Bülent KORUCU
“17 Aralık darbe girişiminin hiç felsefî boyutu konuşulmadı. Allah, insana günah işleme özgürlüğü vermiştir. İnsanların günah işleme özgürlüğüne müdahale ediyorsunuz. Bu noktada Diyanet İşleri'ne ciddi anlamda görevler düşüyor. Yani insanların günahları üzerinden siyaseti çıkmaza düşürmek ya da insanların günah işleme özgürlüğünü elinden alacak şekilde bireylerin hayatlarına müdahale etmek anlayışı, muhaberat devletinden öte bir anlayıştır. Bu, bireye ‘Sen günah işleyemezsin' baskısıdır. Aslında Allah'ın hududuna müdahale ediyorsunuz.”
Bu ifadeler, AK Parti Milletvekili Metin Külünk'e ait. Habertürk Televizyonu'nda Balçiçek İlter'in programında dile getirilen sözleri duyanlar kulaklarına inanamadı.
Külünk, liberalizmin kalesine tarihî golü bıraktı! ‘Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler' formülü ile devletin üretim ve satışın bütün aşamalarından elini çekmesi gerektiğini savunan liberal düşünürlerin işi zor. Özgürlüğün sınırlarını ‘bırakınız çalsınlar' çizgisine kadar genişleten bir çıkış beklemiyorlardı. AK Partili Külünk'ün '17 Aralık, günah işleme özgürlüğüne müdahaledir' şeklindeki ‘felsefî' yorumlarından sonra açık artırmadan çekilme kararı almaları an meselesidir. ‘Bizden bu kadar, daha fazla artıramıyoruz' dediklerini duyar gibiyim. Liberallerle ilgili söylediklerim işin latife kısmı. İzahı olmayan meselelerin mizahının yapılması son çare.
Külünk'ün sözlerinden liberallere ev ödevi çıkmıyor ama ilahiyatçılar ve bilhassa Diyanet İşleri'ne görev düşüyor. Zira AK Partili milletvekili dinî bir söylem kullanıyor ve Diyanet'i vazifeye çağırıyor. İrade/özgürlük dengesi üzerine düşünen kelamcılar; İslam'ın hukuku demek olan fıkıhçılar ve din sosyologlarının bu çağrıyı karşılıksız bırakmaması lazım. Psikiyatrlar ve din psikologları da durumdan vazife çıkarır mı bilmiyorum. Bildiğim bir şey var, 17 Aralık'la birlikte ortaya dökülen yolsuzluk ve rüşvet iddialarını tevil etmek kolay değil.
‘Yolsuzluk yoktur demiyoruz ama bu bir komplo' diyenlerin sözleri de Külünk'ten daha doğru ve mantıklı durmuyor. Bir bakana hediye edildiği ileri sürülen 700 bin liralık saatin komplo ile açıklaması nasıl olabilir? İsmi geçen Bakan'ın ‘böyle bir saat hediye almadım' dediğini duymadık. Söz konusu saatin 70 lira olduğuna dair bilgi de paylaşılmadı. O kadarlık hediye kabul edilebilir der geçerdik. O saat varsa, fiyatı 700 bin lira ise kara para aklamaktan soruşturulan biri tarafından hediye edilmişse… Bu nasıl komplo Allah aşkına! Zekâmızla ve vicdanımızla alay etmeyin bari. Yakında Külünk gibi biri çıkıp ‘17 Aralık'ın, hediyeleşme sünnetini hedef aldığını' açıklarsa şaşırmayacağım.
Bir başka bakanın oğlunun evinde 6 çelik kasa içinde 1,2 milyon dolar çıkıyor. Bakan açıklama yapıyor ve şunları söylüyor: “O paralar oğlumun Bahçeşehir'deki villasının satışından elde edilen paradır. Bütün belgeleri de mahkemede ibraz edilmiştir. Satış sırasında ipotek sorunu doğmuş. Dolayısıyla paranın bankaya konulması halinde kaynağının gösterilmesi mümkün değil. O nedenle 1 milyon 200 bin dolarlık ipoteğin çözülmesi için beklemişler.” Oğlu mahkemedeki ifadesinde bambaşka bir senaryo anlatıyor: “Reza Zarrab'ın yanında çalışan R.B. uzaktan akrabamızdır. Bize olan borcunu ödeyemeyince Reza Bey, onun primlerinden kesmek üzere alacağımızın bir kısmını verdi.” Hadi komploya inanalım desek, daha baba-oğul aynı senaryo üzerinde mutabık kalamamış. Hangisinin sözünü doğru kabul ederek kendimizi rahatlatacağız? AK Partili milletvekili Metin Külünk'ün mantığından gidersek en azından birinin yalan söyleme özgürlüğünü kullandığını kabul etmemiz gerekecek!
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016