Celal BAŞLANGIÇ
Sokağın bir ucunda Peyam TV var. Yanında da Sünnet Radyo.
Sokağın başında da bölgenin en büyük İslamcı partilerinden Komala İslam’ın genel merkezi bulunuyor.
İslamcı partilerin Irak Kürdistan Parlamentosu’nda 17 milletvekili var. Bunlardan altısı Komala İslam’dan seçilmiş. Ayrıca merkezi Irak Parlamentosu’na üç üyeyle girmeyi başarmışlar.
Komala İslam’ın parti binasında bizi Merkez Komite üyesi Rebwar Muhammed bekliyor.
Dışarıda sıcak 50 dereceye yaklaşmış. Bizi klimaların çalıştığı büyük bir salona alıyorlar.
Geniş koltuklara oturuyoruz. Rebwar Muhammed ile aramızda bir sehpayla yan yana konulmuş bir parti bayrağı bir de Irak Kürdistanı’nın üzerinde sarı bir güneş olan yeşil, beyaz, kırmızı bayrağı yer alıyor.
Bugünlerde Irak Kürdistanı’nda hangi muhalife “referandum” derseniz, söze hemen “parlamento” diye başlıyor.
Rebwar Muhammed de bu eğilime uygun davranıyor:
“Şu an parlamentomuz kapalı, çalışmıyor. Kürdistan’daki siyasi partiler birbirlerine uzaklar. İlişkileri kötü. Ciddi biçimde bir yönetim krizi var. Kürdistan Hükümeti’yle halkın ilişkisi hiç iyi değil. Biz İslami topluluk olarak ulusal birlik istiyoruz. Bunu hayata geçirmeye çalışıyoruz. Kürdistan Parlamentosu’nu çalıştırmak, hayata geçirmek istiyoruz. Yasaların parlamentodan çıkmasını istiyoruz. Bağdat’la ciddi bir diyaloğun olması gerekiyor. Referandum isteniyorsa komşu ülkelerle; İran, Irak ve Türkiye ile iyi ilişkiler içinde olmamız gerekiyor. Uluslararası güçlerle, ABD ve AB ile sıcak ilişkilerin geliştirilmesi gerekiyor.”
'EKONOMİK ANLAMDA ŞEFFAFLIK YOK'
Hangi eğilimden olursa olsun Irak Kürdistanı’nda görüştüğüm bütün muhalifler, yaşanılan krizlerin nedenleri konusunda hemen hemen aynı teşhisi koyuyorlar. Hatta çözüm önermeleri bile birbirlerine çok yakın.
Yaşanan krizin ana nedenini “yönetim” diye açıklıyor Rebwar Muhammed:
“Ekonomik anlamda hiçbir şeffaflık yok bölgede. Üçkağıtlar, çalma, çırpma, hırsızlık, yolsuzluk çok fazla. Her tarafta servet konusunda çok ciddi adaletsizlikler var. Bunlar krizin ana kaynağıdır. Hükümetin içinde adaletli bir dağıtım mekanizması yok. Hükümette olan partiler gerek hükümet olmanın, gerek parlamentoda olmanın sorumluluklarını yerine getiremediler. Bu yüzden de kriz her geçen gün boyutlanıyor.”
Goran Hareketi yöneticileri, Barzani’nin aldığı bağımsızlık referandumu kararının parlamentodan geçmemesi durumunda tabanlarını serbest bırakacaklarını açıklamıştı.
Komala İslami yöneticisi Rebwar Muhammed’e mevcut koşullarda referandum yapılması durumunda tavırlarının ne olacağını sorunca “Tartışmamız sürüyor, henüz bir karar almış değiliz” diyor.
“Ama inanıyoruz ki bu koşullarda yapılacak bir referandum başarılı olmaz. Bizim şu anda var olan mekanizmaya ciddi müdahale kararımız var. Bu referandumun parlamentoya taşınmasını bekliyoruz.”
