Mehmet ALTAN
Suriye’de Esat rejiminin gittikçe artan şiddeti ve bizim sınırlara yığılmaya başlayan Suriyeliler... Parlamento dışı bakan yardımcılarının da görev alacağı seçim sonrasının yeni kabine yapısı... Yeni üyelerinin ‘blok oyları’ sayesinde ilk turda seçilen Danıştay’ın yeni başkanı...
Nabucco Enerji Projesi’nde giderilemeyen pürüzler... Suriye’deki rejim mağdurları dışında hiçbiri umurumda olmadı.
***
Çünkü beni daha derinden yaralayan gelişmeler vardı. Birincisi, İstanbul’dan Rize’ye giden yolcu otobüsünün Giresun’da trafik tabelasına çarparak devrilmesi ve alev alan otobüste dokuz kişinin yanarak ölmesi; kazada beşi ağır, 35 kişinin de yaralanması...
Şoför direksiyonu oğluna emanet etmiş, 25 yaşındaki oğlu da direksiyon başında uyumuştu...
İkincisi, Sivas’ın Suşehri ilçesine bağlı Küçük Güzel köyüne 300 metre uzaklıktaki Kılıçkaya Baraj Gölü yakınında, bir işadamına ait besi ahırı inşaatının yanında örülen yaklaşık 10 metre yüksekliğinde, 150 metre uzunluğundaki taş duvarın çökmesi sonucu enkaz altında kalarak yaşamını yitiren işçilerin dramı...
Taş duvarın sıva işini yapan dört kardeşin Bingöl’den çalışmak için Sivas’ın Suşehri ilçesine geldiklerini öğrendim... Kazada üçü ölmüş, biri kurtulmuştu... Otobüs şoförü, ona yardımcı olmaya çalışan ama uykusuna yenilerek onca insanın da yok olmasına neden olan oğlu...
İşsizlikten, Doğu’dan Sivas’a iş aramaya giden ve orada ördükleri duvar altında can veren talihsiz kardeşler... Türkiye epeydir ‘insansız siyaset’ konuşup durduğu için, günahsız onca insanın yaşamını karartan bu iki facianın ardındaki bireysel dramları çok merak ettim...
***
Doğu’nun, yaşam mücadelesi için fındık toplamaktan sıva yapmaya her türlü işte çalışıp ekmeğini taştan çıkarmak için ülkenin batısına giderken ölen insanlarının istatistikleri yok. O dramların boy resmine bu nedenle ulaşamadım...
Ama trafikteki sefaletimizi yeniden tüm çıplaklığıyla gördüm.
2001 ile 2010 yılları arasında, toplumun ve devletin soğukkanlı bakışları altında, yaklaşık 40 binin üzerinde insanımızın trafikte öldüğünü, bir milyon beş yüz bininin de yaralandığını ürpererek öğrendim...
Trafikteki bu yığınsal ölümlerin nedenlerine eğildim... ‘Araç hızını, yol, hava ve trafiğin gerektirdiği şartlara uydurmamak’ birinci sırada yer alıyordu...
İkinci sırada ‘kavşak, geçit veya kaplamanın dar olduğu yerlerde geçiş önceliğine uymamak’ vardı... Ardından da ‘dönüş kurallarına uymamak’, ‘takip mesafesine uymamak’, ‘şerit ihlali yapmak’, ‘aşırı hızla araç kullanmak’, ‘alkollü olarak araç kullanmak’ geliyordu...
Dünkü Giresun’daki katliam da ilk sıradaki ihmaller sonucuydu...
***
Dünya Sağlık Örgütü’nün 170 ülkeyi kapsayan araştırmasına göre ölümlü kazaların yüzde 90’ı düşük ve orta gelirli ülkelerde meydana geliyor.
Üstelik daha da dikkat çekici olan, bu ülkelerdeki toplam araç sayısının dünyadaki toplam araç sayısının yarısı olması.
En yüksek ölüm oranı Afrika ülkeleriyle Doğu Akdeniz’de. Yol güvenliği konusunda gelişmiş ülkeler daha yoğun çalışmalar yürüttüğünden, Hollanda, İsveç ve İngiltere gibi ülkelerde ölümlü kaza oranları çok daha düşük.
Trafikte on yılda kırk bin kişinin ölüp, bir milyon beş yüz bin kişinin yaralanması ‘kader’ değil, Türkiye’nin toplumsal yaşamındaki ve devlet denetimindeki zafiyetlerinin faturası...
***
Geçenlerde, trafikte can güvenliğini artırmak amacıyla yolcu ve yük taşımacılığı yapan çeşitli sınıflardaki araçlar için AB sayesinde ABS fren sistemi şartı getirildiğinde, ‘insan odaklı’ bir yönetim anlayışının gene AB sayesinde gündeme geldiğini yazmıştım...
Ama siyaset hipnozundan kurtularak ‘insan odaklı’ hayata dönmemiz pek mümkün gözükmüyor... ‘İnsansız siyaset’ konuşmaya efsunlaşmışlar için, dün 25 yaşındaki şoför uyuduğu için dokuz kişinin yanarak ölmesi, on yılda kırk bin kişinin trafik kazalarında yitip, bir milyon beş yüz bininin de yaralanması, ayrıca hayat mağduru sıvacı kardeşlerin duvar altında yaşamını yitirmesi, muhtemelen üzerinde durulmayacak kadar umuru adiyeden, çok sıkıcı konulardı...
Bunları sıkıcı bulanlar yeni kabinedeki ‘bakan yardımcılarını’ konuşurken, ben Sivas Suşehri’nde ölen Bingöllü işçilerin, otobüste ölümcül ihmalin kurbanı yolcuların dramlarında savruluyordum...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘AK Parti+MHP+DEM’ yetmedi, muhalefet de cepheye çağrılıyor 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluErdoğan, bir anda neden sürecin önüne geçti? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHükümet harcadıkça ülkenin refahı azalıyor 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENTürk – Kürt – Arap söylemi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Türkiyeli değil, Türk!” 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZPKK’nın silah bırakması ve feshi: Siyasetin gerekleri, toplumsal beklentiler 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuVahim ama ciddi değil… 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Palalı hukuk… 11.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.07.2025
26.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
29.05.2025
23.05.2025
10.05.2025
25.04.2025
4.04.2025
20.03.2025