Bülent KORUCU
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Hrant Dink cinayetiyle ilgili tebliğnamesi, önemli tespitler yapıyor.
Başsavcılık, ‘suç için anlaşma’ ya da ‘öfkeyle kurulmuş spontane ve görünen faillerle sınırlı örgüt’ şıklarını ihtimal dışını atacak ifadeler kullanıyor. “Son eylemin sıradan bir adam öldürme eylemi olmadığı, dosyadaki eylemlerin, devletin birlik ve bütünlüğünü bozmak, otoriteyi zaafa uğratmak, kamu düzenini bozup ülkede kaos, kargaşa ve güvensizlik ortamı oluşturmak, huzursuzluk ortamına zemin hazırlamak, ülkemizi uluslararası arenada sıkıntıya sokmak şeklinde amaçlarının olduğu açıktır.” diyor. Başsavcılığa göre; devleti ve kamu düzenini hedef alan örgüt açısından Dink’in ölümü amaç değil, araçtır. Yani Dink’i öldürmek maksadının ötesinde, bu cinayetle daha büyük neticeler öngörülmüştür. O halde Dink’i öldürmek üzere kurulmuş örgütten söz etmiyoruz; devleti ve kamu düzenini ortadan kaldırmayı gözüne kestirmiş bir yapıyla karşı karşıyayız.
Yine Başsavcılık, cinayeti tanımlarken kelimeleri özenle seçiyor. “Sırf başka din ve milliyetten olması nedeniyle Hrant Dink’in öldürülmesi, sistemli, planlı ve organize olarak bir örgüt faaliyeti” olarak değerlendiriliyor. Cinayetin ideolojik gaye ile işlendiği de kayıt altına alınıyor. Örgütün kanundaki tanımına yapılan atıflar ve benzeri ifadeler medyada yeterince yer aldığı için ben tekrar etmemeyim. Bir cinayetin yukarıda sayılan amaçlarla işlenmesine gelecek itirazların önü ise şu cümle ile kesiliyor: “Devletin birliğini bozma suçu bir tehlike suçudur ve gerçekleştirilen eylemlerin sonuncusu ile de bu tehlike gerçekleşmiştir.”
Yerel mahkemenin bile ‘içine sindiremediği’, toplumun büyük çoğunluğunun ikna olmadığı kararın ilgili Yargıtay ceza dairesinde bozulacağını tahmin etmek zor değil. Ben başka bir noktaya daha dikkat çekmek istiyorum: 4 gün sonra cinayetin yıldönümü. Hem Dink’in anısını canlı tutma hem de cinayeti unutturmama adına toplantılar düzenleniyor. Etyen Mahçupyan’ın ‘Hrant’ın parazitleri’ dediği türden insanlar da toplantılarda boy gösteriyor, fotoğraflarda başköşelerde duruyor. Hanefi Avcı’nın kitabının bedava tellallığını yapan ve aşağıdaki cümleleri hiçbir eleştiriye tabi tutmadan çarşaf çarşaf yayınlayanlar da ön safta yerini aldı. Sahi ne demişti Avcı: “Danıştay’a silahlı saldırı, Dink’in öldürülmesi, Malatya’daki Zirve Yayınevi katliamı gibi olayların görünen bugünkü faillerinden başka Ergenekon veya benzeri gruplar tarafından yapılmış olacağına mevcut deliller ve olayların oluş biçimine bakarak kimse beni ve makul birini ikna edemez. Bu iddialar zorlamadır. Ergenekon örgütünün varlığı konusunda yazılı belge, doküman, örgütsel faaliyet sayılabilecek bazı ilişkiler varsa da eylemleri konusunda hiçbir ciddi emare yoktur.”
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016