Mehmet TIRAŞ
“Besleme basın” 9 Mayıs’tan epey önce Beştepe’de yapılacak kabine toplantısında emekliyi, memuru ve tüm dar gelirlileri rahatlatacak, enflasyon farkını karşılayacak ekonomik kararlar alınacak, diye bir haber yaymaya başladı.
Yoksul, dar gelirli ve işsiz insanlarda büyük bir beklenti oluştu.
Ne yapsın vatandaş suya düşen yılana sarılır misali.
9 Mayıs 2022 Tarihinde yapılan kabine toplantısının ardından partili Cumhurbaşkanı Erdoğan kameraların karşısına geçti.
Her zaman olduğu gibi hükümet yanlısı onlarca televizyon kanalları yayın akışlarını keserek canlı yayına geçip, Erdoğan’ın konuşmasını vermeye başladılar.
Partili Cumhurbaşkanının kabinede aldığımız çok önemli bir konut projemizi hayata geçireceğiz sözüne, kulak kabarttım.
Konut projesini dinlerken kulaklarıma inanamadım.
Konut projesi değil toplumun aklı ile alay etmek diye buna denilir..
Milyonlarca insanın karpuzu dilimle, domatesi tane ile aldığı bir ülkede…
Toplumun yüzde 75’nin geçinemiyorum diye feryat ettiği..
On binlerce insan elektrik ve doğal gaz faturalarını ödeyemediğinden aboneliklerinin iptal edildiği..
Geniş tabanlı işsizliğin 10 milyonu bulduğu..
Altın ve döviz tüm zamanların rekorunu kırıp, TL dolar karşısında sürekli kan kaybederken..
Çalışan nüfusun yarsının asgari ücretten maaş aldığı, asgari ücretin ise açlık sınırın altında kaldığı...
13 milyon emeklinin 8 milyonu asgari ücretin altında maaşla geçindiği..
Yoksulluk,hayat pahalığının ve gelir dağılımının kol gezdiği bir ortamda.
Sarayın böylesi bir ekonomik tablo karşısında konut sahibi olmak isteyen vatandaşlara,milyonluk kredi çekerek konut sahibi olmayı önermesi, akıllara durgunluk veriyordu.
Nasıl konut sahibi olunacakmış:
“Sıfır konut için 2 milyon lira banka kredisi kullanacaksın 0.99 faizle, 10 yıllık vade ile 120 ayda ödeyeceğiniz taksit ayda 28.555 lira..
2 milyon liralık kredinin geri ödemesinin toplamı 3 Milyon 426 bin 674 Lira. Yani 1.426.674 lira faiz ödemiş olacaksınız.
İkinci el konut sahibi olmak isteyenler, 1 Milyon liralık döviz veya altınını bozduranlar,1 milyon lira ucuz kira kredisi kullananlar on yıl boyunca, ayda 13.594 lira taksit ödemesi ile,1.312.128 lir ödeyecek.”
Saray’ın konut projesi böyle olunca, konu da mizah konusu oldu.
Şahsım devletin sahibinin konut projesini açıklanması ile başta İstanbul ve Antalya olmak üzere tüm kentlerde konut fiyatları uçuşa geçti ve ev kiraları, ev satışları en az ikiye katlandı.
Muktedir konut projesinin toplumda alay konusu olunca, gündemi değiştirmek için Yargıya verdiği talimatla;CHP’nin başarılı İstanbul İl başkanı Canan Kaftancıoğlu’na, Yargıtay 9 yıl önce sosyal medya hesabından paylaştığı mesajlarından dolayı, 4 yıl siyaset yasağı vermesi, gündeme bomba gibi düştü.
Haklı olarak CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu başta tüm milletvekillerini ve İstanbul il ve ilçe örgütlerini, İstanbul il başkanlığının önünde toplanmaya çağırması, ülke siyasetinde bambaşka bir atmosfer yarattı.Kılıçdaroğlu CHP il başkanın önünde toplanan kalabalığa yaptığı konuşmasında İl başkanına sahip çıkarken; bu kararı tanımayacaklarını açıklıyor,Partili Cumhurbaşkanına da erken seçim kararını tekrarladı.
Yargının CHP İstanbul İl Başkanına verdiği ceza toplumun tüm muhalif güçleri tarafından tepki ile karşılanandı ve iktidara “yargıdan elini çek” ortak sese dönüştü.
