Melih ALTINOK
Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, başbakanlık görevinin ardından yaptığı nadir açıklamalarından birini Devlet Bahçeli'ye ayırdı.
Onca önemli gündeme rağmen, daha önce sadece kendisini Twitter'dan eleştiren vatandaşlara tepki vermek için konuşan Davutoğlu geleneğini bozmadı... Bu kez de Bahçeli'nin imalarına cevap verdi.
Tartışma ilgimi çekmiyor. Ancak Davutoğlu'nun polemikte, 7 Haziran seçimleri sonrası başlayan koalisyon görüşmelerini hatırlatması, üzerinde konuşulmaya değer.
Zira Davutoğlu, Bahçeli'nin 7 Haziran seçimleri sonrası koalisyon kurma çalışmalarına baştan kapıyı kapatmasının "sorumsuzluk" olduğunu iddia ediyor.
Peki, gerçekten öyle mi?
***
O günleri hatırlayalım.
Davutoğlu'nun genel başkanlığındaki Ak Parti yüzde 40.9 oy alarak tek başına hükümet kurma gücüne erişememişti.
Seçimlerde yüzde 13 oy alarak dengeleri alt üst eden HDP ise, bu gücü sokağı da alt üst etmek için de kullanacak ve ortalık karışacaktı.
O günlerde gün aşırı gerçekleşen terör saldırılarında yüzlerce vatandaşımızı yitirdik.
İşte o günlerde dönemin başbakanı Davutoğlu merkez medyanın alkışları eşliğinde koalisyon çalışmalarına başladı.
Ak Parti'nin, 17-25 Aralık komplosu gibi FETÖ operasyonlarına omuz veren CHP ile koalisyon yapmasının, toplumsal gerginliğin panzehiri olduğunu söyleyen kimi muhafazakâr yazarlar da kendisine destek veriyordu.
Böylesine bir koalisyonun çok kısa ömürlü olacağını, dolayısıyla Türkiye'nin sorunlarını çözmek şöyle dursun derinleştireceğini söyleyen benim gibi yazarlar ise sekterlikle suçlanıyordu.
Bereket, "istikşafi" diye şirinleştirilmeye çalışılan koalisyon görüşmeleri sonuç vermedi.
Türk halkı birkaç ay sonraki 1 Kasım seçimlerinde sandıktan istikrarlı bir hükümet çıkardı.
***
Şimdi siz söyleyin. Devlet Bey o günlerde mahalle baskısına direnmeyip Davutoğlu'nun istediği gibi "sorumlu" davransa ve bir koalisyon kurulsaydı neler olurdu, neler olmazdı?
Mesela, Türk devleti, bir bölgesinde hendekler açıp kurtarılmış bölgeler ilan eden PKK'ya karşı şimdiki gibi etkin mücadele kararı alabilir miydi? Hükümetin, fiilen HDP'li Sezgin Tanrıkulu gibi unsurlara rağmen bu mücadeleyi yürütmesi mümkün olur muydu?
Peki ya, Türkiye 15 Temmuz'u istikrarlı, irade gösteren bir hükümetle değil, darbeye "kontrollü" diyen CHP'nin ortağı olduğu bir yönetimle karşılasaydı?
Düşünmek bile istemiyorsunuz değil mi?
Evet Ahmet Bey, iyi ki sizin istediğiniz olmamış.
İyi ki Devlet Bey sizin sorumluluk anlayışınıza sahip değilmiş...
Ve iyi ki Türkiye'yi savunmasız bırakacak bir koalisyona kapılarını başından kapatmış.
Kaldı ki bizler, sorumlusorumsuz siyasetçilerin kimler olduğunu, 16 Nisan referandumundaki katkılarından ya da suskunluklarından da biliyoruz.
Çünkü Türkiye'ye bir daha 7 Haziran kaoslarını yaşatmamanın mücadelesiydi, Devlet Bey'in gür sesle "evet" dediği, kimilerininse görüş bile belirtemediği referandum günleri.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019