Bülent KORUCU
Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) mimarlarından Prof. Dr. İzzet Özgenç, iki senedir kısaca ‘feryat' diye özetleyebileceğimiz çıkışlar yapıyor.
Hem mevzuattaki çarpıklıklar hem de uygulamadaki hukuksuzluklara isyan ediyor. Görüşlerini çoğunlukla sosyal medya üzerinden paylaşıyor. Nadiren Taha Akyol gibi saygın gazetecilerin programına konuk oluyor. Sosyal medyadaki patlamaları ne yazık ki hak ettiği karşılığı bulmuyor. Nasıl bulsun ki, söyledikleri hukuk denemeyecek düzeni yerle bir edecek cinsten. “Fethullah Gülen'i öldürüp klonladılar” absürtlükleriyle piyasa yapmaya çalışanların zekâtı kadar bile yer almıyor medyada. Oysa İzzet Hoca büyük bir tehlikeye, hepimizin hayatını doğrudan etkileyen bir tehdide dikkat çekiyor. Bir anlamda hukukun klonlandığını ve bize sunulanın kötü bir kopya olduğunu anlatıyor. Hocanın söyledikleri kimsenin bilmediği yeni keşifler filan değil. Hatta kendi ifadesiyle ‘lisans düzeyinde hukuk eğitimi almış herkesin bileceği' şeyler. Zaten işin vahametini büyüten de bu! Hukuk cinayetleri taammüden işleniyor.
İzzet Özgenç şöyle diyor mesela: “Bir sosyal oluşumun ve bu oluşumla ilişkili ekonomik yapılanmaların terör örgütü olarak nitelendirilmesi hususunda Bakanlar Kurulu'nun karar aldığını gerekçesine yansıtan hâkim, bilinçli olarak bir yanlış yapmaktadır. Bakanlar Kurulu'nun bir oluşumun terör örgütü olup olmadığına karar verme yetkisinin olmadığını, lisans düzeyinde hukuk öğrenimi almış olan herkes bilir.”
Özgenç, bürokrasinin ‘bilinçli yanlış' icraatlarla siyaseti suç makinesine dönüştürdüğü uyarısında bulunuyor: “Siyaset, atanmış kamu görevlilerinin yanlış bir iş, işlem yapmalarını istediğinde, bu görevliler bir noktaya kadar direnirler. Sonra, kendilerinden istenenlerin yanlış olduğunu öngörmelerine rağmen, istek doğrultusunda işlem yaparlar. Yanlış olduğunu bilmelerine rağmen bunu yaparken özel bir hesapla, saikle, amaçla hareket ederler. …yapılan bu yanlışlar, halkın seçimiyle göreve gelmiş olan siyaseti bir süre sonra suç makinesine dönüştürme görevi işlevi görür.”
Hukukun klonlanmasında işlev gören kurumlar maalesef onu koruması gerekenler. Sipariş üzerine çalışan fason yasa fabrikasına dönen parlamentoyu ilk sıraya yazmamız gerekiyor. Uygulamanın çığırından çıkmasının faturası hiç kuşkusuz Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na kesilmeli. Yargıçların verecekleri kararlar konusunda tehdit edilmesine varan bir pervasızlıkla yol alıyor HSYK. Her iki organı hukuk çizgisine çekmesi gereken Anayasa Mahkemesi ise ortadaki açı tablonun en büyük sorumlusu.
AYM hukuk devleti beklentisi olanları hayal kırıklığına uğratacak işlere imza atıyor. Haşim Kılıç'ın başkanlığı döneminde hükümet medyasından yedikleri dayak mı etkili oldu, bilemiyorum. Ama AYM şöyle bir tablo çiziyor: Daha önemsiz meselelerde demokrat tavır takınıp kredi biriktiriyor. Sonra hayati meselelerde bunu bonkörce harcıyor. Ayrıca bireysel başvurular konusunda daha demokrat ama yasama denetiminde iktidara yakın duruyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne vekâlet ettiği davalarda başka türlü davranıyor sanki. O vekâleti kaybetmek suretiyle itibar erozyonu ihtimalini göz ardı etmiyor herhalde. Bu arada AYM Başkanı Zühtü Aslan'ın akademisyen olarak kaleme aldığı metinlerle bugün çıkan kararlar arasındaki çelişkileri nasıl hazmediyor? Cidden merak ediyorum. İkbal Gürpınar'a sorsak ‘onu da klonladılar' der. Ama bu deli saçması tabii ki…
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016