Barış Soydan
Şevket Pamuk, Türkiye'nin 200 yıllık kalkınma ve modernleşme macerasını dünyanın geri kalanıyla karşılaştırmalı biçimde anlattığı etkileyici eseri "Eşitsiz Yüzyıllar"da, Osmanlı'nın neden Avrupa'nın gerisinde kaldığı sorusuna bilinenlerden farklı bir yanıt veriyor:
"Önde gelen bir siyaset bilimcinin geçenlerde söylediği gibi Orta Doğu'nun en büyük tarihsel miraslarından biri, tüccarların ekonomik ve siyasi güçleri arasındaki büyük orantısızlıktır. Geçmişte olduğu gibi bugün de Orta Doğu'nun pek çok yerinde zengin olabilir ama siyasi bir güç veya etki edinmeyi bekleyemezler. Ekonomik elitlerin siyasi güçten ve ekonomik kurumları etkileme kapasitesinden yoksunluğu, diğer tüm faktörlerden, coğrafyadan, doğal kaynaklardan, İslam'dan ve kültürden daha iyi bir biçimde, Batı Avrupa ile Osmanlı İmparatorluğu arasında, Sanayi Devrimi öncesinde oluşan farklılaşmayı açıklar."*
Pamuk şunu demeye getiriyor: Osmanlı Avrupa'nın gerisinde kaldıysa bu kültürden, İslam'dan veya doğal kaynakların yokluğundan değil, tüccarların sanayi devriminin (ve kapitalizmin) doğup gelişeceği yasaların çıkarılması, kurumların oluşturulması için devlete etki edememesinden kaynaklandı. Devlet onları umursamadı. Onlar da para kazanmak dışında hiçbir şeyle ilgilenmedi...
200 yıl sonra bugün de aynı durumda değil miyiz? Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına gireceğini söylediği Türkiye, en büyük 20 ekonomi listesinden bile düşmek üzere. Güney Kore, Tayvan gibi Asya ülkelerinin Türkiye'yi nasıl sollayıp geçtiği bilinen hikaye; Mahfi Eğilmez'in geçenlerde gösterdiği gibi bir zamanların yoksul Doğu Avrupa ülkeleri, Polonya, Macaristan, Romanya da (kişi başına gelirde) Türkiye'yi geçti. İki artı iki eşittir dört denilebilecek bir gerçek var: Türkiye'nin yasaları, sistemi ekonomik gelişmenin önünde engel. (Başta başkanlık sistemi olmak üzere.)
Burjuvazi bunu görmüyor mu? Elbette görüyor. Hukukun işlemediğini, içlerinden birinin, Osman Kavala'nın, hakkında hiçbir ciddi delil olmadan üç yıldır hapiste tutulduğunu bilmiyorlar mı? Biliyorlar. Bülent Arınç'ın bile Kavala'nın tutuklu kalmasına "hayret ettiğini" duymadılar mı? Duydular. Peki neden ağızlarını açıp bir çift laf etmiyorlar? "Kavala bırakılmalı, hukuk devleti istiyoruz!" demiyorlar? Çünkü hep böyle pısırık, mıymıntıydılar. Para kazanmaya baktılar, başka hiçbir şeyle ilgilenmediler. Hiçbir zaman hukuk talep etmediler. Dedelerinden böyle görmüşlerdi. Çocuklarına böyle öğretecekler: "Sakın sesini çıkarma, paranı kazanmaya bak."
Batılı, medeni, kültürlü, demokrat vs. diye tanınan iş insanlarının her Allah'ın günü Instagram'a son yedikleri yemeğin resmini koyarken, Kavala ile ilgili tek cümle etmemesinin sebebi başka ne olabilir? Tüccar, girişimci kesimin pısırıklığı, mıymıntılığı Osmanlı'yı batmaya götürmüştü, şimdi de Türkiye'yi geriye götürecek.
İkbalini iktidara, devlet ihalelerine bağlayan yandaş iş insanlarına değil sözüm. Onlardan hiçbir beklentim yok, hiç olmadı. Ama bu memlekette artık cirosunun yarısını, daha fazlasını ihracattan, yani başka ülkelerden elde eden, Rusya'ya, Hollanda'ya, Meksika'ya yatırım yapan, fabrika kuran insanlar var. Onlara bir çift sözüm var: Kaderiniz artık bir bürokratın iki dudağının ucunda değil. Ne zaman bu ülkenin geleceğiyle ilgileneceksiniz? Bugün değilse ne zaman?
Burjuvazi bu kadar pısırık, işçi sınıfı bu kadar zayıf olduğu için bu ülkede değişim hep dış güçlerin eliyle geldi. Vatandaşları padişahın kulu olmaktan çıkarıp yasalar önünde eşit bireyler haline getiren Tanzimat Fermanı, Batılı güçlerin baskısıyla ilan edilmişti. Çok partili hayata NATO'ya girebilmek için geçildi. 1990'ların sonundaki demokratikleşme reformları Avrupa Birliği istedi diye yapıldı... Dünya şimdi de Kavala'nın bırakılmasını istiyor. Joe Biden'ın başkan olmasından sonra ABD Türkiye'yle ilgili ilk açıklamalardan birini Kavala'yla ilgili yaptı. Ankara bu açıklamaya sert tepki gösterdi ama Biden Amerikası'yla ilişki kurmanın yolları aranırken Washington'ın sözlerinin tümüyle kulak arkası edileceğini söylemek safdillik olur. Kavala dış dünyanın baskısıyla bırakılır mı bilmem ama böyle olursa bugüne kadar kılını kıpırdatmayan TÜSİAD iki satırlık bir "İyi oldu" mesajı yayınlamayı ihmal etmez artık...
* Şevket Pamuk, Uneven Centuries: Economic Development of Turkey since 1820, Princeton University Press, 2018.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2022
11.05.2022
7.03.2022
17.02.2022
7.02.2022
18.11.2021
15.11.2021
8.11.2021
2.11.2021
25.10.2021