Bülent KORUCU
“Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik” diyordu, Yahya Kemal.
Şimdi bin odalı sarayla büyüklük ispatına girişiyoruz. Herhalde kimsenin büyüklüğüne itiraz etmeyeceği ABD’nin Başkanı 55 bin metrekarelik bir ‘ev’de oturuyor. Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, 11 bin metrekarelik küçük bir kulübeden(!) yönetiyor ülkesini. Bizim cumhurbaşkanımız ise bitmemiş hali 300 bin metrekarelik sarayda. Barack Obama, mevkidaşı Recep Tayyip Erdoğan’ı kıskanıyor mudur dersiniz? Binbir suratlı propaganda makineleri bin dereden su getirerek, bin odalı sarayı meşrulaştırmaya, makulleştirmeye çabalıyor. Henüz aklınla bin yaşa diye arkasına dizilecekleri mazereti bulan çıkmadı, arayışlar sürüyor.
13 yıldır ülkeyi tek başına yöneten siyasi kadro herhangi bir alanda marka üretemedi. Ülker, Godiva’yı United Biscuits’i aldığı için haklı olarak seviniyoruz. Sonra… Sonrası yok, hâlâ Türk markalı araba yapacak babayiğit arıyoruz. ‘Bunu da biz yaptık’ diyebileceğimiz bir ileri teknoloji ürününe sahip değiliz. Hindistan bizim sarayın onda biri paraya Mars’a uzay aracı indiriyor. Ya biz… Aylık elektrik gideri yüz bin liralarla ifade edilen bin odalı sarayın bütün ışıklarını yaksak Mars’tan görünür mü acaba?
Binbir gece masallarından fırlamış çıkmış gibi bin odalı sarayımız var. Ama aynı zamanda dört (4) bin liraya kiralanabilen sondaj aleti olmadığı için 18 işçinin madende ölümünü seyrediyoruz. Yaşam odası pahalı olduğu için kurulmuyor, bu yüzden Soma’da 301 işçiyi kaybediyoruz. Çocuklarına ekmek götürebilmek uğruna binlerce işçi her gün helalleşerek inmeye devam ediyor o madenlere. “Benim oğlum yüzme bilmezdi” diyerek yürekleri titreten Ayşe Nine, bin odalı saraya baktığında ne hissediyordur? Hiç düşündünüz mü?
Ekonomi iyi sinyaller vermiyor. İşsizlik ve enflasyon tedirginlik verici boyutlarda yükseliyor. Bir kısım istatistik oyunlarıyla baskılansa da mızrak artık çuvala sığmıyor. Büyüme oranları ülkenin çarklarını sağlıklı biçimde çevirecek seviyeye ulaşamıyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu 11 bakanını yanına alarak ekonomik yeniden yapılanma planı açıklıyor. Sıralanan maddelere bakıyorsunuz; sanki yeni bir parti iktidara gelmiş gibi. 13 yıldır neden yapılmadı bunlar, diye sorulduğunda cevap; ‘bin odalı saray inşa ettik ya!’ şeklinde mi olacak?
Zamanlama hiç bu kadar kötü olamazdı. ABD Merkez Bankası para musluklarını tamamen kapattığı ve dünyadaki parayı geri çağırdığı bir dönemde bir milyar 300 milyon liraya bin odalı saray açılışı yapmak akıllıca değil. Kontrol altındaki medya ile algı mühendisliği icra edip pek çok şey gözden kaçırılabilir. Ama ekonomideki olumsuz gidiş hane halkını etkilediğinde büyü bozulur. Bin odalı saray göze batmaya başladığında arkası çorap söküğü gibi gelir. İhtiyacı değil ihtişamı ön plana çıkararak halkı ikna etmeye çalışan hükümet medyası hatasına bin pişman olduğunda iş işten geçmiş olabilir. Ekonomik büyüklüğü Türkiye’nin dört katı olan Almanya, yöneticilerine böyle bir ihtişamı layık görmüyor. Büyük, zaten ‘büyüğüm’ deme ihtiyacı hissetmez, küçüğün şiarıdır görünmek için zıplamak.
Deniz kenarında abdest alırken bile suyu israf etmemeyi dikte eden bir dinin temsilcisi olma iddiasıyla bin odalı saray nasıl bir arada oluyor? ‘Ülkenin itibarı’ savunması inandırıcılıktan uzak. Yılda 230 milyar dolar finansman bulamazsa kepenk indirecek bir ülkenin ayağını yorganına göre uzatması gerekmez mi? En kötüsü de balık baştan kokar gerçeği. Bu savurganlık alt kademelere aynen intikal ediyor ve her devletlu kendi çapında bir saray inşa ediyor.
Bazı şeyleri bin kere söylesen de beyhude olduğunun farkındayım. İnşallah bin nasihatin yerini tutacak bir musibetle karşılaşmayız.
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016