Ahmet TAKAN
Farkında olabilirsiniz ama ben yine de uyarmadan geçemeyeceğim!..
İktidar yandaşları üzerinden servis edilen her anketi sarayın anketi sanmayın. Tayyip Erdoğan sonrasının yoğun kapışmaları ve hesaplarının yapıldığı şu günlerde AKP içinde yarışa çıkan adaylarında etraflarında ilginç kümelenmeler var.
Nasıl yani? Her şeyin hakimi tek adamın mutlak iradesinin dışında kıpraşabilen olabilir mi?.. Bir de üstüne üstlük kafalarına göre anket yaptırıp bunu da servis ettirebilecek kadar cesaretleri mi var?..
Aklınızdan geçen çılgınca sorulara cevap vermeye çalışacağım…
Şöyle, geride bıraktığımız yıldan hatırlayarak gelelim;
Taze girdiğimiz yılın ilk ayında, Türkiye’nin iç siyasi gündemi, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın 2020’de gündeme soktuğu reform arayışının Cumhur İttifakı’nda yol açtığı görüş ayrılığı ve Erdoğan ile Bahçeli’nin reform gündemi üzerinden yöneldikleri hamleler üzerinden şekillendi. Erdoğan, her “reform” dediğinde Bahçeli’nin sert direnişi ile karşılaştı. Tayyip Erdoğan ısrar ettikçe Devlet Bahçeli blokajı ve kutuplaşmayı arttırıcı hamleler yaptı. Siyaset dar alana sıkışınca Erdoğan manevra alanını genişletmek için farklı arayışlara girdi.
Senaryo zengini Ankara siyaset kulislerinin de canlılığı epeyce arttı… Cumhur İttifakı’nın bozulabileceğine ilişkin senaryolar… Cumhur İttifakı’nın bozulması üzerine Millet İttifakı’nın bozulacağına dair senaryolar… Ve asıl şimdi de pek revaçta olan başkanlık sisteminde reform ve parlamenter sisteme yeniden dönüş üzerinden yeni ittifak formülleri… Tayyip Erdoğan, bugün sonuna kadar kullandığı mutlak gücünün bir kısmında feragat edebilir mi?.. Hesaplar… Hesaplar… Hesaplar…
★ ★ ★
Eh!.. Hal böyle olunca şu andaki şartlara göre, AKP içinden biri çıkıp da Tayyip Erdoğan’ın karşısında Cumhurbaşkanlığı’na aday olabilir mi?..
Cevap; tereddütsüz hayır… O zaman nereye odaklanalım?.. Yaklaşan AKP büyük kongresine… Bugünlerde, AKP içinde kadroların tepeden tırnağa değişeceği, kabine revizyonu yapılacağı, Erdoğan’ın esaslı yeni isimler hamleleri yapacağı konuşuluyor. Onları da bir tarafa bırakalım…
AKP içinde esaslı hesaplar yapan iri yarı isimlerin öncelikli kapışma alanı AKP Genel Başkanlığı koltuğu. Eğer, Tayyip Erdoğan, reform adına Genel Başkanlık koltuğunu bırakırsa oraya oturabilme mücadelesi. “Yahu ne mücadelesi. Ona da Erdoğan’ın dışında kim ne diyebilir ki?.. O, kimi isterse itirazsız o oturtulur” demeyin… Kazın ayağı artık öyle değil. O köprünün altından çok sular geçti!.. Azz sabırlı olun ileri satırlarda buna da açıklık getireceğim…
★ ★ ★
Şimdii…
Yandaş bir gazetede, dün, iktidar taraflısı bir şirketin yaptığı anketin sonuçları dikkatinizi çekmiştir. Rakamlar üzerinde durmayacağım. Meramı anlatabilmek için bazı başlıklara değineceğim;
-EN BEĞENİLEN SİYASETÇİ
-MUHARREM İNCE’NİN ORANI
-İMAMOĞLU- KILIÇDAROĞLU KARŞILAŞTIRMASI
-EN DÜŞÜK ORAN HANGİ LİDERE ÇIKIYOR?
