbaşkanı'nı eleştirdiği için hapse atılmayacağı, vergi cezası kesilmeyeceği, kuralların bir gecede değişmeyeceği garantisinin verilmesine bakar. O zaman insanlar önlerini görmeye, yatırım yapmaya başlar. Hayır, Türkiye'nin tüm sorunları bir ayda çözülmez, bu ülkede büyük bir eşitsizlik, büyük bir adaletsizlik var. Yoksulluk, Kürt sorunu, Aleviler, cinsiyet eşitliği, bunlar başka mesele. Her şeyi ekonomi çözmez. Ama yeni kurulan fabrikalarda, yeni açılan işyerlerinde 8 milyon işsizden bir milyonunun iş bulması, bir milyon insanın emeğiyle onurlu bir hayat kurması da bir şeydir. Önemli bir şey!
Son bir haftada yaşananlar iktidar değiştiğinde Türkiye'de olabileceklerin, bu ülkenin potansiyelinin fragmanıdır.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2022
11.05.2022
7.03.2022
17.02.2022
7.02.2022
18.11.2021
15.11.2021
8.11.2021
2.11.2021
25.10.2021