Ali BAYRAMOĞLU
Beklenen gerçekleşti. Başbakan Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin cumhurbaşkanı adayı oldu. Akabinde yaptığı konuşmayla kendisini, muhtemel yeni konumuyla AK Parti arasındaki ilişkiyi tarif ediyor, yeni siyasi işlevine ve benimseyeceği yol haritasına dair ipuçları veriyordu.
Nasıl?
1.Kişiyle başlayalım..
Türkiye bir süredir hem kişisel hem sosyal anlamda, kimlik ile siyaset arasındaki mesafe yanında bunlar arasındaki doğal ilişkilere de alıştı. Bir dönemler laik kesimin, devlet kurumlarının, merkez medyanın yüreğini ağzına getirecek, tepkiyle yerinden kalkmasına neden olacak bu doğal ilişkiler artık kendiliğinden ve sıradan şekliyle yaşanıyor.
Bu konudaki en önemli taşıyıcı da şüphe yok ki Tayyip Erdoğan oldu.
Erdoğan dün konuşmasında da, 'Allah'a hamdolsun. Mülkün sahibi, zaferin sahibi Allah'tır. Bu davayı, bu mücadeleyi bugünlere ulaştıran Allah'a hamdolsun, ... bugün çıktığımız kutlu yolculuğu hayırlara vesile eyle ya Rabbi amin amin amin...' sözleriyle başlayan, inanç, tarih, dava, Müslüman dünya vurgularıyla, ülkeye, bu çerçevede 'dindar, hatta İslamcı, gelenek ve medeniyet mirascısı bir kimlik'le hitap ediyordu.
Bu kişisel duruş ve siyasi eylemine ilişkin anlamlandırma yanında, dindar kimlikten bağımsız olan, bu kimlikle siyaset arasındaki mesafeyi dolaylı ifade eden, belirleyici politik projelerin, AB'ye tam üyelik, Kürt meselesinin çözümü, devletin restorasyonu (cemaatle mücadele) gibi hususların altını çiziyordu.
Bu etkileşim ve mesafenin kesişmesi, içeriği ve şekliyle, Türkiye'nin yeni yüzünü oluşturuyor.
Bunun iki cephesi var.
Bu keşisme bir yandan, olması gerektiği gibi, bir normalleşmeye, 'kişisel ve siyasi referanslar arasındaki, her birine özerk alan bırakan bir gidiş geliş'e işaret ediyor.
Ne var ki, aynı kesişme zaman zaman, söylemde ve eylemde, özellikle kamusal alana yönelik kimlikçi siyaset hallerine, en azından algısına da yol açıyor.
Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı adaylığının ilanı, aslında cumhurbaşkanlığının ilanıdır. Umarız bu yeni safha, Türkiye'nin yeni yüzünün özellikle ilk cehpesini, normalleşme cephesini kalıcı şekilde baskın kılar.
2. Temsille devam edelim..
Özgürlüklerle ilgili tartışmalara, Gezi'den bu yana esen sert rüzgarlara, yeni toplumsal muhalefete rağmen Erdoğan'ın temsil ettikleri arasında değişmeyen ve onun gücünü oluşturan üç husus var. Bunlar AK Parti'nin 'sınıfsal bir altüst oluşu ya da yer değişimi'ni, 'toplumsal ve topluluksal bir özgüven'i ve 'ülkenin sınırlarının ötesinde özgül ağırlığı' temsil etmesidir.
Tayyip Erdoğan dün yaptığı, seçim kampayasının ilk konuşmasını yine bu üç unsur üzerine oturtuyordu:
'Biz siyaseti tüm kenar mahalledeki yoksullar için yaptık. Diyarbakır Cezaevi'ndeki işkenceye, Mamak'taki zulme son vermek için siyaseti yaptık. Ana dilini konuşması yasak olan anneler için siyaset yaptık. Yoksul olduğu için insan yerine koyulmayan adam gibi adamlar için siyaset yaptık. Ortadoğu için, Filistin için, Somali için, Irak için siyaset yaptık. Biz siyaseti tüm terk edilmişler için yaptık. (...) Biz başı dik bir Türkiye hayal ettik. 200 yıldır özgüveni hırpalanan, yağmalanan Türkiye'den kendi bölgesinde ve dünyada ben de varım diyen bir ülkeye dönüştürdük. İddialarımızdan vazgeçmemizi istediler. Herkesin önünde el pençe divan durmamızı istediler...'
3. Siyasetle bitirelim..
Siyaset iki hususa işaret eder:
Sorunlar ya da gelecek için ne tür adımlar atılacağına ve bunların nasıl atılacağına ya da ülkenin nasıl yönetileceğine..
Atılacak adımlar konusunda Erdoğan tarafından çözüm süreci, paralel yapıyla mücadele, yargı sorunları ve yeni anayasa gibi konularda 'sarfedilen ve verilen kimi sözler' önemliydi. Bu kalemlerin geleceğin ana unsurlarını oluşturduğuna şüphe yoktur. İkinci meseleye gelince... Erdoğan nasıl bir cumhurbaşkanı olacak, başbakanla ilişkileri
nasıl yürütecek, anayasal yorumu nasıl yapacak, katılımcılık konusunda tavrı ne olacak, söylemini sert mi tutacak? Bu soruların yanıtlarını zaman verecek.
Son bir iki yılın ana sorun ve tartışmalarını oluşturan bu konularda temennimiz
esneklik, özgürlükçülük, meşruiyetin galebe çalmasıdır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025