Kurtuluş TAYİZ
Siyasi tarihimizde bir dönüm noktasını yaşıyoruz. Recep Tayyip Erdoğan, yeni sistemin ilk Cumhurbaşkanı olarak bugün yemin ederek görevine başlıyor. “Tek adam” yaygarası altında gözardı etmek istedikleri tarihi gerçek ise; millet egemenliğinin, kendini ilk kez en yüksek düzeyde temsil edecek yönetim sistemine kavuşmasıdır.
Batı’nın ve muhalefet partilerinin ortak biçimde savundukları rejim aslında parlamenter sistemden uzak olmakla beraber milli iradenin yönetime en az yansıdığı bir siyasal sistemdi. Savundukları sistem, millet iradesini parçalayarak Türk devleti üzerinde Batı’nın ve bürokratik oligarşinin vesayet kurmasına fazlasıyla imkan sağlıyordu. “Cumhurbaşkanlığı sistemi”, millet iradesine alan bırakmayan bu vesayet sistemini aşmayı beraberinde getireceği gibi Türk devletini daha da güçlendirecektir.
Batı’nın sistematik olarak yıllardır yapmaya çalıştığı şey “parlamenter sistem” adı altında yönetime nüfuz edecek siyasi şebekelerle Türk devletini güçsüz ve iradesiz kılmaktı. Batı kolu kanadı kırılmış, kudretini yitirmiş bir Türk devleti görmek istiyordu karşısında. Bunun için Ankara üzerinde çok yoğun bir nüfuz mücadelesi verdiler. Kurdukları ekonomik, siyasi, kültürel ve bürokratik ihanet ağıyla Ankara’yı içten içe çürütmeye çalıştılar. FETÖ, PKK ve bu terör örgütlerinin uzantısı işlevi gören siyasi partiler, Batı’nın Truva atı rolünü oynamaktadırlar. Hâlâ da ülke siyasetinde bu işlevi görmektedirler.
Hiçbir ülkenin kolay kolay göğüsleyemeyeceği terör saldırılarına ve 15 Temmuz darbe girişimine rağmen Türk milleti kendi vatanını ve devletini korumayı bilerek bu tarihî aşamaya gelebildi. 15 Temmuz’un ardından siyasal sistemde hızlı bir dönüşüm süreci yaşandı. Bu dönüşüm sürecine liderlik eden Tayyip Erdoğan, bugün yemin ederek yeni sistemin ilk kurucu cumhurbaşkanı olarak milletten aldığı yetkiyle görevine başlayacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, beka tehditleriyle dolu bir süreci geride bırakarak Türkiye’yi içeride müreffeh; dışarıda bölgesel bir aktör ve küresel bir güç haline getirecek kutlu bir yürüyüşe başlayacak. Batı, elindeki tüm kozları oynamasına rağmen Türk milleti, 15 Temmuz’da “ikinci istiklâl harbi”ni vererek bu toprakları yeniden kendine vatan kılmıştır. Uçurumun kenarından döndüğümüz son birkaç yıldaki saldırılar hızla geride kalmış, devlet yeniden toparlanarak güçlü bir yürüyüşe koyulmuştur.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yemin ederek göreve başlayacağı “9 Temmuz” böylesine tarihî bir öneme sahip. Bu gerçeği gölgelemek için muhalefetin “tek adam rejimi” gibi temelsiz, Batı kaynaklı bir propagandaya hız verdiğini görüyoruz. Milletin, bu kara propagandaya kulak asmayacağı gün gibi ortadadır.
CHP’nin Meclis’e taşıdığı HDP’nin durduğu yeri ise Türk milleti, milletvekili yemin töreninde bir kez daha görme fırsatı buldu. CHP’nin Meclis’e taşıdığı HDP’li vekiller, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluş marşı okunurken, Meclis sıralarında bulunmak yerine tuvaletlerde saklanmayı tercih ettiler. Bu tavır aslında Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran o millî ruha karşı alınmış bir tavırdır. İstiklâl Marşımıza tahammülü ve hürmeti olmayanların yeri Meclis olamaz. Hasıl-ı kelâm HDP’nin kendisine oy veren milletin değil, Kandil’in temsilcisi olduğu bir kez daha net bir şekilde anlaşıldı. Fakat kimse Meclis’te sergilenen bu densizliğin yanıtsız kalacağını düşünmesin. İster Meclis’te olsunlar, ister farklı yerde; terörle arasına mesafe koymayanların bu ülkede eskisi gibi cirit atma ihtimalleri yok. Yeni dönemde devlet daha güçlü olacak. Millete yönelik saldırılar anında cevabını bulacak. Bunu hep birlikte göreceğiz inşallah!
Yazarlar
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019