Ali AYDIN
Biliyorum başlığı okuyunca; yine ne yaptı?, diye soracaksınız.
Sanki evin haylaz oğlundan bahsediyoruz!
Yine ne yaptı?; ne yaptığı bilinmese bile ismi bir şikâyetin, bir sitemin, bir sızlanmanın yanına yazıldığında onu tanıyan herkesin daha baştan müştekiye hak verdilerini gösteren bir soru cümlesi.
Söz konusu ister evin haylaz oğlu olsun ister ÖSYM!
MODERN BİR DELİ DUMRUL HİKÂYESİ
Hayır, bugün YGS, LYS, ALES, TUS, DUS, KPSS lisans-önlisans-ortaöğretim, YDS, Hâkimlik-Savcılık, Kaymakamlık, Sayıştay gibi onlarca sınavın düzenleyicisi olan ÖSYM'nin yıllarca sınav sorularının FETÖ üyelerine dağıtılması nedeniyle ülkenin 15 Temmuz'da felaketin eşiğine gelmesinde büyük pay sahibi olarak görülmesi ve halk nezdinde itibarı olmayan bir kurum haline gelmesinden bahsetmeyeceğim. ÖSYM'nin sırf bu konu sebebiyle olsa bile yeni süreçte geçmişte yapılan büyük yanlışları unutturacak şekilde davranması ve kurumsal imajını düzeltecek uygulamalara imza atması gerekirken vurdumduymazlık çıtasını yükseltme eğilimi içinde olması da şimdilik bahsi diğer.
Kopya sanki sınav salonunda çekiliyormuş gibi sınav girişinde öğrenci ve görevlilere yönelik uyguladığı sert güvenlik uygulamalarıyla güvenilirlik çıtasını yükseltebileceğini sanan; fakat yarattığı yersiz gerginlikle, sınavın heyecan ve stresi altındaki adayın gerilimini bir kat daha arttıran uygulamaları da şimdilik bir kenarda dursun.
Hayır bugün bu yazıda, 17 Aralık 2016 tarihinde gerçekleştirilen Tıpta Yan Dal Uzmanlık Sınavını, üzerinden geçen 8 aya rağmen itirazların değerlendirildiği gerekçesiyle henüz açıklamamasından ve sınava giren 4000'den fazla hekimi mağdur etmesinden söz etmeyeceğim. Eylül ayında yaptığı Diş Hekimliği Uzmanlık Sınavı'nı (DUS) iki hafta içinde açıklayacağını duyurduktan sonra Aralık ayında açıklayan bir kurumun dakik olmadığı aşikâr. ÖSYM bahsi geçen sınavda, itiraz edilen 8 sorunun 6'sı iptal edilince sonuçları iki kez güncelleyerek adayları çileden çıkartmıştı. Aynı şekilde Nisan'da açıklayacağını ilan ettiği TUS sonuçlarını Mayıs ayı sonunda açıkladı. Bu gecikmelerin adaylara verdiği zararlar konusunda da ÖSYM'in sorumsuzluğundan zerre miktar taviz vermediğini dost-düşman herkes biliyor zaten.
ÖSYM'nin kronik hastalığı haline gelen yanlış soru hazırlama sorunu her sınavda yinelenirken son LYS'de matematik sınavında müfredat dışı konudan iki soru sorarak hatalarından ders çıkarma hususunda kabiliyetsiz olduğunu da gösterdi. İtirazlar üzerine iptal edilen iki soruyu çözmek için çok değerli zamanlarını harcayan adayların hakları da – söylemeye bile gerek yok- umurunda değil. Sınava 9.46'da gelen adayı dakika-saniye hesabı gözeterek salona sokmayacak kadar titiz ve tavizsiz olan kurum yöneticileri yaptıkları bu tarz kaba yanlışlardan dolayı en küçük bir sorumluluk duygusu taşımıyorlar. Doğru soru hazırlama konusunda kabahatinin büyüklüğü ve özrünün hiç olmaması Türk halkının yakından bildiği ve tecrübe ettiği bir hakikat olduğu için sözünü bile etmek istemiyorum.