Rebwar Muhammed’e son olarak Türkiye’ye ilişkin yaklaşımlarını soruyoruz.
“Bizim geçmişte de, şimdi de düşüncemiz şudur ki Türkiye’de barış süreci olmazsa hiçbir şey olmaz. Yapılması gereken şey barıştır. Biz hem HDP’ye hem de AKP’ye, ‘lütfen barış sürecine girin ve o yolda devam edin’ diyoruz.”
‘PARLAMENTO KARAR ALMAZSA REFERANDUMA KATILMAYIZ’
Irak Kürdistan bölgesinde Erbil’de yani bölgedeki adıyla Hewler’de mi yoksa Süleymaniye’de mi olduğunuzu anlamanın en kolay yolu ana caddelerde, kavşaklarda, bazı binalarda asılı fotoğraflara bakmak.
Eğer buralarda Mesud Barzani’nin dev fotoğraflarını görüyorsanız Erbil’de, yok Celal Talabani’nin posterlerini, sactan yapılmış dekupe fotoğraflarını görüyorsanız kesin Süleymaniye’desiniz demektir.
Asayişin, Peşmerge’nin kontrol noktalarında da Barzani bölgesine mi, Talabani bölgesine mi girdiğinizi ayırt etmek için üniformalara bakmak gerekiyor.
Çünkü Irak Kürdistan’ında bir tek parlamentoda ortaklaşılmış. O da iki yıldır kapalı.
Onun dışında iki ayrı peşmerge ordusu, iki ayrı istihbarat örgütü var.
Erbil bölgesinde en önemli siyasi güç Barzani’nin KDP’si. Süleymaniye bölgesine ise Celal Talabani’nin KYB’si hakim.
Ancak KYB’den ayrılan Goran Hareketi bu örgütten önemli bir güç koparmış. Son seçimlerde Goran 24 milletvekili çıkartırken KYB’nin kazandığı sandalye sayısı 18’de kalmış. Ancak kabul etmek gerekir ki, Süleymaniye bölgesinde yine de en önemli siyasi güç KYB.
Bizim de randevumuz KYB Başkanlık Divanı üyesi Saman Germiyani ile…
Germiyani bizi evinde bekliyor ama çok kolay olmasına rağmen bulmakta zorlanıyoruz. Çünkü Germiyani’nin konutunun olduğu arazi dev beton bloklarla kuşatılmış. Çok yüksek bir güvenlik uygulaması var. Kapıdaki nöbetçi kulübesi bile ancak içeri girdikten sonra fark ediliyor.
Kapı girişinde uzun namlulu otomatik silahlarıyla peşmergeler var. Bu güvenlik önlemlerini aşıp bahçeye girdiğimizde belki de Süleymaniye’nin en güzel villalarından biri karşılıyor bizi.
Germiyani, geçmişte partisinin Ortadoğu, Avrupa sorumluluklarında bulunmuş, KYB’nin dış ilişkiler sorumluluğunu yürütmüş.
“Referandum” der demez buradaki diğer muhalifler gibi içinde “parlamento” sözcüğünün geçtiği cümleler kuruyor.
“Referandum öncelikle yasayla gündeme gelmeli ve parlamentodan geçmeli. 2014 yılında bir yasa çıkardık parlamentodan. Dördüncü maddesi referandum için parlamentonun yasa çıkarmasını öngörüyor. Geçenlerde referandum için bir toplantı vardı. KYB olarak temsilcimiz yoktu. Sadece KYB’den seçilen Kerkük Valisi Necmettin Kerim ile Hükümet Başkan Yardımcısı Kubat Talabani bulundu. Ancak biz resmi temsilci göndermedik. 16 Haziran’da yaptığımız Başkanlık Konseyi toplantısında bir karar aldık. Referandum konusu parlamentoda karar altına alınmadan YNK’nın bu tür toplantılara katılmamasını kararlaştırdık. Bizim kaidemiz kanundur. KDP bu kararı tek başına aldı. KDP’ye kalırsa parlamentoya gerek yok. Hemen referanduma gideceğiz. Eğer parlamentoda karar alınmazsa biz sandığa gitmeyeceğiz. Eğer düzeltilirse gideriz. Aksi durumda İslamcılar gitmiyor, Goran gitmiyor, KYB gitmiyor. Şu an kesin olarak kararımız, önce yasa olacak, parlamentoda karar alınacak, sonra referandum yapılacak. Bizim istediğimiz hem Kerkük’ün hem de Şengal’in referanduma dahil olması. Ancak KDP istemiyor bunu.”
