Mehmet ALTAN
Yaz mevsiminin bizim bildiğimizden daha başka bir şeye dönüştüğü bu sıcak günlerde, gündem konularından biri de ne zaman ve nasıl gerçekleşeceği konusunda birçok spekülasyon yapılan muhtemel Erdoğan-Esat görüşmesi.
Bu yeni gelişmenin Orta-Doğu’daki olası etkileri de bu görüşmeye karşı olduğunu açıklayan ABD ile görüşmeyi destekleyen hatta zorlayan Rusya’nın pozisyonları da, Kürt Sorunu gibi boyutları da uzun bir analiz konusu.
Savaş tamtamlarının çalındığı, insanların öldüğü, gerginliklerin arttığı, savaş lobisi ile barış peşinde koşanların cenginin hiç dinmediği Orta-Doğu mayınlı bir bölge ne zaman ne olacağı hiç belli değil.
xxxxxxx
Sadece bir benzetme olarak gerçekte de “mayınlı” bir geçmişi var.
Öyle ki, Türkiye medyası 2008’de pişmeye başlayan, 2009 yıl boyunca da güncel hale gelen "Suriye kara sınırındaki mayınların temizlenerek, bu arazilerin tarıma açılmasını öngören yasa tasarısı" nedeniyle yoğun bir “mayın” tartışması yaşamış.
Gazeteler “mayın” haberleriyle ve yorumlarıyla dolu…
xxxxxxx
Tasarı Mayıs 2009 tarihinde görüşülmeye başlanır.
CHP ve MHP tasarı yasallaşmasın diye sert bir direnç gösterir.
Gazeteler bu haberlerle doludur.
CHP grup başkanvekilleri Kemal Anadol, Hakkı Suha Okay ve Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM'de, "Suriye kara sınırındaki mayınların temizlenerek, bu arazilerin tarıma açılmasını öngören yasa tasarısı" ile ilgili basın toplantısı düzenlerler.
Muhalefetin endişelerini sıralarlar.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Savunma Bakanı Vecdi Gönül’dür.
xxxxxxx
CHP’nin tasarıya 9 temel noktada itirazı vardır.
Genelkurmay’ın devre dışı bırakılması, projeyi savunma yerine maliye bakanlığının üstlenmesi, ihalenin biçimi ayrıca projenin İsrail menşeili bir şirkete verilme şüphesi, sınır bölgesinin yabancı devlet destekli şirketlere verilmesi durumunda sınır güvenliğinin zafiyete uğrama olasılığı, bölgede açığa çıkacak olan geniş tarım arazilerin akıbeti, yerel halkın sosyo-ekonomik geleceği, vs…
Ayrıca projenin ihale yöntemi Danıştay tarafından iptal edilmiş olmasına rağmen tasarıda köklü bir değişikliğe gidilmemiştir. Bu da tartışma konusudur.
Grup Başkanvekilleri tüm bunları dile getirmektedir:
50 yıl öncesinin teknolojisiyle imal edilen mayınların, Silahlı Kuvvetlerin bugün ulaştığı teknolojik olanaklarla imha edilememesi düşünülemez. Genelkurmay Başkanlığı hangi gerekçelerle mayınları NAMSA'nın temizlemesini ön görmektedir? Bu ihtiyaç, hangi mali ve teknik gereklerden kaynaklanmıştır? Bu konuda Genelkurmay Başkanlığı kamuoyunu mutlaka bilgilendirmeli. Genelkurmay, Hükümet ile aynı çizgide düşünüp düşünmediğini mutlaka açıklamalıdır.
Tasarı, benimsenen ihale yöntemiyle, tam bir AKP klasiğidir. Öngörülen ikili ihale yöntemi, tamamen kamuoyunu kandırmaya yöneliktir. Hem mayın temizleme alanında uzman hem de tarım alanında uzman bir organizasyon düşünülemeyeceğinden, sağlıklı bir ihale de söz konusu olmayacaktır. AKP, yine kurgulanmış yasa maddeleriyle adrese teslim ihale yapmanın peşindedir
Yasa tasarısı, kendi insanımızı, kendi toprağında köleleştirme tasarısıdır. Bölge insanı artık ağalar yerine yabancılara marabalık yapacak.
xxxxxxx
CHP sözcüleri tasarıyla ilgili taleplerini de şöyle özetler:
Genelkurmay Başkanlığının mayınlı arazilere ilişkin bilgi ve değerlendirmelerini mutlaka kamuoyu ile paylaşmasını, mayınların temizlenmesi ve tarım alanlarının kullanılması işlerinin birbirinden ayrılmasını, tarım alanlarının bölgedeki topraksız ya da az topraklı köylerimize kooperatif yapılanmasıyla verilmesini içerecek çözümler üretmek için, tasarının komisyondan geri çekilmesini talep ediyoruz.
Taleplerin göz ardı edilmesi halinde de yasayı iptal için Anayasa Mahkemesi’ne başvuracaklarını açıklarlar.
xxxxxxx
Tasarı üzerindeki görüşmeler sırasında bakanların yanıtları da gazete haberlerinde yer alır.
