Akif BEKİ
Yeni Şafak'ın yayın yönetmenine bakın siz.
Dilipak'ın içinde olduğu tartışmalardan hayır gelmeyeceğini söylüyor. Kendi yazarı Yusuf Kaplan'ı kastederek, İstanbul Sözleşmesi üstünden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı tehdit etmekle suçluyor.
İkisi, utanç verici bir seviyesizlikle Erdoğan'ın tarihi başarılarını gölgeliyor, toplumu iktidara karşı kışkırtıyormuş.
Diyor ki "Ayasofya’yı açarak küresel çıkış yapıldı. Tarih değiştiren dev adımlar atılıyor. Hemen sabotaj, zihin karartma! Erdoğan hedef alınıyor, neden? Kimin intikamı bu?"
Daha dün 'hilafet çağrısı' yapan onun grubunun dergisi değildi sanırsınız.
Cumhurbaşkanlığı, 'suni kriz çıkartarak olumlu havayı sabote edenler' diye onları paylamadı, başkasına çıkıştı sanki.
Bu zehir hafiye mantığını sahibine çevirirseniz şöyle sormanız gerekir: Hilafet tartışması açarken hedefiniz Erdoğan mıydı? Kimin intikamını kovalıyorsunuz? Bizans'ın mı? Neyin hesaplaşması bu?
İstanbul Sözleşmesi'ni istismar edenlerin gazıyla, oyuna gelenler varmış. Aklı sıra, "Kör dövüşü"ne tutuştuklarını vehmettiği "muhafazakar çevreleri" eleştiriyor. Basiretsizlikle itham ediyor filan.
Cumhurbaskanı Erdoğan'ın da hilafet tartışması açanların basiretsizliği ve kötü niyetinden rahatsız olduğu bildirilmişti.
Fakat bu sipsipullah, hiç üstüne alınmıyor iyi mi!
Kendisine kör bir mantık. Görüş sahasına şahsı girmiyor, zatını bu "savrulma"nın ve "utanç verici seviyesizleşme"nin dışında zannediyor.
Ve bu körlük ona mahsus da değil ne yazık ki.
'Hezeyanlı bozukluk', iktidarı nasıl savunacaklarını, göze nasıl gireceklerini şaşıranlar arasında yaygın bir fenomen.
KADEM'i korkutarak savunmaya geçirten, kendini açıklamaya zorlayan da bu tür kaçıkça zırvalık ve zıpçıktılıklar.
İstanbul Sözleşmesi'ni destekleme amacının Erdoğan'a isyan bayrağı açmak, kafa tutmak, halkı iktidara karşı provoke etmek olmadığını anlatmak için niye dil döksün yoksa!
Twitter'daki çırpınışlarını okumuşsunuzdur.
Görüş bildirmelerine “Kalkışma” diyenler olmuş ki..."Kalkışma" diyerek kendilerini hedef haline getirenlere dava açmaktan söz ediyorlar.
"Halkı kin, nefret ve düşmanlığa alenen tahrik"le suçlanmışlar ki... "Kamu güvenliğini tehlikeye sevketme maksatlı provakatif ifade ve faaliyetlerin daima karşısında olduk" deme ihtiyacı duyuyorlar.
İstanbul Sözleşmesi'ni destekleseniz bir dert, karşı çıksanız ayrı dert.
Destekliyorsunuz..."Hedef Erdoğan ve ailesi" diyor birileri. Örnek, KADEM'in başına gelenler.
Karşı çıkıyorsunuz; 'tepki var, iptal etmezse iktidar zarar görür' diye uyarıyorsunuz..."Sen Erdoğan'a bir şey mi demek istiyorsun, tehdit mi etmeye kalkıyorsun, densiz" diyenler tepende bitiyor. Örnek, Yusuf Kaplan'ın yediği ayar.
Kendi başınıza konuşur, hele ısrar eder, maazallah bir de eleştirirseniz, ciğerinizi paralasanız yaranamıyorsunuz. Terör estiriyor iktidar inzibat kuvvetleri.
Sipsipullah galiba bu kez haklı, gelinen nokta gerçekten utanç verici.
SENELİK 'KÜRTÇE EĞİTİM' MANİPÜLASYONU
Bu sene Dicle Üniversitesine vurdu piyango. “Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümünde eğitim ve tez dili Türkçe’ye döndü” söylentisi çıkarıldı.
Üniversite yalanladı.
2012’de açılmış Kürtçe bölümü. 2015’te master ve doktora programları başladığından beri de nasıl geldiyse öyle gidiyormuş.
“Hiçbir değişiklik yok, iddialar karalama maksatlı ve yanıltıcı” diyor açıklama.
Dicle Üniversitesi başından beri tezleri Türkçe yazdırıyormuş. Diğer tüm üniversitelerde ise Kürtçe yazılmaya devam ediyor. Yeni bir durum yok yani. Fakat kurulmuş saat gibi her sene tekrarlanıyor bu dezenformasyon.
Daha önce Mardin Artuklu Üniversitesinin de başına patlamıştı. Yaşayan Diller Enstitüsünün kapatıldığı şayiası yayılmış ve yalan olduğu anlaşılmıştı. Artuklu’daki bölümde eğitim ve tez dili hala Kürtçe bu arada.
Kim, niye yapar bu manipülasyonu? Altından hep aynı isim çıkıyor, KHK’lı bir akademisyen. Derdinin Kürtçe olduğuna mı inanalım şimdi?
Yazarlar
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025