Bülent KORUCU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti, yargı erkinin her kurumunu ayrı ayrı hedef alıyor.
İlk derece mahkemelerle başlayan süreç yüksek yargı organlarıyla devam ediyor. Demokrasilerin temel prensibi, kuvvetlerin ayrılığı ve birbirini denetleyerek dengelemesi. Yasamayı hegemonyasına alan Erdoğan, şimdi yargıyı diz çöktürmeye çabalıyor. Bunu gerçekleştirmek üzere yargı organlarına her fırsatta en ağır eleştiri ve hatta hakaretler yöneltiyor. İstediği kararları vermeyen adli yargı mensuplarını ‘hain ve çeteci olmakla’ suçluyor. Arzusu doğrultusunda hükümler çıkaranları ise kürsüden ‘vatansever’ nitelemesiyle alkışlıyor.
Yargıtay Kanunu defalarca değiştirildi. Başkan Alkan, kendilerine hiçbir inisiyatif tanımayan kanunlara sonunda isyan etti. Alkan’ın ‘Bu müdahale daha ne kadar devam edecek?’ sorusu bir bakıma çaresizliğin de itirafı gibiydi. ‘İdarenin bütün eylem ve işlemleri yargı denetimine tabi’ olması anayasa hükmü. Denetleyen ise idarî yargı ve onun üst mahkemesi Danıştay. Verdiği bazı iptal kararlarından dolayı Danıştay, Erdoğan’ın hışmına uğradı ve ‘hıyanet-i vataniye’ ile suçlandı. Şimdi özenle seçilmiş HSYK, yeni üyeler atayacak ve yüksek mahkemeler de siyasetin kontrolüne girecek beklentisi yükseliyor. Buna zemin hazırlayan yargı paketi Meclis’ten geçti. Artırılan daire sayıları ve seçilen yeni üyeler Erdoğan’ı ne kadar tatmin edecek zamanla göreceğiz.
Son günlerde hedefe Anayasa Mahkemesi oturtuldu. Başkan Haşim Kılıç ve AYM yoğun taciz ateşine maruz kalıyor. Sosyal medya yasakları konusundaki özgürlükçü tavır Erdoğan’ı öfkelendirmeye yetmiş ve ‘gayri milli’ yaftasını yapıştırmasına vesile olmuştu. Yüzde 10 seçim barajının mahkeme gündeminde olması yeni krizin sebebi. AK Parti hukukçuları dâhil az mürekkep yalamış herkes yüzde 10 barajının temsilde adaleti yok ettiğini ve evrensel hukuka aykırı olduğunu biliyor. Telaş biraz da ondan. AYM aleyhte karar verdiğinde kimsenin itiraz etmesi mümkün değil. Hele “Barajı biz ihdas etmedik.” savunması hepten komik kaçıyor. “İhale Kanunu’nu da siz çıkarmamıştınız. 164 defa niye değiştirdiniz?” sorusuna verecek cevap yok zira. Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarafsızlık yeminine rağmen konuya AK Parti’nin genel başkanı gibi dalıyor. Yetmiyor, AYM’yi ‘darbe ürünü’ olmakla itham ediyor. ‘Kitap yüklü merkep’ imasının hedefi ise ne yazık ki Başkan Haşim Kılıç. Hakaret kısmı zaten izahtan vareste ama darbe ürünü kısmını tartışmak gerekiyor. Evet, Anayasa Mahkemesi, 1961 Anayasası’yla sisteme dâhil oldu. Bugünkü sistemin birçok kurumu 60 ya da 80 darbesinin ürünü. Bir kurumu darbeye nispet etmenin iki yolu var: Bir, demokraside yeri yoksa müzakere lüzumsuz; at çöpe. İki, iş ve eylemleriyle evrensel hukuka uygun hareket etmiyorsa; eleştir ve düzelt. Burhan Kuzu, Mustafa Şentop ve Ahmet İyimaya gibi AK Parti hukukçuları da çok iyi biliyor ki; anayasal yargı demokrasinin temel kurumlarından biri. Bütün işleyen demokrasilerde, özgürlükçü ve bireyden yana tavrıyla anayasa mahkemesi var. ABD, Almanya ve Fransa’ya da bizim darbeciler mi kurdu yüksek mahkemeyi? Fransa Anayasa Mahkemesi, “Ermeni soykırımı yoktur” sözüne ceza öngören kanunu görüşürken Erdoğan dâhil bütün gözler ona çevrilmişti. En azından oradan hatırlanıyor olması lazım anayasa mahkemelerinin konumu. Ayrıca demokrasilerde yeri olmayan MGK’yı kutsayıp dururken, YÖK’ü ele geçirmenin keyfini sürerken AYM’ye ‘darbe ürünü’ demek inandırıcı gelmiyor. Kuruluşunda barajı kaldırmayı vaat eden bir parti için ise çifte standart olarak değerlendiriliyor.
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016