Bülent KORUCU
Başbakan Ahmet Davutoğlu geçen hafta rüşvetle mücadele ve kamuda şeffaflıkla ilgili adım atılacağını açıkladı.
Buna göre; “Meclis’te grubu bulunan partilerin başkan vekilleri, il başkanları dâhil olmak üzere mal bildirimi mecburiyeti gelecek. İhbarda bulunan kamu görevlileri amirlerine karşı korunacak ve ödüllendirilecek.” Ahmet Bey’in bakanları da yanına alarak sergilediği irade beyanı, beklediği etkiyi oluşturmadı. Yolsuzluk Komisyonu’ndaki dört bakanın AK Partili vekillerin oyu ile Yüce Divan’a gitmekten kurtulduğu günlere denk geldiği için bu, kaçınılmazdı. Muhalefet partileri daha ileri giderek eleştirileri ağırlaştırdı ve alay sınırlarına kadar genişletti.
Başbakan’ın çıkışını en fazla ciddiye alan Cumhurbaşkanı Recep T. Erdoğan oldu. Erdoğan, Şeffaflık Paketi’ni seçim öncesinde doğru bulmadığını Saray’da ağırladığı AK Parti grup başkan vekillerine bildirmiş. Hürriyet’ten Nuray Babacan’ın kulis haberi üç gündür yalanlanmadığına göre doğruluğu teyit edildi diyebiliriz. Daha önce de iktidar partisi milletvekillerini çeşitli vesilelerle Saray’a çağıran Erdoğan, tarafsızlık ilkesini ciddi biçimde zedeliyor. Kabineye 15 yıl aradan sonra başkanlık etmesinin zorlama da olsa Anayasa’da yeri var. Ama parti içi meselelere böylesine müdahil olmasının savunulacak tarafı yok. Başbakan Davutoğlu, ısrarla cumhurbaşkanının partiler ve siyaset üstü olmasının altını çiziyor. Muhatabın anayasal çizgileri bağlayıcı görmediği çok açık. Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etmesinin hemen öncesinde sızdırılan haber Davutoğlu açısında nahoş bir tablo oluşturdu. “Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlık arasında, istişare ve danışma mekanizması yeterince işletilemiyor. Bir konu dışında bu mekanizma pek kullanılmadı.” sözleriyle Başbakan’ı grup başkan vekillerine şikayet etmek siyasî nezaket açısından da problemli. Şayet bir sorun varsa bunu Davutoğlu ile konuşmak gerekirdi.
Erdoğan’ın müdahalesinin yanlışlığı usul aykırılığı ile sınırlı değil. “Şeffaflık konusunda açıklanan pakette yer alan düzenlemelerin bir kısmını, 2010 yılında yayımladığımız Başbakanlık genelgesiyle zaten hayata geçirdik. Böyle bir düzenlemenin zamanlaması ve içeriği çok önemli. Seçim öncesinde doğru gelmiyor.” cümleleri muhalefetin eline büyük koz veriyor. Parti ağır yolsuzluk eleştirilerine maruz kalırken Genel Başkan en azından vaziyeti kurtaracak ‘mücadele ediyoruz’ mesajı verecek çıkışlar yapıyor. Çok geçmeden kafasına balyoz iniyor. Hem de suçlamalara haklılık kazandıracak ifadeler kullanılıyor. ‘Seçim öncesi doğru değil’ dediğinizde; orada bir yumuşak karın var algısı pekişiyor.
Erdoğan‘ın “Mal bildiriminde de çok dikkatli olunmalı. Böyle giderse görev alacak il ve ilçe başkanı bulamazsınız.” sözleri ise tek kelime ile fecaat. “İl başkanlarının mal bildiriminden ürkmesini gerektirecek bir durum mu var?” sorusu çok haklı ve içinde cevap barındıran bir şüphe. Sabah’ta Mehmet Barlas bile Erdoğan’ın çıkışının gideceği yeri kestirerek “Kamuda şeffaflık paketine Erdoğan da sahip çıkmalı.” diye yazı yazdı. Şu cümleler Barlas’a ait: “Siyasette de, adalette de ‘rüşvet’ ve ‘yolsuzluk’ iddiaları toplumda yoğunlaştığı zaman, bunun ilk sonucu ‘güven’ unsurunun zedelenmesi olur. Her toplum ‘bal tutan parmağını yalar’ söyleminin içeriğinin gerçek olduğunu bilir ama hiçbir toplum bu gerçeği, güç sahibi olmanın doğal ve kabul edilebilir sonucu olarak karşılamaz. Bu bakımdan Başbakan Davutoğlu tarafından açıklanan ‘Kamuda Şeffaflık Paketi’ demokrasimizin geleceğine halkın sahip çıkması açısından hayati önem taşıyor.” Erdoğan belki Barlas’a kulak verebilir…
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016