Melih ALTINOK
Sözlükler, yandaşı “Birinden yana olan veya bir düşünceye, bir isteğe katılan onu destekleyen kimse” olarak tanımlıyor.
Ancak Türkiye’de bu tanım, ilginç bir şekilde sadece muhafazakâr partilerin politikalarını destekleyenleri nitelemek için kullanılıyor ve aşağılayıcı bir içeriğe sahip.
Oysa bir gazeteci olarak sol ya da seküler bir partiyi desteklemeniz, hatta o parti için açıkça oy istemeniz hâlinde bile asla yandaş olarak nitelendirilmiyorsunuz. Görüyorsunuz işte, köşeler CHP’ye, BDP’ye, HDP’ye, TKP’ye vs. oy isteyen “analizlerden” geçilmiyor.
Hatta kendisini “anarşist” olarak tanımlayanlar bile, o meşhur karikatürdeki karakter gibi, okurlarından “yerelde” CHP’ye oy” isteyebiliyor.
Ama her nasılsa, sol bir siyasi partinin yönetiminde de yer alan gazetecilerin “tarafsızlığından” sual bile edilemiyor. İsimleri bu partilerin belediye başkanı ya da milletvekili adayı olarak geçen köşe yazarları, birazcık bile mahcubiyet duymadan, onu bunu yandaş ilan ediyor.
Resmî olarak sol partilerin vekillerine danışmanlık yapan üstelik de bunu gizleme ihtiyacı dahi duymayan gazeteciler, utanmadan bağımsızlıktan bahsedebiliyor.
Oh ne ala iş, ne korunaklı bir pozisyon değil mi?
Kimi gazeteciler bir muhafazakâr partinin ne üyesi ne de seçmeni oldukları halde sadece o partinin bazı politikalarını onayladıkları için yandaş sayılacak; buna karşın sol partilerle organik ilişkisini gizleme ihtiyacı duymayan meslektaşları tarafsızlık timsali olarak caka satacak.
Bir gazeteci olarak Meclis’in basın locasından AK Parti gruplarını izlemeniz yandaş sayılmanız için yeter koşulken, örneğin BDP toplantılarını protokolden takip edip eş başkana alkış tutmanız problemden bile sayılmayacak.
Üzerinden epeyce süre geçti ama twitter’da bu gariplikten yakındığım mesajım üzerine, sıfatı gereği ciddiye almamız gereken bir köşe yazarı, tartışmada iktidar-muhalefet ayrımı yapılmasının gerektiğini söylemişti.
Özetle şöyle söylüyordu: İktidarın (hükümeti kastediyor) politikalarını destekliyorsan yandaşsındır. Zira hükümet güçlü olandır ve paylaşacak “nimetleri” vardır. Ama aynı durum muhalefetin yanında konumlanan bir gazeteci için geçerli değildir.
Korkmayın "siyaset bilimine giriş"ten başlayıp sizi bunaltmayacağım. Ama Foucault’un iktidarla muktediri ayrıştırma, bu iki kavramı örtüştürmeme konusundaki temel uyarısını hatırlatıp, hükümetinki iktidar da muhalefetin alanındaki iktidarı patlıcan mı demekle yetineceğim.
Üstelik bahsettiğimiz alan, daima sol-seküler kesimlerin hâkimiyetinde olan medya; müteahhitlik sektörünün hükümetlerle olan ilişkisinden bahsetmiyoruz yani. Bu alanın “merkezinde” iktidarında yer bulmanın ve tutunmanın muhalefetle olan ilişkisi yadsınabilir mi? Bu konuda Tirajlara ve reklam pastasında alınan paylara bakmanız yeterli.
Üstelik yandaş tanımı sadece hükümette olan muhafazakâr partileri destekleyen gazetecileri eleştirmek de sınırlı bir kullanıma sahip değil. Bu tanım, söz konusu partilere oy veren seçmenler için bile tedavülde. Şaka yapmıyorum koca koca insanların dilinden, kaleminden, dökülen “yandaş seçmenler” gibi garabetleri okumuyor musunuz işte.
Kaldı ki iktidarda olmasalar da, cemaate ya da muhalefetteki muhafazakâr partilere yakın duran gazetecileri de yandaş olarak yaftaladığınızı herhalde sizler de kabul edersiniz değil mi yandaş meslektaşlarım benim?
Yazarlar
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları



































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019