Mehmet TIRAŞ
Cumhurbaşkanı Erdoğan 7 Haziran seçimlerinden sonra kendini ifade etmek için şaşalı iftar sofralarından mesajlar vermeye ,nutuklar atmaya, kutsal iftar sofralarında siyaset yapmaya devam ediyor ve bu tam bir din istismarcılığından başka bir şey değil.
7 Haziran seçim sonuçlarını bir türlü içselleştiremiyor Erdoğan.
Hitap ettiğiniz topluluktan konuşmalarınız alkış getirebilir, yandaş medyanızda bunu canlı yayında tv kanallarından verebilir, havuzdan beslenen gazetelerinizde sekiz sütun üstünden parlatabilirler; bunu yeni de yapmıyorlar, fakat bu yaptıklarınızı din ve devlet işlerini birbirinden ayıramazsanız; ileride bunun çok büyük sıkıntısını yaşarız toplum olarak.Burasının bir Ortadoğu ülkesi olduğunu, yakın tarihimizde mezhepler üzerinden toplu çatışmaların, katliamlara dönüştüğünü unutmayalım.
7 Haziran genel seçim sonuçları Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sesini soluğunu kesti ama Erdoğan bu sarsıntıyı atlatmak için kendini iftar sofralarına attı.
Erdoğan bir Cumhurbaşkanı gibi değil de AKP’nin genel başkanı ve kendini hala icradan sorumlu başbakan gibi görüyor.
Bu haddini aşan, anayasayı tanımayan tutumu ister istemez koalisyon hükümetinin kurulmasında, Erdoğan kendisini ve sıfatını muhalefet partilerine pazarlık konusu yaptırıyor.
Muhalefet partilerinin ortak buluştukları noktalardan birisi, kurulacak koalisyon hükümetinde Erdoğan’ın konumu ne olacak diye çıkıyor Davutoğlu’nun karşısına.
Bir diğer konu ise 17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu mutlaka ortaya çıkartılmasını, AKP ile kurulacak koalisyon hükümetine muhalefet partileri şart olarak öne sürüyorlar. Çünkü Erdoğan 17/25 Aralık’ta devlete karşı sivil bir darbe yaparak yargıyı kendine bağladı.
Yargı kararlarının uygulanmaması son Danıştay’ın Beş Tepedeki Erdoğan’ın gasp ettiği sarayın, kaçak olduğuna karar vermesine rağmen, bu kararı Erdoğan’ın yok sayması ve umursamaması!.
Hala Erdoğan ey yargı gücün yetiyorsa gel yık noktasında duruyor olması!.
Ya 10 Ağustos’tan sonra milletim Parlamentoyu dinlenme odasına aldı deyip, kendini başkan sayarak ardından da; AKP’lilerin çoğunluğuna dayanarak aynı parlamentoya çıkarttırdığı iç güvenlik paketinin meşruiyeti ve kendine tahsis edilen örtülü ödenek harcaması çıkartmasını, hukuki açıdan nereye koyacağız?
İpe sapa gelmez ülkeyi her ana savaşın eşeğinde dolaştıran dış politikalarını ne demeli?
On birinci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bir iftar sofrasında Erdoğan’ın da bulunduğu ortamda, orta doğu politikamızı yeniden gözden geçirilmeliyiz demesi;bu da Erdoğan’ın ve Davutoğlu’nun dış politikasının iflası ve duvara toslaması olmuyor mu?
Sınır komşumuz Suriye’deki iç savaşın bölgenin her tarafına sıçrama tehlikesinin günden güne artması ama Erdoğan’ın ise tehdit ederek biz sınırımızda bir Kürt devleti istemiyoruz; bunlar bizim kırmızı çizgimizdir gibi, ramazan sofralarında hamaset sözlerinin dış politikada geçerliliğinin bir anlamı var mı?
PKK’nın Suriye kolu olarak bilinen PYD’li Kürt güçlerinin Suriye ile olan 920 km kara sınırımızın 670 km’sini kontrollerine geçmesi ve hakimiyet alanlarını gittikçe de artırmalarına, Ankara’nın tehditler savurmalarının hukuki bir geçerliliği var mıdır?
PYD, PKK’nın Suriye’deki kolu olduğu bir realitedir ama ABD ve koalisyon güçlerinin İŞİD terör örgütüne karşı karadan en güvendikleri müttefiki PYD olduğunu, nasıl ortadan kaldıracaksınız?
Hatırlanırsa Kuzey Irak’ta oluşan bölgesel Kürt yönetimini de tanımamıştı Türkiye ama sonradan Barzani’yi Erdoğan partisinin genel kuruluna davet edip konuşturma yaptırdı, Diyarbakır’da da sayın Barzani diyerek ağırladı.
Suriye’nin üçe bölüneceğini bilmeyen yok ama Bizim Cumhurbaşkanımız esip gürlemeye devam ediyor.. Buna derler, söylediğine kendisi de inanmıyor diye.
Çok bağırmanız karşı tarafı korkutmuyor hatta sizin korktuğunuz ve çaresiz olduğunuz gösteriyor.
Kürt sorunu yok Kürt kardeşlerimin sorunu var. Kobani düştü düşecek diyordunuz sahi ne oldu şimdi?
İftar sofralarında ve kaçak sarayda muhtarlarla,esnafla yaptığınız toplantılarınızın rasyonel bir geçerliliği yok;bu tamamen öfkenizi dışa atmaktan, kulağınıza hoş gelen alkışların duygularınızı okşamaktan başka bir işe yaramaz.
Koalisyon hükümeti kurulduktan sonra göreceksiniz,Erdoğan’ın nasıl bir saltanatla ülkeyi yönettiği çok kısa bir süre sonra ortaya dökülecek..
Erdoğan erken seçim diye her ortamda boşuna bağırmıyor.
7 Haziran seçim sonuçları Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, aklı çokta kendine yetmez duruma düşürdü.
Not: Tüm okurlarımın Ramazan Bayramını kutlar sağlık ve sıhhatler dilerim. M.T.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- ZEHİRLENMELER “GIDA TERÖR” DEĞL Mİ?
1.12.2025 - İBB İDDİANAMESİ…
24.11.2025 - HUKUKTAN UZAKLAŞAN NEYE TUTULUR?
17.11.2025 - İŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ…
11.11.2025 - EN BÜYÜK MAĞDUR “KHK” LILAR…
10.11.2025 - MUHALEFETTE “DEĞİŞİMCİ”,
3.11.2025 - ALTINA, DÖVİZE BAK GÖR HALİNİ…
27.10.2025 - TIKANMA VE TAHAMÜLSÜZLÜK…
20.10.2025 - SİYASAL İKTİDARIN HÜZÜNLÜ YOLCULUĞU…
13.10.2025 - “DEVLETİ ZENGİN”,”VATANDAŞI AÇ VE YOKSUL” ÜLKE…
6.10.2025
Yazarlar
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları















































FATMA ÖZTÜRK
1980 den beri kötu bir anayasamız,Türk,Kürt çatişmasi var bunun mağdurları var.Ensesi kalin tuzu kuru her daim kendilerini bu ülkenin ve halkın sahibi gibi gören kendince saygın zaatlar var, televizyonlara çikip konuşurlar ama konuştukları hiç net değil hep yuvarlak,samimiyetsiz.Barışla ve yeni anayasayla ilgili muzakereler yapıliyor eleştiriyorlar ama doğrusu ne o konuda net değiller,anlaşilan bunlar kötü yönetimlerden nemalanıyorlar.Eskiye rağbet olsaydı bit pazarına nur yağardı.Eline sağlık.