Mehmet TIRAŞ
AKP iktidara geldiğinde “Yolsuzluğu,Yoksulluğu”yok edeceklerini, “Yasakları” da yasaklayacaklarını, AB üyeliği ve müktesebatı bizim olmazsa olmazımız diyordu.
Bunu da kısacası “3Y” altında topluyorlardı.
AB standartlarında bir demokrasi sözünü veriyordu…
AB müzakereler sürecinde Kopenhag kriterlerine uyum yasaları çıkartmaya koyuldu.
Türkiye bu süreçte bölgesinde ve dünyada yabancı basında yıldızı parlayan bir ülke olarak temayüz etti.
Dünya basını Erdoğan’ı yılın politikacısı olarak gösteriyordu…
Erdoğan “benim iktidarımda alım gücü düşen bana oy vermesin” diye meydanlarda avazı çıktığı kadar bağırdığı dönemlerdi.
Geçmişte asgari ücretin alım gücünün yetersizliğini çay simit örnekleriyle karşılaştırıyordu.
Nereden nereye diye naralar atıyordu.
Kulağına kar suyu kaçan balık karaya vururmuş misali…
2010 referandumundan sonra birden Erdoğan tanınmayacak bir şekilde bir başka yöne evirildi.
AB bizi bölmek istiyor demeye başladı.
Hukuktan uzaklaştıkça önceden söylediklerini ve vaatlerini yok sayıp,ışığı görülmeyen karanlık bir tünele girdi.
Emekli ve dar gelirlileri unutur oldu.
“Liberallerle yolumuzu ayıracağız başka ideallerimiz var” demeye koyuldu…
“Kürt sorunu diye bir şey yok çözdük” fazına geçti…
Biz bu devleti sokakta bulmadık,”tek devlet,tek bayrak, tek vatan” sloganlarıyla salçalı hamasete sarıldı.
İlk önce kendi medyasını yaratmak için kamu bankalarından düşük faizli uzun vadeli krediler verip…
Havuz medyasını inşa ettiler…
Kendi zenginini yaratmak için de, Kamu İhale kanunu 232 defa değiştirerek, hazine garantili “yap-işlet-devret” modeli egemen oldu.
“Bu yöntemle cebimizden bir lira çıkmayacak ben ekonomistim” diyordu.
Yolcu garantili hava limanları,araba garantili oto yollar ve köprüleri,hasta garantili şehir hastaneler pıtrak gibi çoğaldı.
Böylece hazineyi kendi zenginlerine teslim ederken, vatandaşa da “din,ırk ve mezhep” üzerinden hamaset yapmaya koyuldular.
Adrese teslim ihalelerde akıl almaz rantların döndüğü ortaya çıktı.
Çin,2 bin 540 kilometrelik otoyolun maliyetini 2.5 milyar dolara mal ederken…
Biz Kuzey Marmara 463 kilometrelik otoyolu 8 milyar dolara…
İstanbul-İzmir çevreyolu bağlantılarıyla birlikte toplam 384 kilometrelik otoyolu 11 milyar dolara mal etmişiz.
Biz iki güzergâhtan oluşan 847 km’lik yolu 19 milyar dolara yaptırmışız.
Çinlilerin otoyolu arasında 1693 km yol farkı,16 milyar 500 milyonda dolar fark var.
Hazineye çökmenin adı siyaset oldu.
Türkiye uluslararası yoksulluk endeksinde 180 ülke arasında 115’ci sıraya düştü.
Gri listeye alındık şimdi çıkmak için debeleniyoruz.
Çünkü “Türkiye kara para ve uyuşturucu da dönen para aklayan” bir ülke olarak nam saldı.
15 Temmuz kontrollü darbe sonrası yargı tamamen siyasallaştı.
Eşit vatandaşlık hukuku devre dışı kaldı.
Denetim öldü.
15 Temmuz kontrollü darbenin siyasi ayağı ortaya çıkarılmadıkça hiçbir şey değişmeyecek.
15 Temmuz kontrollü darbeden sonra ilan edilen ve iki yıl süren OHAL ile bugünleri var ettiler.
Kontrollü darbe olmasaydı OHAL döneminde 14 Nisan referandumu yapılamaz, uygulanan ucube sisteme de geçilemezdi.
Kontrollü darbeden sonra Erdoğan kendine muhalif olan ne kadar gazeteci, iş insanı, akademisyen,yayın organı varsa hepsini bertaraf etti.
Meclisi devre dışı bırakarak…
Demokrasinin kuvvetler ayrılığını kuvvetler birliğine dönüştürdü.
İktidar Ortağı da mafya oldu.
AİHM’in kararlarını tanımamaya AYM kararlarını da yok saymaya başladı.
Temel hak ve özgürlükler askıya alınınca…
Askeri darbeleri aratır oldu.
Mahkemeler adalet dağıtan yerler olmaktan çıktı ve tutuklama görevine üstlendi.
2002 de AKP iktidara geldiğinde cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü sayısı 56 bin iken…
20023 yılına gelindiğinde cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü sayısı 325 bine çıkmış durumda.
AKP 22 yıllık iktidarında tam 274 cezaevi açmış, cezaevi açmaya da devam ediyor.
Seçimin kaderini belirleyecek olan :
Sayıları milyonlarla ifade edilen açım, geçinemiyorum bizi bu duruma düşürenler utansın diyen, aynı zamanda seçmen olan, ucuz ekmek ve et kuyruklarında bağıran emekli ve dar gelirliler, Pazar günü bu isyanlarını sandığa nasıl yansıtacaklar?
“Tercihleri Demokrasi mi”, yoksa tek adam sistemine devam mı diyecekler?”
Bunu da sandıklar açılınca göreceğiz.
Yazarlar
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025