Mehmet TIRAŞ
Ve sonunda filmin vizyona girmesiyle kapalı gişe oynuyor olması sinema eleştirmenleri tarafından tüm zamanların en iyi provokasyon filmi olarak gösterildi.
Bu filmin adı “KARA SALI”
Bu filmi izlediğinizde faşizmin nasıl seçimle iktidara gelip seçimle gitmeyeceğini;iktidarını korumak ve farklılıkları yok saymak, hatta muhalefeti düşman ilen eden bir senaryonun; hayata nasıl geçirilmesinin kurgulandığını seyrediyorsunuz.
“Filmin kurgusu Derin Devletin ve MHP’nin düşmanları olarak bilinen “Komünistler, Gayrimüslimler, Aleviler ve Kürtler” artık Erdoğan’ında düşmanları olduğu üzerine senaryosu yazılmış ve kurgulanmış.”
Bu filmi toplum olarak korkarak hatta ürpererek 7-8 Eylül 2015 tarihinde iki gece seyrettik.
Sözde vatanperverler Batıdaki kentlerin nasıl terör ize ettiklerini gördük.
Böyle bir film bekleniyordu ama bu kadar toplumsal bir travma ve iç savaş korkusu yaratacağı tahmin edilmiyordu.
Bu film Erdoğan’ın HDP’nin barajı aşarak başkanlık hayalinin suya düşmesi,Bahçeli’nin de HDP’nin kendisiyle eşit milletvekili çıkartması; hatta İstanbul’da HDP’in üçüncü parti olmasının sonucu üzerine hayata geçirildi.
7 Haziran seçimlerinin sonucu Erdoğan başkanlık hayali suya düşmekle kalmadı, AKP’de iktidardan düşünce,rüyalarında görseler inanmayacakları bir seçim sonucu;Erdoğan’ı çatışmacı ve öteleyici düşmanlık üzerine milliyetçiliğe sürükledi..Erdoğan geçmişte ne söylediyse tersini söylemeye başladı ve AKP’nin oylarının düştüğünü görünce de;Dolmabahçe mutabakatı olarak bilinen PKK ile varılan 10 maddelik anlaşma metnini,28 Şubat 2014 tarihinde barış masasını devirdi.
7 Temmuz’la başlayan çatışmasızlık ortamının sona ermesiyle, PKK ile çatışmaların sürmesi bizlere;12 Eylül öncesi askeri darbelere giden siyasi istikrarsızlıkla kaos ortamının yarattığı sağ-sol terörünün yaşandığı,sokağın güvenliğinin terör örgütlerine teslim edildiği,Maraş’ta,çorum’da Alevilerin katledilmesinde,12 Eylül askeri darbesine kadar 5 bin insanın öldüğü, askeri darbeyle terörün durduğu günleri hatırlatıyor;“7-8 Eylül Kara Salı” da yaşadıklarımız.
12 Eylül asker darbeye giden süreçte de medya mensupları öldürülüyordu bunların unutulmayanlarından biri Milliyet gazetesi genel yayın yönetmeni Abdi İpekçi’nin faşist Mehmet Ali Ağca tarafından öldürülmesidir..Bugün Hürriyet gazetesinin iki defa basılması 1945 yılında tek partiye muhalif olan Tan Gazetesinin matbaasının basıldığı günlerden farkı var mı bugünlerin? Erdoğan’a muhalif olan yazar ve çizerlerin işten atılması ve tehdit edilmesi, muhalif olan her kesimin ve kişilerin hedef gösterilmesi hainlikle yaftalaması, darbecilikle suçlannması;12 Eylül öncesi MHP’liler tarafından TİP,TSİP ve CHP gibi partilerin il ve ilçe örgütleri taşlanır basılır ve kanlı olaylar yaşanırdı,bugün HDP’e örgütlerine yapılan saldırılar o günlerden farkı var mı?
12 Eylül öncesinde, şehirler arası doğu ve güneydoğuya yolcu taşıyan otobüsler,faşistler tarafından durdurulur kimlik taraması yapılırdı, şimdi olduğu gibi.
O günleri yaşayanlara bugün HDP’nin Genel Merkezi olmak üzere yüzlerle ifade edilen parti teşkilatlarına yapılan taşlı sopalı saldırılar ve yakıp yıkmalar, Kürt kökenli kişilerin iş yerlerinin yakılıp yıkılması ,taşlanması hiçte yabancı gelmiyor sadece;tarihi ve yeri değişik zihniyet aynen devam ediyor.
Bize bu film yabancı gelmiyor, 12 Eylül öncesi askeri darbeye uzanan sürecin,seyrettiğimiz filimin yeni versiyonu, değişik olan ise oyuncuları .
