Bülent KORUCU
IŞİD'in kanlı eylemleri yine bakışların üzerimize çevrilmesine sebep oldu.
Müslümanlar olağan şüpheli konumunda rencide edici muamelelere tabi tutuluyor. Barışı esas kabul edip savaşı belli şartlarda istisna olarak tanımlayan İslam da bu fırtınada yara alıyor. Katillerin İslam etiketiyle dolaşmalarına mukabil, diğer Müslümanlar bunu tekzip edecek iş ve eylemlerde bulunmuyor. Tepkisizliğimizle İslamofobik kampanyalara dolaylı destek veriyoruz. İslam'ın terörle birlikte anılmasına yol açan örneklerin çokluğu karşısında, hem söz hem de eylemleriyle o algıya direnen ne kadar az insan var. Fethullah Gülen ‘İslam eşittir terör' algısıyla küresel çapta mücadele eden isimlerin başında geliyor. 11 Eylül saldırılarından hemen bir gün sonra Washington Post gazetesine verdiği kınama mesajıyla ‘Müslüman terörist, terörist de Müslüman olamaz' ilkesinin bayraktarlığını yapmıştı.
Gülen'in, Paris saldırılarından sonra da Fransızların itibarlı gazetesi Le Monde'da makalesi yayınlandı. İki yayın ve aradaki pek çok makale ile açıklama aynı kararlı mesajı veriyor. Söylenenler basit ve konjonktürel kınamaların ötesinde özeleştiri ve öneri içeriyor. Geçmişten gelen çizgiyle tutarlılık da inandırıcılık seviyesini yükseltiyor.
Özeleştiri çağrısını soyut bırakmayan Gülen, kendisi bir tarafından girişiyor sorgulamaya: “Müslümanlar olarak kendi problemlerimizle yüzleşmekten bizi alıkoyan komplo teorilerine sığınmaktan da vazgeçip bir muhasebe yapmalıyız: Acaba içimizde yer etmiş gizli istibdat meyilleri, fiziksel şiddet, gençlerin ihmal edilmesi ve dengeli eğitim eksikliği gibi nedenlerle cemiyetlerimiz totaliter zihin yapılı grupların kendilerine eleman devşirmesine müsait hale mi geldi? Temel insan hakları ve hürriyetleri, hukukun üstünlüğü ve herkesi kucaklayıcı bir zihniyeti bir türlü oturtamadığımız için boşlukta olan kimselerin ümitsizliğe düşmesi ve farklı arayışlara girmesine zemin mi hazırladık?”
Diğer insanlar ve bilhassa İslam etiketli terörün muhatapları haklı olarak lanetlemeyi yeterli görmüyor. Gülen de reddiyenin yetersizliğini mücadelenin şartı olarak görüyor: “Geldiğimiz bu noktada artık reddetmek ve lanetlemek yeterli değildir. Müslüman toplumlarda teröristlerin gençleri devşirme çalışmalarına karşı içinde devlet kurumları, dini liderler ve sivil toplum kuruluşlarının olduğu bir ittifakla akıllı bir şekilde mücadele edilmelidir.”
İslam'ın istismarı ve kötü emellere vasıta yapılması ne yazık ki terörle sınırlı değil. Ticaret ve siyasette de İslam'ın araçsallaştırıldığını görüyoruz. İftar programlarının jenerik müziğini reklamlarında kullanıp Maldivler'de tatil satan Fadıl Akgündüz'ün proje ismini hatırlıyor musunuz? Ebu Eyyüp El Ensari House! Sarıklı cübbeli hocaları yanına alarak onları da halkla ilişkiler aparatına dönüştürmüştü. Şimdilerde hakkında soruşturmalar devam ediyor, müfettişler ‘dini duyguları istismar' ettiğine dair raporlar yazıyor. Allah aşkına bunun için devletin rapor yazmasına gerek var mı? İstismar zaten paçalarından dökülmüyor mu?
Müslümanlar uyanıp bu suiistimalleri önleyici tedbirleri geliştirmedikçe çarklar dönmeye devam edecek. Bazen bir terör örgütü, bazen her yaptığını yüce ideal ambalajıyla pazarlayan siyasetçi ya da kurnaz tüccarlar bizi ütmeyi sürdürecek.
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016