Mehmet ALTAN
Çelikten bir el boğazımızı her gün biraz daha sıkıyor gibi…
Geldiğimiz noktada gideceğimiz bir yer kalmamış gibi…
Siyasal zihniyet ülkeyi kezzapla emzirir gibi…
xxxxxx
Maaşa bağladığı polisten bilgi alarak Caddebostan’da rakip çete reisini kurşunlayarak öldüren mafyayı gördük…
Vadi İstanbul’daki lüks lokantada çoluk çocuğa aldırmadan alenen çatışan yabancı mafyaları gördük…
Memleketi mekân tutan baronları görüyoruz…
O baronlarından birinin villasının bahçesinde ceset arandığına da şahitliğimiz var…
Savcıların “uyuşturucu baronu” olmaktan tutuklanması da yaşandı…
Uyuşturucu müptelası çocukların annelerinin kafasını kesip sokağa attığı bir ülkeye dönüşmemizin dehşetiyle de sarsıldık…
Ama polisle çatışmaya giren uyuşturucu tacirlerine galiba ilk kez rastlıyoruz.
xxxxxxx
İstanbul’un göbeğinde, Kağıthane’de, Hamidiye Mahallesi Ferman Caddesi üzerinde oturmakta olan uyuşturucu satıcıları baskına gelen polise uzun namlulu silahlarla ateş açıp 37 yaşında, iki kız çocuğu babası polis memuru Hakan Telli’yi öldürdü.
Bir diğer memuru da ağır yaraladı.
Katil zanlılarının 17-18 yaşlarında olduğunu bilmek de vardığımız yeri ve gideceğimiz bir sonraki durağı anlatmakta sanki.
xxxxxx
Siz “süblimimal mesaj” okuyacak kadar kabiliyetli savcılara rağmen onca zamandır Kolombiya’dan İzmir’e gidecekken yakalanan 4.9 ton kokainin hangi adrese gönderildiğini bulmuyorsanız, yaratılan canavarın şimdi ejderhaya dönüşeceğini de peşinen de kabul etmiş olursunuz.
4.9 ton kokainin gönderildiği adres belli olmadı ama önceki gün uyuşturucu tacirlerinin vurduğu Hakan Telli daha önceleri rahatça KHK’lı ilan edildi.
Zar zor geri döndü…
Ve uyuşturucuya bulaşmış ve insan öldürmekten çekinmeyen çok genç yaştaki katiller tarafından öldürüldü.
xxxxxx
Sık sık hatırlatıyorum…
Küresel Organize Suç Endeksi’nde Türkiye, 193 ülke arasında 12. sırada.
Birleşmiş Milletler Raporunda ise dehşet verici bir tespit var… Rapor’da, “Türkiye’de devletin suç örgütleriyle arasına yeterince mesafe koymadığı” belirtiliyor.
Ve şu ürpertici teşhis konuyor:
“Türkiye’de mafyatik yapılar her zamankinden daha fazla devlet içerisinde yer alıyor.
Türk hükümeti, altın ve petrol ticareti, insan kaçakçılığı ve silah kaçakçılığı gibi belirli suçları sık sık kendi ikbali ve siyasi amaçları için kullanıyor.”
xxxxxx
Raporun Türkiye bölümünü her gün birkaç kez okumalı:
“Eroin, Türkiye’deki uyuşturucu ticaretinde açık ara birinci sıradadır.
Türkiye’nin, en önemli eroin üreticisi Afganistan’a yakın olması, ayrıca Avrupa ile Ortadoğu’daki önemli tüketici pazarlarına yakınlığı, Türkiye’yi eroin ticaret zincirinde önemli bir geçiş noktası haline getirmiştir.
Türk organize suç çeteleri, Avrupa’ya toptan eroin ithalatını büyük oranda kontrol ediyor.”
xxxxxx
Uzmanlar, “bir toplumun yüzde 4’ü uyuşturucu illetinin kurbanı olduktan sonra o toplumun kendi kendini sağlıklı bir şekilde idame ettirmesi mümkün değil” diyorlar.
Ama bir ülkenin geleceğini sadece uyuşturucu yok etmiyor…
Eğitimin ölmesi de benzer sonuçlara yol açabiliyor.
xxxxxx
Bu sene üniversite imtihanına giren lise mezunu öğrencilerin performansı da uyuşturucunun ülkeyi esir alması kadar tehlikeli.
Geçen gün yaklaşık 100 bin adayın sıfır puan aldığı üniversiteye giriş sınavında sadece bir soruyu doğru işaretleyenin burslu olarak bir vakıf üniversitesine, 2 neti olanın ise devlet üniversitesine yerleştirildiğini okudum…
Alan yeterlik testinde, yani adayların güçlü olduklarını düşündükleri, tercih ettikleri dallarda ortaya çıkan ürkütücü tabloyu da biliyoruz:
24 Türk Dili ve Edebiyatı sorusunda, ortalama doğru sayısı 5.7.
40 matematik sorusunda ortalama doğru sayısı 7.6.
Daha somut bir anlatımla “Türk Dilinden ve matematikten aşağı yukarı 100 üzerinden ancak 20, 10 üzerinden 2 alabilen bir lise mezunu profili…”
xxxxxx
Sorun sadece lise eğitiminin yufkalığı, üniversitelerin bir işe yaramaz hale düşürülmesi değil…
Daha da derin.
OECD’nin bir araştırmasına göre Türkiye'de okuduğunu anlama yeteneğine sahip olmayanların, nüfus içindeki oranı yaklaşık %39.
Gerisini siz tahayyül edin.
xxxxxx
Azmanlaşan uyuşturucu ve çöken eğitim… Çürümenin çığlığı bu.
Ve bunu görmezden gelen bir devlet, aldırmayan bir toplum.
Türkiye “gözleri çıkarılmış bir ama gibi…”
Ülkeyi kezzapla emzirir gibi davranan siyasal iktidarın da hedefi buydu galiba…
Başarılmışa benzemekte.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.09.2025
10.09.2025
4.09.2025
28.08.2025
22.08.2025
14.08.2025
7.08.2025
1.08.2025
23.07.2025
17.07.2025