Amberin ZAMAN
Türk Hava Kuvvetleri’ne ait F-16 uçakları Şırnak’ın Uludere ilçesinde Irak sınırından geçiş yapmakta olan bir kafilenin üzerine aralarına “terörist” sızmış olabilir şüphesiyle bomba yağdırarak 34 genci öldüreli iki yıl geçti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan katliamın aydınlanacağına dair verdiği sözler havada kaldı. Yakın tarihimizin en büyük trajedileri arasında anacağımız Roboski katliamının üzeri örtüldü. Daha doğrusu örtülemeye çalışılıyor. Nafile. Eskiden bu tür “sakıncalı” haberlere merkez medya göz yumardı. Hele ki Kürtler sözkonusu olduğunda. Fatih Saraç gibi hükümet komiserlerinin tüm gayretlerine rağmen artık öyle değil. Katliamın ikinci yıldönümünden itibaren Hürriyet yazarıSedat Ergin’in üç gün peş peşe olayı tüm yönleriyle mercek altına aldığı mini dizisi rezaleti tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Benzer şekilde İMC kanalıyla ekranlara dönen Banu Güven kış ortası gittiği Roboski hakkında çok sarsıcı bir belgesel hazırladı.
Geçen gün katliamda kardeşi dâhil 11 yakınını kaybeden 24 yaşında Veli Encü Roboski’deki son gelişmeleri bana gönderdiği bir mektupta anlattı. Kısaltarak sizlerle paylaşıyorum. Bir göz atın derim.
“Tarih 15.01.2014 biz aileler her zaman ki gibi bir araya gelmiş sohbet ediyoruz. Sohbetlerimizin konusu 2 yıldır hiç değişmedi. Kimimiz katledilen çocuğumuzun anılarını, kimimiz kardeşimizin hayallerini anlatıyoruz birbirimize. Ve bir baktık sarı renkte bir araç geliyor. PTT’nin kargo aracı. Daha önce hep bizlere idari para ceza tutanakları, mahkeme çağrı tebligatları getirmek için gelirdi köye. Bu kez ise devletten adalet beklerken Roboski dosyasına Askeri Savcılıktan gelen takipsizlik kararı geldi. Yani devlet olayın üstünü kapatıyor. 34 masum gencin canına mal olan katliamı unutturmaya çalışıyor. Bizleri yok sayıyor. Takipsizlik kararından sonra asker karardan cesaret almış gibi bize yönelik saldırılarını ve müdahalelerini artırdı. Evlerimize baskınlar düzenledi. ‘Burası Roboski. İnsanları öldürmenin katletmenin nasılsa cezası yok’ der gibi. Acımız yetmiyormuş gibi devlet katliamın olduğu yere, Irak sınırına, ölen canlarımızın ruhlarına en ufak saygı duymadan, sözde güvenlik yolu yapmaya devam ediyor. Hem insanlarımızın üç beş kuruş kazandığı ekmek kapısı kapatılıyor (kaçak sınır ticaretini kastediyor) hem de 34 kişinin katledildiği yere tel örgü çekerek katliamın bütün izlerini siliniyor.
Takipsizlik kararı karşısında öfkemiz büyük. Haberi aldığımız gün. Kadın, çocuk, yaşlı demeden sınıra doğru yürümeye başlıyoruz. Amacımız yolu yapan iş makinasını durdurmak. Oysa Şırnak valisi ve askeri yetkililerle yaptığımız tüm görüşmelerde yolun yapılmasını asla kabul etmeyeceğimizi defalarca dillendirmiştik. Değil güvenlik yolu veya tel örgü oraya Çin Seddi de yapılsa bizler oraya sınır ticareti için gitmesek bile katliamın olduğu yere karanfillerimizi her zaman bırakacağız. Yılmayacağız...”
Veli mektubun devamında yolu kazan jandarmanın açtığı ateş sonucunda 18 yaşındaki kuzeni Serhat Encü’nün başından ağır yaralanarak nasıl hastaneye kaldırıldığını anlatıyor. O gün olay yerinde bulunan Banu Güven hepsini kameraya almış. Belgeselinde var.
Roboski’de gerginlik gitgide tırmanıyor. İktidar duyarsızlığını sürdürürse Veli’nin ifadesiyle barış süreci de sallantıya girebilir. Misal. Geçtiğimiz günlerde yol yapımına devam eden iş makinelerine Irak sınırından taciz ateşi açılıyor. Ateşi açanlar büyük ihtimalle PKK militanları. Bu kez askerî helikopterler olay mahalline gelip havadan ateş açıyor. Arada sıkışan köylülere jandarma gaz bombası ve gerçek mermiyle saldırıyor. 25 yaşında Nihat Encü ayağından yaralanıyor. Roboskililerin çilesi ne zaman bitecek? 34 masum canın hesabı ne zaman verilecek? Onu bilmiyorum. Bildiğim tek şey Roboskililerin âhını alanlar yaptıklarının bedelini bir gün bir ödeyecek.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2018
18.08.2018
31.07.2018
3.02.2018
24.06.2018
14.06.2018
3.02.2018
20.05.2018
1.02.2018
23.04.2018