Bülent KORUCU
Artistik jimnastikte erkeklerin yarıştığı zorlu yarışmalardan biri ‘paralel bar’. Wikipedia kısaca şöyle tanımlıyor: “Paralel bar yarışmalarında sallanma, sıçrama, güç ve denge hareketleri birleştirilirse de, ağırlık sallanma ile sıçramadadır.
Jimnastikçiler sıçrayış hareketlerini, güçlerini sergiledikleri tutuş pozisyonlarıyla birleştirmeliler. Barların uzunluğunun tamamını kullanmalı ve onların altından ve üstünden hareket etmelidirler. Takla attıklarında ya da bazı ayrıcalıklı zor hareketleri sergilediklerinde ekstra puan kazanacaklardır.”
Yaklaşan seçimlerde AK Parti’de en çok duyacağımız kelime ‘paralel’ olacak. Bilhassa aday belirleme sürecinde paralel yarışmaları ile kendini ispat etme çabasına şahitlik edeceğiz. Aday adaylarının rakiplerini ‘kripto paralel’ ile ‘mücadelede yetersiz’ arasında salınan bir portföyle suçlamaları da sürpriz olmayacak. O halde yukarıdaki tanımdan hareketle ‘paralel politika’ branşının kapsamını belirlemeye çalışalım!
“Paralel: Özellikle çapsız siyasetçilerin kariyerlerini sürdürmeleri ve bir üst sınıfa atlamalarına yarayan artistik siyaset aracı. Paralele çakma yarışmalarında ‘desteksiz sallama’ en çok tercih edilen harekettir. Kendini göstermek için ‘sıçrama ve en ileriye çamur sıçratma’ ikinci puan aldırıcı harekettir. Siyasetçiler, sıçrayış hareketlerini, bağlılıklarını sergiledikleri ‘tutuş’ pozisyonlarıyla birleştirmeliler. Sadece sallama ve sıçratma yetmez aynı zamanda en sadık olduğunu da ispat etmek gerekir. Paralele dair her konuda performans sergilenmeli, hep aynı hakaretlerle yetinmek; ‘yasak savıcı’ damgasına sebep olabilir. Takla attıklarında ya da tek ve çift elle amuda kalkmak gibi bazı ayrıcalıklı zor hareketleri sergilediklerinde ekstra puan kazanacaklardır.”
Ahmet Davutoğlu gibi saygın bir akademisyeni paralel bar üstünde artistik jimnastik yaparken tahayyül edebiliyor musunuz? Komik olurdu herhalde. Daha kötüsü paralel üzerine siyaset yapması; zira o zaman trajikomik oluyor. Hilmi Yavuz hafta sonu Zaman gazetesinde yine enfes bir yazı kaleme aldı: Antigone ve Davutoğlu. Şöyle diyordu Hilmi Yavuz: “Niçin uzun uzun trajediden, trajik konumdan ve trajik insandan söz ettim;- bunun bir gerekçesi var! Bugün Türkiye’de, benim görebildiğim kadarıyla bir kişi [belki, başkaları da vardır;- kimbilir!] Antigone’nin trajik kaderini yaşıyor: Bu kişi, Ahmet Davutoğlu’dur! ... Davutoğlu, kendi zihin muhtariyetini örseleyen dayatmaların giderek yoğunlaşan şiddetine karşı, entelektüel kimliğinden tâviz vermeye daha ne kadar tahammül edecektir,- merak ediyorum!”
Yavuz’un temas etmediği, Davutoğlu gibi isimlerin trajedisini büyüten bir husus daha var. Klasmanı farklı olsa da aynı minderde yarışmak zorunda kaldığı isimler. Bir Diyarbakır milletvekili, açık artırmada öne çıkabilmek için 17 bin faili meçhulü bile paralele yıkmaya teşebbüs edebiliyor. Parlamenter olarak kılını kıpırdatmadığı konuyu bir de sulandırmakta beis görmüyor. Bir başkası akraba kayırmacılığını ayetle savunmaya kalkıyor, Yüce Divan oylamasında bakanların yolsuzluktan yargılanmasını isteyenleri hain olarak yaftalıyor. (Sızan haberleri yalanlamadığına göre Başbakan Davutoğlu da büyük ihtimalle mahkemede aklanmayı savunuyordu.) Ama ‘koruma kollama’cı vekil üç cümleden ikisini paralel üzerine kurduğu için yerini garantilemek üzere. Örnekleri çoğaltabiliriz.
Paralel barda siyaset, yakın tarihin en büyük fiyaskosu olarak kayıtlara geçecek. Ülke söz konusu olmasaydı düşülen durumu gülerek seyredebilirdik. Ne yazık ki bu bir trajedi ve aslında hepimiz sahnedeyiz. O kahredici ikilemi hep birlikte yaşayıp, faturasını da beraberce ödüyoruz.
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016