Bülent KORUCU
Eski Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman yine Balyoz Davası zemininde gündemde.
Kendilerine sahip çıkılmadığını düşünen darbe hükümlüsü subayların bir kısmı eski komutanlarını isyan ettirecek boyutta taciz ediyor. Yalman buna itirazını yüksek perdeden seslendirirken sanki adrese teslim mesajlar da veriyor. Açıklaması şöyle Yalman’ın: “Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi ve sosyal ortamın yarattığı olumsuzlukları da arkalarına alıp hüküm giyenler kahramanlaştırılırken, benim gibi dava ile hiç alakaları olmayan hatta bu konuda mutazarrır olan, buna rağmen arkadaşlarının yanında durmaya çalışan insanları itibarsızlaştırmaya hatta dışlamaya çalışmaktadırlar. Size bir Hint atasözünü hatırlatmak isterim. ‘Konuşmaya karar verdiğinizde söyleyeceklerinizin susmaktan daha iyi olduğundan emin olun.’ Çünkü söz insanın şerefidir. İçinde bulunulan şartlara göre eğilip bükülemez… Umarım ne demek istediğim anlaşılmıştır.” Emekli General eski astlarına sanki ‘Susmam sizin için daha hayırlı, beni konuşmak zorunda bırakmayın’ diyor. Yalman bazı ayrıntıları kitabında yazacağını belirterek şunları söylüyor: “Bu aşamada arkadaşlarımın rencide olmaması için açıklamıyorum. Esasen susmamın sebebi budur.”
Yalman daha önce de Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek ve Orgeneral Ergin Saygun’la polemik yaşamış, kendisine yönelik ifadelerini “Gerçekle ilgisi olmayan, yalan beyanlardan yola çıkarak terbiye hudutlarını aşan bir iftira” olarak nitelemişti. Yine yargılama devam ederken ‘darbeyi kim önledi?’ tartışması yaşanmış ve Yalman, NTV’de şöyle konuşmuştu: “Darbeyi Hilmi Özkök önledi diyorsun, aç iddianameyi oku, darbeyi asıl önleyen benim. Hilmi Paşa’nın kaç tankı tüfeği var? Türk ordusu demek, Kara Kuvvetleri demektir.” Örnek’in Darbe Günlükleri’nde ise Yalman’ın şu sözleri dikkat çekmişti: “Geçen yıl eğer ben ona (Hilmi Özkök) karşı Çetin Doğan ile birlikte olsaydım onu paramparça edeceklerdi. Ama ben öyle yapmadım.”
Hem Ergenekon hem de Balyoz davası sanıkları, iki komutana ateş püskürüyor. Yalman ve dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök. Hilmi Paşa’yı zaten karşılarında bildikleri için ilk günden itibaren hiç beklentiye girmemişler. Darbe süreçlerinde onu devrilmesi gerekenler listesinde ilk sıralara yazmışlar. Günlüklerdeki sözler de bunu doğruluyor. Ama Yalman’ı ise iki taraflı oynayan ve zoru görünce kendilerini yüz üstü bırakan kişi olarak görüyorlar. Planların icrasına taş koyan, kendilerini Özkök’e ve hükümete satan ve dolayısıyla yargılamanın kapısını açan komutan düşüncesi hâkim. Ona yönelen öfkenin büyümesi biraz bu yüzden. Tanık olmasını istemeleri, biraz hınç alma ve linç etme arzusu sonucuydu. Bu kadar tartışmadan sonra lehlerine konuşmasını bekliyor olamazlardı. Açıklamasında dile getirdiği şu sözleri mahkemede söylese darbe kanaatinin pekişmesine katkı sağlardı: “Silahlı Kuvvetler içinde zaman zaman yaşanan bir sorun olan ‘ben daha çok vatanseverim, Cumhuriyet’in değerlerini özellikle laikliği ve Atatürk’ün mirasını en iyi ben koruyabilirim’ kompleksi, bu plan seminerinde, askerî muaşeret kurallarını da hiçe sayarak uygulanmıştır.”
Ergenekon avasında verdiği 31 sayfalık ifade darbeyi teyit etmekten başka işe yaramamıştı. Şöyle demişti orada: “Ayışığı ve Yakamoz adlı darbe planlarını Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök 2004 bahar aylarında odasında bana gösterdi. Kendisi tarafından bilgimin olup olmadığı soruldu. Ben de bilgimin olmadığını söyledim. Bunun üzerine kendisi de ‘Ben de öyle tahmin etmiştim.’ dedi. Esasen bir slayt sunumu şeklinde öğrendim ben de bu planların ne olduğunu. Planı okuyunca kendimin de bu plandan dışlandığına muttali oldum.”
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016