Biliyorsunuz, ÖSYM son sürprizini LYS yerleştirme puanlarını yeniden hesaplayarak yaptı. Bazı adaylara ek puanlarının uygulanmamış olması, binlerce adayda da YGS ve LYS yerleştirme puanlarıyla ilgili olarak yapılması gereken OBP kesintisinin yapılmamış olması nedeniyle yerleştirme puanlarını yeniden hesapladı. Yeni Sonuçlar, 14.07.2017 tarihinde saat 19:12 itibariyle tüm adayların erişimine açıldı. 7084 adayın yerleştirme puanını yeniden hesaplayarak tüm adayların yüreğini hoplatan ÖSYM, bu ve benzeri sayısız özensizliğin ve lakaytlığın adresi. Tüm bunlar normalmiş gibi davranıyor. Artık adaylar sınav sonucunu beklerken kendi performanslarından çok ÖSYM'nin kaderlerine tesir edecek performansından kaygı duyuyorlar. Uygulamalarıyla adaylara sürekli kaygı pompalayan bir mega-makineye dönüşen ÖSYM'nin her cıvatasından ayrı sesin geldiği bu görüntüsü de yazımın asıl derdi değil elbette.
ÖSYM, uyguladığı keyfe keder tutarsız ücret politikasıyla da mağduriyet üretiyor. 50 soruluk İSG (İş Sağlığı ve Güvenliği) sınavına giriş için 165 TL ücret istiyor. Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) ücretlerine her yıl inanılmaz zamlar yaparak 2015'te 100, 2016'da 220, 2017'de ise 300 TL şeklinde astronomik ücretler belirledi. KPSS sınav ücretini önce 420 TL açıklayıp yoğun tepkiler gelince geri adım atarak 180 TL'ye düşürdü. Yaptığı diğer sınavlarda da sabit 90 TL ücret alan ÖSYM'nin, umudunu gireceği sınava bağlamış insanları ekonomik açıdan oldukça zorlayacak ücret politikasını neye ve hangi kriterlere göre belirlediği de büyük bir sır olarak kalmaya devam ediyor.
ÖSYM'NİN SON SKANDALI
ÖSYM son olarak öyle bir skandala imza attı ki Türkiye'de kurumlar arası eşgüdümsüzlüğün de adeta numunesi olduğunu gösterdi. İmza attığı son skandalla ÖSYM farklı bir galaksi sisteminde yer alan bir gezegende faaliyetlerini sürdüren hasbelkader Türkiye'de de bürosu bulunan bir sınav merkezi gibi davrandı.
Bildiğiniz gibi 29 Ekim 2016 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 6752 sayılı yasa ile 15 Temmuz günü "Demokrasi ve Millî Birlik Günü" adı altında resmî tatil ilan edildi. 15 Temmuz'un 1.yılında ise herkes seferber oldu. Başta devletin zirvesi. O gece Cumhurbaşkanı sabaha kadar hiç uyumadı. Millet yeniden nöbetlere çağrıldı. Halkın katılımı teşvik edildi. Anma etkinlikleri 16 Temmuz akşamına kadar sürdü. Meclisteki tören, on binlerin katılımıyla sabah 04.00'te sona erdi. Ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne geçildi. 16 Temmuz'da sabah namazının ardından şehitlerimiz için yapılan anıtın açılışı gerçekleştirildi.
Peki ÖSYM ne yaptı?
KPSS Öğretmenlik Alan Bilgisi Sınavını 16 Temmuz Pazar günün saat 10.00'da yaptı. ÖSYM'nin Türkiye'nin içinde faaliyetlerini sürdürüp Türkiye'nin dışındaymış gibi hareket etiğinin açık kanıtı işte tüm mantık devrelerini yakan son uygulaması oldu!
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.04.2021
10.04.2021
31.01.2021
26.01.2021
31.12.2020
21.12.2020
12.10.2020
17.09.2020
11.09.2020
5.08.2020