-ERDOĞAN-GÜL
-ERDOĞAN-BABACAN
-ERDOĞAN-İMAMOĞLU
-ERDOĞAN-KILIÇDAROĞLU
– ERDOĞAN-YAVAŞ
-ERDOĞAN-AKŞENER
-ERDOĞAN-İNCE
-ERDOĞAN-DEMİRTAŞ
Rakamlara baktığımızda ne görüyoruz?.. CHP çok karışık ve güçsüz. Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı’nda rakipsiz…
Bakın !.. Ben de sizlere derim ki; iktidar kanadından gelen anketleri incelerken oralarda hiiç görünmeyen isimler ve de yönlendirmenin kaynağına dikkat edin. Tavsiyeme de açıklık getireyim;
Damat Berat Albayrak yarıştan düştü. Binali Yıldırım, Numan Kurtulmuş, Abdulhamit Gül ve Süleyman Soylu arasında kapışma devam ediyor. Bu arada en ön planda duran isimler kim?.. Bir numarada Süleyman Soylu. İki numara da Abdulhamit Gül… İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Devlet Bahçeli’ye çok sıkı tutunuyor. Arkasında İçişleri eski Bakanı Mehmet Ağar da var… Soylu, terörle mücadele, HDP konusunda rol çalıyor, sürekli en ön planda. HDP Esenyurt ilçe görüntülerini de paylaşmıştı. Parti içinde kavga ederek güç gösterisi yapmaktan da çekinmiyor.
Saray kulislerine sorarsanız; Erdoğan, Genel Başkanlık koltuğundan feragat ederse yerine en güçlü isim Binali Yıldırım gibi…
★ ★ ★
Siyasetin genel gidişatını kavrayabilmek için MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin dünkü grup toplantısında söylediklerini iyi okumak lazım. Çünkü, son aylarda en keskin köşeli siyaseti Bahçeli yapıyor…
MHP Genel Başkanı Bahçeli dün ne dedi;
“HDP ile ittifak kuranların, Demirtaş’a güzelleme yapan gafillerin terörden rahatsızlıkları garip bir çelişkidir. HDP Esenyurt’taki görüntüler malumun ifşasıdır. HDP bir siyasi parti dışında ne varsa odur. Ön kapısından giren, arka kapısında Kandil’e çıkmaktadır. Hangi ülkede böylesine bir kepazelik vardır?”
Burada tekrar yoruma girmeyeceğim. Yukardaki satırlarda her şeyi anlattığımı düşünüyorum.
Gelelim zurnanın zırt dediği yere… Bahçeli, “Serok Ahmet”e dün de sert şekilde yüklenmeye devam etti;
“Serok Ahmet’in MHP düşmanlığı rastlantı değildir. Her karışıklığın altında parmak izi bulunan Serok’un konuşmaya ne hakkı ne de haddi vardır. Biz onun namertliğini iyi biliriz. Koalisyon hükümeti kurmak amacıyla bize geldiğinde söylediklerini açıklamış olsaydık insan içine çıkacak hali kalmazdı. Serok Ahmet menfaat ilişkisini derhal gözden geçirmeli. İcazetli siyasetini sonlandırmalı.”
Ahmet Davutoğlu’nun Devlet Bahçeli’ye o “söylediklerini” daha önce yazmıştım diye hatırlıyorum ama yine de kısaca bahsedeyim. Davutoğlu, o günlerde Bahçeli’ye “koalisyon hükümeti kurma ve Tayyip Erdoğan’ı devre dışında bırakmayı” önermişti.
Peki, Bahçeli şimdi bunu neden gündeme getiriyor?.. Acaba kulağına, Ahmet Davutoğlu’nun İYİ Parti ile ittifak kurmak için arayışlarda olduğuna dair bazı haberler mi gidiyor?.. Ve bu yüzden Millet İttifakı ve İYİ Parti’yi iyice köşeye sıkıştırmak için yeni hamleler mi yapıyor?..
Benimkisi sadece sorulardan ibaret!..
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.01.2022
1.12.2021
10.11.2021
13.10.2021
12.10.2021
9.09.2021
31.08.2021
4.08.2021
13.07.2021
6.07.2021