Fikret Bila
İzmir’de merkezi sistemin frekansına girilerek bazı camilerden İtalyanların "Çav Bella" şarkısı ile Selda Bağcan’ın "yuh yuh" isimli parçası çalındı.
Bu korsan yayın her kesimden büyük tepki gördü.
İzmir Müftüsü Recep Şükrü Balkan telsiz sistemiyle çalışan merkezi sistemin frekansına korsan şekilde girilerek profesyonelce bir saldırı yapıldığını söyledi.
İzmir Emniyet Müdürlüğü de bu korsan yayını yapanı ve yapanları bulmak için özel ekipler oluşturdu. Emniyet, İzmir’de amatör telsizciler üzerinden başlattığı araştırmayı sürdürüyor.
Umarım bu korsan yayın bir işgüzarın işinden öteye bir anlam taşımıyordur. Eğer taşıyorsa çok tehlikeli bir provokasyonla karşı karşıyayız demektir. Bu durumda bu provokatör ve provokatörlerin mutlaka bulunup yargı önüne çıkarılması gerekir.
Türk siyasi tarihi maalesef din ve dince kutsal sayılan değerler üzerinden yapılan kışkırtmalar nedeniyle çok can kaybetti, çok zarar gördü. Bu kışkırtıcıların en çok kullandıkları kutsal değerin de camiler olduğunu anımsamak gerekir.
Fatih Cami bombalanacaktı
Cami üzerinden kışkırtmanın son örneğini, Balyoz operasyonu öncesinde gördük. Kamuoyunu kışkırtmak ve Balyoz davasına zemin oluşturmak üzere Taraf gazetesinin attığı manşet belleklerde henüz tazedir.
"Fatih Camii Bombalanacaktı" manşetiyle çıkan Taraf, "Balyoz Güvenlik Harekât Planı" adıyla yine "darbe" hazırlığı haberi veriyordu. Fatih Camii Türk savaş uçakları tarafından bombalanacak, insanlar tutuklanıp stadyumlara doldurulacak, 200 bin kişi gözaltına alınacak, Yunanistan’la gerginlik için kendi uçağımız düşürülecekti…"
Bu kumpas davasını kotarmak için halkın en hassas olduğu "cami" kullanılmıştı.
Bu provokasyon, Balyoz davasıyla bazıları general, amiral olmak üzere yüzlerce subayın Türk Silahlı Kuvvetleri’nden tasfiye edilmesine neden oldu. Ali Tatar gibi değerli bir komutanın intiharına ve bazılarının hastalanmasına ve vefatına yol açtı.
Yine taze bir örnek; Gezi olayları sırasında bazı grupları Valide Sultan Camii’ne ayakkabılarla girdikleri, camide içki içtikleri provokasyonuydu.
Sivas, Kahramanmaraş, Çorum örnekleri
Türkiye’yi 12 Eylül’e götüren yolun taşları da yine cami ve diğer kutsal değerler kullanılarak gerçekleştirilen katliamlarla döşenmiştir.
Sivas’ta 3 Eylül 1978 günü, "solcular, Aleviler camiye saldırıyor, bomba koydular" kışkırtmasıyla çoğunlukla Alevi vatandaşlarımızın oturduğu Alibaba mahallesinde katliam yapıldı. 11 Alevi vatandaşımız öldürüldü, 100’den fazlası yaralandı.
Aynı yıl 19-26 Aralık tarihlerinde Kahramanmaraş’ta aynı provokasyon tekrarlandı. Alevi mahallelerine saldırıldı, 120 Alevi vatandaşımız öldürüldü, 200 ev yakıldı, yüzlerce vatandaşımız yaralandı.
1980’in Mayıs-Temmuz ayları arasında bu kez Çorum’da yine dini değerler kullanılarak yapılan kışkırtmalar sonucu Alevi vatandaşlarımıza saldırılar yapıldı. 57 vatandaşımız öldü, onlarcası yaralandı.
Türkiye oyuna gelmemeli
Tarihinde dini değerler üzerinden yapılan kışkırtmalarla büyük acılar, katliamlar yaşamış olan Türkiye, aynı oyuna bir daha gelmemeli.
Böyle bir oyun yeniden kuruluyorsa, mutlaka bu oyun bozulmalı.
Bu oyunu bozmanın ilk koşulu ise liderlerin ve partilerin provokatörlere, provokasyonlara hep birlikte karşı çıkmaları, birlikte hareket etmelidir.
İzmir’de camilerden yapılan korsan yayını hemen CHP’ye mâl etmek, failleri yakalanıp, olay aydınlatılmadan siyasi olarak nemalanmaya çalışmak yapılacak en büyük hatadır.
Türkiye’nin bu kadar kutuplaştırıldığı, dinin ve dince kutsal değerlerin siyasetin en çok kullanılan propaganda malzemesi haline getirildiği, siyasetin başta kamusal alan olmak üzere yaşamın her alanının dinselleştirdiği bu dönemde, en tehlikeli yol, İzmir’deki olaydan siyasi fayda çıkarmaya çalışmak, faturayı muhalif partilere ve muhalif kesimlere kesmek olur.
En kısa zamanda sağlıklı günlere ulaşmak dileğiyle, tüm halkımızın ve okurlarımın bayramını kutlarım.
Yazarlar
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları



































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.10.2025
8.10.2025
24.09.2025
23.05.2022
19.07.2021
14.07.2021
5.07.2021
21.06.2021
9.06.2021
24.05.2021