Hatta AKP’nin kurucularından olan Bakanlık ve Meclis Başkanlığı yapmış Hüseyin Çelik ve Bülent Arınç gibi kurmayları bile ,Yargının Canan Kaftancıoğlu’na verdiği cezayı ile yargı artık,”ülkenin bir beka sorununa dönüştü” açıklamalarında bulunmaları, iktidarın artık uzatmaları oynadığını gösteriyordu.
Tam bu sırada…
Bu gelişmelerin ışığında CHP genel Başkanı hiç beklenmedik toplumun ezberini bozan bir çıkış yaparak, merkezi İstanbul Beylikdüzü’nde bulunan Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş (SADAT)’ın önüne gitmesi ve yöneticileri ile görüşmek istemesi..
SADAT yöneticilerinden kimsenin karşısına çıkmadığı ve kapısına dayandığı şirketin önünde, kameralar karşısında çok çarpıcı ve hukuk devletinde kabullenilemez bir konuşma yaptı.
Kılıçdaroğlu’nun SADAT’ın önünde yaptığı konuşma çok dikkat çekici, rastlanmamış bir içerikteydi:
“SADAT Paramiliter (devlet tarafından desteklenen ama silahlı ve sivil gönüllülerden oluşan) bir kuruluş olduğunu.SADAT’ın sabotaj,baskın,pusu kurma,tahrip dersleri verdiğini, seçim sonuçlarını etkileyecek yasa dışı işlerin içinde olduğunu iddia etti.”
Kılıçdaroğlu’nun SADAT hakkındaki iddiaları iktidar çevreleri tarafından bugüne kadar da yalanlanmadı.
Hatırlanacağı gibi İyi Parti genel başkanı eski içişleri bakanlığı da yapmış olan Meral Akşener’de, dört yıl önce SADAT hakkında, Kılıçdaroğlu’nun iddialarına benzer açıklamalarda bulunmuştu..
Hatta Meral Akşener silahlı eğitim verilen illerden bahsetmiş Konya kırsalında ve Tokat’ta SADAT’ın silahlı eğitim kampları olduğunu söylemişti.
SADAT’ın kısa sürede Milyon liralarla ifade edilen göz kamaştıran mal varlığının kaynağına baktığınızda;SADAT’çılar Kamu kurumlarından bugüne kadar 545 milyon TL değerinde, 110 ihale almışlar.
SADAT, Türk silahlı Kuvvetlerine (TSK) ait MKE silahlarını pazarladığını açıkladı..SADAT bu silahları kime pazalıyor,ya terör örgütlerine de silah satıyorsa?Bir de partili Cumhurbaşkanı kalkıp ben SADAT’ı ve çevresini tanımam demesi ise başlı başına sorun değil mi?
SADAT’ın kurucusunun eski bir Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi’nin olması ve uzun süre Tanrıverdi’nin Erdoğan’ın askeri danışmanlığını yapmış olması.
SADAT’ın başkanı Adnan Tanrıverdi 15 Temmuz darbe kalkışmasından sonra; biz SADAT olarak ORDU’ya 26 maddelik bir öneri sunduk.. Türk Silahlı Kuvvetlerini yeniden yapılanması için önerimiz, TSK’da kabul edildi açıklamasının yanında merak edilen,26 maddenin içeriğinin ne olduğu bilinmemesi!.
SADAT konusunda daha fazla bilgi sahibi olmak isteyen okurlarıma, 16 Mayıs 2022 Tarihinde ArtıGerçek Sitesinde yayınlanan Mehmet Altan’ın ”Takkeli İttihat Terakki mi” başlık yazısını hararetle okumalarını öneririm.
Türkiye böylesi hukukun denetimine girmeyen,karanlık yapılanmaları, hukuksuzlukları ve ekonomik krize son vermek için ancak AB’ye yüzünü çevirerek, “demokrasi ve hukuka” dönerek çözer.
Demokrasi ve hukuka dönmek içinde..
Toplumun her kesimini rahatlatacak,Ucube Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden kurtulmanın çıkış yolu da “erken seçimde” görünüyor.
Yalnız başta muhalefet partileri ve demokrasi güçlerinin bir endişesi var ki; “o da Partili Cumhurbaşkanı ve küçük ortağının iktidarlarını, demokratik yoldan teslim etmeyeceği” yönde.
Son yıllarda Yargının muhalif kesim aleyhine aldığı taraflı kararları, SADAT’ın konumu,HDP’ye açılan kapatma davası, kuşkuları sürekli artırmakta…
Ancak işsizlik, hukuksuzluk ve hayat pahalığı yüzünden canından bezmiş yığınların “oylarına sahip çıkarak”,özgür iradesi ile iktidarı demokratik yoldan göndereceğinden de kuşkum yok.
Yazarlar
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025