Kürdistan’ın ekonomik ve siyasal açıdan genel görüntüsünü anlatırken, biraz da şakayla karışık ama pek de parlak olmayan bir tablo çiziyor Germiyani:
“Kürdistan’ın durumu gerçekten çok iyi. Bir paramız yok, iki elektriğimiz yok, üç yakın zamanda suyumuz da bitecek, dört yolumuz vesairemiz yok. Durumumuz bu. Sen maaş ödeyemiyorsun, elektrik veremiyorsun, yol yapamıyorsun, hizmet sunamıyorsun bu durumda nasıl devlet kuracaksın?”
“Neden parlamentodan geçirilmeden bir bağımsızlık referandumuna gidiyor Kürdistan” sorusuna herkes farklı yanıt veriyormuş gibi çok değişik, üstü örtülü cümleler kuruyor ama aslında söyledikleri aynı; “Eğer referandum için yasa çıkarılırsa bu parlamentonun açılması anlamına gelir. O zaman bir şeffaflık mecburiyeti ortaya çıkar. O zaman biz çıkar rahatlıkla ‘Sen petrol satıyorsun, nerede bu para, ne kadar paramız var, nasıl yöneteceksiniz bu ülkeyi’ diye soracağız.”
Bu denli sıkıntılı, krizlerin yoğun olduğu bir süreçte referanduma gidilmesini de Germiyani “KDP bir kriz içersindedir. Bir yönetim anlayışına göre bir krizi bertaraf etmek için eskisinden de büyük bir kriz çıkarmak gerekiyor. Parlamento krizi var, KDP-Goran krizi var, Irak krizi var, para krizi var, Ortadoğu krizi var… Bu şartlarda öyle bir kriz çıkartacaksın ki, diğer bütün krizleri unutturacaksın. KDP’nin izlediği politika bu” diye açıklıyor.
Germiyani normal şartlar altında bağımsızlık ilanı için Bağdat’la oturup konuşulması gerektiğini savunuyor ama O’na göre “biz bağımsızlık istiyoruz” deyince Bağdat’tan alınacak yanıtın da ne olacağını net biçimde aktarıyor:
“Ekmek yok, su yok, aş yok, elektrik yok, neyle bağımsızlık yapacaksınız?”
25 yıldır Hewler-Süleymaniye, Halepçe-Süleymaniye, Ranya-Süleymaniye, Germiyan-Süleymaniye yollarının yapılmadığı, çeyrek asırdır elektrik sorununun çözülemediği, tren yolu projesini gerçekleştiremediklerini anlatıyor Germiyani, ama arkasından da ekliyor;
“ben de elbette istiyorum ki Kürdistan bağımsız olsun, halk özgür olsun ve mutlu yaşasın. Ama bir yanda diktatörü, bir yanda yoksul bir halkı istemem. Ben de böyle düşünüyorum, partim KYB de. Biz de Kürdistan’ın bağımsızlığını istiyoruz ama yasal yollarla, parlamento kararıyla getirilecek bir referandumdan ve bağımsızlıktan yanayız. Daha 1992 yılında KDP basit bir muhtariyet isterken biz federasyon istiyorduk.”
DEVAM EDECEK
(Dördüncü Bölüm, 22 Temmuz 2017, Cumartesi günü)
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.03.2023
17.03.2023
1.01.2023
17.11.2022
9.09.2022
10.07.2021
26.06.2021
22.06.2021
8.06.2021
4.06.2021