Lale KEMAL
Türkiye'nin, bir gece ansızın Irak'ın, IŞİD kontrolündeki Musul kenti yakınlarına ilave asker sevkiyatı, başta ev sahibi Irak olmak üzere kimi bölge ülkelerinin tepkisine yol açtı.
Geçen cuma geç saatlerde, televizyonlarda alt başlık olarak geçen son dakika haberlerine göre, Türkiye Musul'a asker sevkiyatı yapıyordu. Olayın mahiyeti daha tam anlaşılmadan yapılan ilk yorumlarda, Türkiye'nin IŞİD'e karşı koalisyona destek amaçlı kara birliklerini komşu ülkeye gönderdiği belirtiliyordu. İlk verilen haberlerdeki yanılgı sonrasında kısmen düzeltildi zira Peşmerge ve diğer bazı gruplara IŞİD'le savaşmak üzere yaklaşık 1 yıldır eğitim veren mevcut Türk birliklerine takviye ve görev değişimi amaçlı komşu ülkeye asker sevkiyatı gerçekleşiyordu. Ne var ki, Milliyet'in geçen pazar günkü haberine göre, Kuzey Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (Doğrusu hükümet olacak) kontrolünde olduğunu söylediği Başika ilçesindeki Türk eğitim birliğinin Peşmerge güçlerini eğittiği kamp, komando ve tank takviyesiyle en az 600 asker barındıran tabur seviyesine dönüştürülüyordu. Bu yazıyı kaleme aldığım sırada TSK'dan, bu meselenin orduyu ilgilendiren yönleriyle bir bilgi akışı olmadığından asker sevkiyatının, salt Peşmerge eğitimi için mi yapıldığı, yoksa kimi haberlere göre kalıcı üs kurulmasının mı amaçlandığı gibi spekülatif bilgilerin doğruluğunu test etme imkânı yok. Malum, Irak merkezî yönetimi, Türkiye'nin kendilerinden izin almadan takviye birlik gönderdiğini söylerken Ankara, faaliyetin yönetimin bilgisi dahilinde yapıldığını belirtiyor. Ortada taraflardan birinin şark kurnazlığı var ama hangisinin bilemiyoruz. Neyse, Irak Başbakanı Haydar el Abadi, önceki gün hızını alamadı ve askerlerini ülke topraklarından 48 saat içinde geri çekmesi için Ankara'ya ültimatom verdi, aksi takdirde BM Güvenlik Konseyi'ne gideceği tehdidinde bulundu. Bunun üzerine Başbakan Davutoğlu, Irak'a başka kuvvet gönderilmeyeceğini ve bu ülkenin toprak bütünlüğünü yıpratacak adım atılmayacağını bildirdi. Ama Ankara, buradaki askerlerini geri çekeceğine dair bir taahhütte bulunmadı. İşin aslına bakarsanız, Irak hükümetinin, ülke toprakları içindeki yabancı ülke faaliyetlerini kontrol etmekte bir hayli zorlandığı anlaşılıyor. Ülkede kimin eli kimin cebinde belli değil. Irak hükümeti, topraklarında Amerikan askerlerinin bulunmasına kızgınlıkla tepki veriyor, Türkiye'nin PKK'ya yönelik Kuzey Irak operasyonlarına olduğu gibi. Türkiye'nin asker sevkiyatı meselesinin ilginç yanı, eğer haberler doğruysa -ki Irak da Türk asker sayısının artırılmış olmasına kuşkuyla baktığını söylüyor- Ankara'nın, IŞİD'in kontrolündeki Musul'a 10 km kadar ötede yer alan Başika'daki eğitim üssünü tabur seviyesine çıkartmış olması. Malum IŞİD, geçen yıl Musul'u işgal eder etmez Türkiye'nin buradaki başkonsolosluğunu basıp, başkonsolos dahil 49 kişiyi binada ve sonrasında farklı yerlerde uzun süre rehin tutmuştu. Türkiye'nin, rehinelerin serbest bırakılması karşılığında IŞİD ile ne tür bir pazarlık yaptığı ise gün yüzüne çıkmış değil. Nihai durumda, Türkiye'nin Irak'ta kalıcı olabileceği spekülasyonlarına yol açan bu son sevkiyatının, salt Peşmergelerin eğitimi ile sınırlı olup olmadığı konusu belirsizken yanıt bekleyen pek çok soruyu da beraberinde getiriyor. Misal, acaba Ankara, Musul IŞİD'den kurtarılırsa eğer, Başika üzerinden buradaki konsolosluğunu çabucak kontrol altına alır, dolayısıyla iddia edilen kimi IŞİD bağlantıları da böylece karartılabilir mi?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2016
25.06.2016
18.06.2016
11.06.2016
4.02.2016
28.05.2016
14.05.2016
7.02.2016
30.04.2016
24.04.2016