Milli Savunma Bakanı Gönül, görüşmeler sırasında mayınları ordunun temizleyip temizlemeyeceğine ilişkin soruya şu karşılığı verdi:
Temizleme görevi, 4 Mart 1992’de Bakanlar Kurulu kararıyla Genelkurmaya verildi. Genelkurmay, ciddi bir planlamayla bu işi yapmaya niyetlendi. Piyasa araştırmasına çıkıldı. İlk alınan teçhizat 5 milyon dolar civarındaydı. Siparişe çıkıldı, 5 milyon dolarlık üçlü makinelerin her bir grubu için 14-15 milyon dolar istendi. Bu iş ihaleyle, hizmet alınarak yapılabilir mi diye görüş soruldu. 14 firma teklif verdi. En alt teklif 530 trilyon, en üst 2.279 trilyon. Bu kadar büyük paraları, bizim bütçemizde bulmak mümkün değildi. Bunun üzerine Genelkurmay Başkanlığı, Başbakanlığa 24 Haziran 2008’de ‘bunu başka kurum yapsın’ diye yazı yazdı. Maliye Bakanlığı görevlendirildi. Bu işi yapmak üzere Kara Kuvvetlerinin mücadelesini, Aytaç Yalman komutanın verdiği mücadeleyi hatırlıyorum. Ama çok da kolay mesele olmadığı tespit edilerek bugünkü noktaya getirildi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, mayınların temizlenmesinin öngörüldüğü Suriye sınırındaki arazide, güvenliğin tesisinde bir zafiyetin söz konusu olmayacağını söyler.
Şimşek, “Burada arazi satılmıyor, hizmet alımı söz konusudur” yanıtını verir.
xxxxxxx
Sonunda tasarı yasalaşır.
CHP Anayasa Mahkemesi’ne başvurur.
xxxxxxx
2013 yılında konu gene gündemdedir.
Dönemin Savunma Bakanı Milli Savunma Bakanı (MSB) İsmet Yılmaz şöyle bir yanıt verir:
Türkiye-Suriye sınırındaki mayınlı alanların toplam büyüklüğü 190,5 kilometrekaredir. Suriye sınırında bulunan döşenmiş mayınların temizleme sorumluluğu, ‘Türkiye Cumhuriyeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Arasındaki Kara Sınırı Boyunca Yapılacak Mayın Temizleme Faaliyetleri ile İhale İşlemleri Hakkında Kanun’ ile MSB’ye verilmiştir. Bu konuda çalışmalar yürütülmektedir.
xxxxxxx
2021 yılında Fatih Altaylı şöyle yazar :
Bundan 17 yıl önce idi.
AK Parti iktidarının ilk yılları.
1999 yılında uluslararası bir anlaşma (Ottawa) ile oluşturulmuş bir projeye Türkiye de 2003 yılında imzasını attı ve 2004 yılında yürürlüğe koydu.
Sınırlardaki mayınların temizlenmesi.
Türkiye bu anlaşma kapsamında 2010 yılında sınırındaki mayınları temizleme kararı aldı.
Suriye sınırındaki mayınları.
900 kilometrelik bir alanda mayınlar temizlenecekti.
Mayın temizleme işini ise bir İsrail firmasına veriyorlardı az kala.
Ülkede kıyamet koptu.
Kıyameti pek takan olmazdı da AYM ihaleyi iptal etti. Ve henüz daha AYM kararlarına uyulduğu bir dönemdi.
İş TSK’ya kaldı.
Türkiye Suriye sınırındaki mayınlar temizlendi.
Sonrası malum.
1 yıl sonra Suriye karıştı, karıştırıldı.
5 milyona yakın Suriyeli mayınları temizlenmiş sınırdan geçerek Türkiye’ye geldi.
Şimdi onlarla iç içe yaşıyoruz.
Ve bir yandan da dua ediyoruz ki, Rusya destekli Esad kendi ülkesi sınırları dahilindeki İdlib’e girmesin ki bir 4 milyon kaçak göçmenimiz ve 30-40 bin yeni teröristimiz olmasın diye.
xxxxxxx
Ancak “mayınları” takip ettiğiniz vakit, MSB Web Sitesindeki en güncel açıklama şöyle:
Türkiye, 01 Mart 2004 tarihinde taraf olduğu Ottava Sözleşmesi kapsamında, sınırları içerisindeki mayınla kirletilmiş alanları 01 Mart 2014 tarihine kadar temizlemeyi taahhüt etmiştir. 5903 sayılı ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti İle Suriye Arap Cumhuriyeti Devleti Arasındaki Kara Sınırı Boyunca Yapılacak Mayın Temizleme Faaliyetleri İle İhale İşlemleri Hakkında Kanun’ kapsamında özel firmalar vasıtasıyla mayın temizliği projesi oluşturulmuştur. Ancak, Türkiye’nin yakın coğrafyasında meydana gelen siyasi istikrarsızlık nedeniyle mevcut proje 17 Haziran 2013 tarihinde iptal edilmiştir. Bu nedenle Ottawa Sözleşmesi’nin 5’inci madde yükümlüğünün yerine getirilmesi maksadıyla 01 Mart 2022 tarihine kadar süre verilmiştir. 15-19 Kasım 2021 tarihinde yapılan 19’ncu Ottawa Sözleşmesi Taraf Devletler Toplantısında mayın ile kirletilmiş alanların temizlenmesi konusunda 2025 yılı sonuna kadar ek süre alınmıştır.
xxxxxxx
Yıllarca süren mayın meselesi, Türkiye’nin yönetim anlayışının da özeti gibidir…
2009 yılında yer yerinden oynamış ama 2024 yılında bile sürecin sonuçlarına ait, yasanın nedeni ve sonuçları açısından netleşmiş, kamuoyuna mal olmuş bir durum yok.
Orta-Doğu gibi bir bölgede, mayın sorunu üzerinden yönetim anlayışımız bakmak, hayatımızın mayınlı arazide yürür gibi geçtiğini de gösteriyor.
Ne zaman, neyin, nerede patlayacağını bilmiyoruz.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.06.2025
29.05.2025
23.05.2025
10.05.2025
25.04.2025
4.04.2025
20.03.2025
15.03.2025
6.03.2025
27.02.2025