Mehmet ALTAN
“Basın Tarihi”nin parçası hâline gelen meslekî çabalarımın kısa bir özetini daha önce yapmıştım. Cumhuriyet gazetesinde geçen beş yıllık dönemi özetleyen “Paris’ten” başlıklı yazıda yeniden anımsatmıştım.
***
Fransa’da doktora yaptığım dönemde beş yıl boyunca Cumhuriyet’te hem muhabirlik, hem yazarlık yapmama rağmen Türkiye’ye döndükten sonra medya sektörüne girmedim.
Üniversiteye başvurdum, süreci beklerken de Şişe ve Cam Fabrikalarının planlama bölümünde çalışmaya başladım. Üniversiteye başlangıç yılım olan Mart 1986’ya dek de hem planlama bölümünde çalıştım hem de gazetelere yazılar yazmaya devam ettim.
***
Güneş gazetesine dizi yazılar yaparken, haftada bir gün de köşe yazısı yazmamı istediler.
Söz gazetesi o sırada çıktı, beklenen başarı gelmeyince yayımlanmaya başladıktan sonra gazetenin patronu Ercan Arıklı, Atilla İlhan ile bana yazarlık teklif etti. Kasım 1987 tarihi itibariyle haftada dört gün köşe yazısı yazar oldum.
***
Kısa ömürlü Söz gazetesinin hikâyesinin derli toplu anlatıldığı kaynaklar çok az. Gazeteyi çıkaran ve Türk basınında modernleşmenin önemli öncülerinden biri olan Ercan Arıklı’nın yaşam hikâyesinde bile bu süreç sadece kısa bir cümleyle geçiştiriliyor: “Ancak bu başarıyı gazete yayıncılığında sağlayamadı. Söz gazetesini yayınlamış, fakat kapatmak zorunda kalmıştır.’’
***
Söz gazetesinin çıkma hazırlıklarından kapanmasına kadar olan tüm süreci en iyi Hasan Cemal, Cumhuriyet’i Çok Sevmiştim kitabında anlatır. Cumhuriyet’in genel yayın müdürü olarak kendi gazetesine alternatif olarak çıkarılan diğer gazeteleri olduğu gibi Sözgazetesinin bütün aşamalarını da kendi zaviyesinden detaylarıyla hikâye eder.
1 Haziran 1987 günkü notlarında Söz gazetesinin doğum hareketlerini şöyle özetler:
Bu arada Ercan Arıklı yeni bir gazeteye hazırlanıyor. O da saldırıyor bizimkilere.
Şimdi bizim en iyi gazetecilerimize sarkıyorlar. Ercan Arıklı’nın yeni gazete projesine bizden daha şimdiden sekiz kişi gitti. Maalesef para onlarda...
Bizimkilerin de yaşı ilerledikçe, geleceğe dönük beklentileri çeşitlendikçe, ücret konularında ister istemez daha hassas hale geliyorlar.
***
Söz gazetesinin ilk sayısı 8 Kasım 1987 tarihinde yayımlanır.
Ve daha ilk gece Ercan Arıklı’nın ortağı konumundaki Sabah Grubu’nun ilk nüshaya müdahalesi nedeniyle çoğunluğu Cumhuriyet’ten Söz’e transfer olmuş olan yazı işlerindeki ekip topluca istifa eder.
Hasan Cemal bu olayı şöyle anlatır:
Cumayı cumartesiye bağlayan gece sabaha karşı üçte Dinç Bilgin, Zafer Mutlu ve ekibi Söz’ü basar, mutfağa girerler. ‘Bütün sayfalar değişecek’’ derler. Umur başta olmak üzere çoğunluğu Cumhuriyet’ten Ercan’ın transferi olan sekreterya basar istifayı. Ercan ‘Ne olacak canım? Yardıma geldiler’ dese de çekip giderler. Oysa o haftadaki Nokta Dergisi’nde ‘Dinç yayın işine karışmayacak’ demişti Ercan.
***
Kitaptan Söz gazetesinin tiraj performansını da izleriz. 14 Kasım günkü satışı yüzde 28 iadeyle 160 bindir. Ama tiraj hızla düşer. 22 Kasım günkü satışı yüzde 62.5 iadeyle 31 bin olur.
Hasan Cemal şöyle yazar:
Köşe yazarı istemiyorum’ diye yola çıkan Ercan, iki hafta sonra iki yazar koydu gazetesine:
Mehmet Altan ile Atilla İlhan…
***
1987 yılı askerî vesayetin devamını isteyen devletçi otarşik kanat ile dış dünyanın bir parçası hâline gelmemizi isteyen liberal demokrasi taraftarları arasındaki kıyasıya polemiklerin sürdüğü bir dönemdir.
Hasan Cemal, Söz gazetesi hikâyesi üzerinden bu polemiklere de geniş yer veriyor.
Hasan Cemal’in kitabında, bu tartışmalar nedeniyle Söz gazetesinde 27 Ocak 1988’de yazdığım yazımdan bir paragrafa da rastladım:
Bir soyut devletçilik kavramı var. Sanki Türkiye kadar başka bir devletçi ülke var... Sonra gene soyut bir planlama kavramı... Sanki 1963’ten beri plan yok... Bireyciliğe bir düşmanlık... Demokratikleşme diye yırtınmalarına rağmen... Kuvvetli ve merkezî otorite yandaşlığı... Dışa açılma yerine, kendi içine kapalı bir ekonomik model özlemi... Marksist değiller. Siyasal rejim zaten tartışılmıyor... Özetle sınıfsal bir tercih söz konusu değil. Bu mu solculuk? Bu tablonun bütün siyasal bilim kitaplarındaki adı ‘nasyonal sosyalizm’dir... Sosyalizm değil...
***
23 Şubat 1988’de Anadolu Ajansı, Söz gazetesinin kapandığını haber verir.
Benim için Sabah gazetesi dönemi başlayacaktır.
Yazarlar
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.09.2025
10.09.2025
4.09.2025
28.08.2025
22.08.2025
14.08.2025
7.08.2025
1.08.2025
23.07.2025
17.07.2025