HDP genel merkezi olmak üzere bütün parti teşkilatlarına Türkiye genelinde eş zamanlı saldırıların organize bir hareket olduğunu tesadüf yapılmış bir linç girişimi olmadığını ortaya koyuyor.
7 Haziran Seçim öncesine uzanarak yaşanan olayların bir kronolojisini yapmadan yaşadıklarımızı anlamak mümkün değil.7 haziran seçimlerine birkaç gün kalarak, HDP’nin Adana ve Mersin teşkilatlarına eş zamanlı bombalı saldırılar ve Diyarbakır mitinginde patlatılan bomba bunun işaretlerini veriyordu.
Olayları sonuçlarıyla değil de nedenleriyle değerlendirmeden sağlıklı bir sonuç almak mümkün değildir.
Şunu açıkça belirtelim bu süreç askeri darbeye giden süreçleri hatırlatıyor!.
7-8 Eylül olarak tarihe geçen “Kara Salı” olaylarının zehir tohumlarını Erdoğan 2011 genel seçimler sürecinde , seçim meydanlarında tam yedi ilde Kılıçdaroğlu alevi ama Aleviliğini söyleyemiyor diye meydanlarda Sünni seçmenlerine yuhalatarak ekti ve şimdide biçiyor.
“Reyhanlı’da benim 52 Sünni vatandaşım şehit oldu.”
“Bizim neslimizi bozdular dindar nesil yetiştireceğiz” demesi.
“Kendisine oy vermeyen Kürtlere Zerdüşt” ilan etmesi.
Hele alkol takıntısı ve alkol kullananları aşağılaması devlet adamına yakışmayan sözleri..
Cumhurbaşkanı Erdoğan aylardır 6 milyon seçmenin oyunu almış İstanbul gibi bir ilde üçüncü parti olmuş, yüzde 13 oyla 80 milletvekili çıkartmış HDP’yi, “Terör Örgütünün Parlamentodaki Uzantısı” diye diye hedef göstermesi,7-8 Eylül’de yaşananlar, bir iç savaş korkusunun yaşanmasına neden olmuştur.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Erdoğan’a karşıymış gibi görünüp gizli bir ittifak yaparak, HDP ile hiçbir ortamda olmam deyip; Erdoğan’ın en zor siyaseten sıkıştığı anda önünü açarak Türkiye Büyük Millet Meclis(TBMM) başkanlığını AKP’ye teslim etmesi; HDP’ye oy veren 6 milyon seçmene şerefsizler demesi,sahneye koydukları ortak filmin baş oyuncularından biri olarak Erdoğan’la paylaşmıştır.
PKK’nın saldırısı sonucu 16 askerin katledilmesi ve Ağrı’da yine PKK’nin bombalı saldırısı sonucu ölen 13 polisin daha cenazeleri toprağa verilmeden;derin devletin organizatörlünde AKP gençliğinin de içinde olduğu, Ülkücü kesimin önünü çektiği; gündüz planlanıp,gece işlem konulduğu HDP parti teşkilatlarına ve Kürt vatandaşların iş yerlerine oturdukları semtlerin basılması,ne münferit ne de lokal bir olaydır bu.
İki gün süren topluma korku yaratan yakıcı ve yıkıcı eylemlerin gündüz değil de geceleri yapılması,polis eşliğinde sokaklarda,meydanlarda, mahalle aralarında onlarca araba konvoyu eşliğinde sabah ezanına kadar sürmesi, organize bir hareket olduğunu ortaya koyuyor.
Siyasal ve sosyal patlamaların ne zaman olacağını kestiremezsiniz kitleler sokağa çıktığında ve halklar birbirine girdiğinde;önüne geçmek için güvenlik güçlerini karşısına dikmeniz yeterli olmaz,öfke baldan tatlı misali beyindeki bütün ampulleri patlatır, aklı devre dışı bırakan olayları kontrol edemezsiniz.7-8 Eylül’de de bun u yaşadık.
7-8 Eylül olayları spontane bir hareket değildi tamamen organize bir linç girişimiydi.
Biz bu filmi seyrettik.
Toplumsal huzurumuzun ve iç barışın filmi ülkenin demokratikleşmesinden geçer; demokratikleşmeyi sağlayamazsak hiçbir sorunu çözemediğimiz gibi,iç barışımızı da tehlikeye sokacağız bu gidişte.
Cizre’de 8 gün sokağa çıkma yasağı uygulanması ve 10’u çocuk olmak üzere toplam 23 kişinin öldürülmesi, bunun işaretlerini vermiyor mu?
Yazarlar
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları



















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025