Merve Şebnem Oruç
ABD Başkanı Donald Trump, hayat kadınlarıyla olan ilişkilerinden tutun yaşam tarzına, dindar Hıristiyan Amerikan halkını pek de onaylayacağı bir figür değil. Ama son dönemde, özellikle de Evangelistler arasında, Trump’ın popülaritesi artıyor.
Trump’ı eski Pers Kralı Kiros’a (Cyrus) benzeten Evangelistlerin sayısı da günden güne artış gösteriyor. Kiros, Eski Ahit’e göre Milattan Önce 6. yüzyılda yaşamış, Babil’i fethederek, İsrailoğlulları’nın sürgününe son vermiş bir kral; onun sayesinde İsrailoğulları bugün İsrail olarak andıkları topraklara dönüyor ve Kudüs’te bir tapınak inşa ediyorlar.
Evangelist teolog Lance Wallnau’dan Evangelist lider Mike Evans’a pek çok isim Trump’ı “günümüzün Kiros’u” olarak anarken, Kiros’un da Trump gibi pek de dindar biri olmadığını, ama “Yaratıcı’nın kutsal amacı için bir araç, bir taşıyıcı” olduğunu söylüyor. Üstelik Trump’ı Kiros’a benzetenler sadece Evanjelistler de değil...
Mart ayında Washington’ı ziyaret eden İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da, “Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etmesini sürgündeki Yahudilerin Babil’e dönmesine ve Kudüs’te tapınak inşa etmelerine” ve Trump’ı da “buna imkan sağlayan 2500 yıl önce yaşamış Büyük Kiros’a” benzetmişti. Aynı günlerde İsrail’in Mikdaş Eğitim Merkezi Trump ve Kiros’un yan yana resmedildiği bir madeni para basmıştı. Yahudilere göre de Kiros dindar değildi, hatta Yahudi bile değildi; ama “Tanrı’nın kutsal planını uygulamaya koymak için kullandığı mükemmel bir araçtı.” Yani Trump hem Evangelistlerin hem de Siyonistlerin gözünde Büyük Kiros gibi, dinle ahlakla alakası olmayan ama kutsal planın işlemesi için ‘seçilmiş kişi’, ‘bir araç’ sadece.
Trump’ın Amerikan Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararı alması da, Evangelistler için bu bağlamda ‘bir kehanetin tamamlanması’ anlamına geliyor. Amerikan Evangelist inancına göre, Hz. İsa çok yakında dünyaya geri dönecek ve Kıyamet Savaşı’nı (Armageddon) başlatacak. Evangelistler, bunun olabilmesi için, önce Kudüs’ün İsrail’in başkenti olması gerektiğini düşünüyor. Merkez sağda duran Hıristiyan Amerikalılar için büyükelçiliği Kudüs’e taşımak, sırf İsrail’le dayanışma içinde olmak için yeterli sebep; ama Evanjelistler bu hamleyle İncil’e dayalı kehanetin gerçekleştiğini düşünüyorlar.
2010’da Pew Araştırma Merkezi’nin yaptığı bir ankete göre, tüm Amerikalıların %41’i ve Beyaz Evanjelistlerin %58’i bu kehanetin gerçekleşmesini arzuyla bekliyor. Bu inanışa göre, İsa’nın yeryüzüne döneceği tarihin en geç 2050 yılı olması gerekiyor. Yıllarca kilise kürsülerinde, sokaklarda, televizyon ekranlarında İncil’in gelecek tahminlerini, kıyamet senaryolarını bağıra bağıra anlatan, İsa’nın gelebilmesi için Kudüs’ün İsrail’in başkenti olması gerektiğini söyleyen, Amerikan dış politikasının yeterince İncil çizgisinde olmadığını söyleyerek şikayet eden Evangelistler şimdi oldukça keyifli; çünkü uzun zamandır bekledikleri gerçekleşiyor.
Evangelist Armageddon inancına göre, son savaşın çıkması için üç olayın gerçekleşmesi gerekiyor. Yahudilerin Filistin topraklarını ele geçirmesi, -- bu hali hazırda İsrail Devleti’nin 1948 yılında kurulmuş olması nedeniyle gerçekleşmiş sayılıyor. İkincisi, Kudüs’ün İsrail Devleti’nin Başkenti olması, Trump’ın Kudüs’ü başkent olarak tanıması ve Amerikan Büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasını bu adımın tamamlanması için büyük oranda belirleyici görüyorlar. Ve üçüncüsü, Yahudilerin bugün Mescid’i Aksa’nın yer aldığı lokasyonda Süleyman Mabedi’ni inşa etmeleri.
Evangelistler, bu üç olayın gerçekleşmesi neticesinde İsa’nın yer yüzüne geri geleceği ve Kıyamet Günü’nü başlatacağını düşündükleri için İsrail’e ve Siyonizme sempati duyuyorlar; ancak İsa geldiğinde hala Hıristiyan olmamış olanların, ki buna Yahudiler de dahil, cehenneme gideceğini düşünüyorlar. Yahudiler de zaten Hz. İsa’yı Peygamber olarak dahi görmüyorlar. Yani özetle, biri Hıristiyan öteki Yahudi iki aşırı dinci ekol, sonunda diğerinin cehennemde yanacağı ön kabulüyle ittifak ediyor. Bu uğurda bir büyükelçilik açılışındaki protestolarda sadece bir günde 61 kişiyi öldürebiliyor, bunun açıklaması İsrail’in Hükümet Sözcüsü Mayaan’ın ifadeleriyle “Herkesi hapse koyamayız ya,” oluyor. Ve tüm bunlara rağmen radikal olan, aşırı olan, demokratikleşemeyen, insan haklarına saygı göstermeyen vs. hep Müslümanlar oluyor. Dabık’ta “Melhame-i Kübra” yaşanacağını iddia eden vahşi terör örgütü DAEŞ’in mentalitesinden hiç farkı olmayan bu zihniyetin ABD ve İsrail’de yönetimde olması ise, “gülsek mi ağlasak mı?” dedirtecek cinsten.
Büyükelçilik açılış seremonisi sırasında açılış konuşmasını yapan Dallas Mega Kilisesi Pastörü Robert Jefress, Yahudilik ve Mormonluk dahil tüm dinlere inanların sonsuza kadar cehennemde yanacağını söylediği ateşli konuşmalarıyla tanınıyor. Kapanış konuşmasını yapan bir diğer Evangelist rahip John Hagee ise, “Hitler’in Yahudileri anavatanlarına döndürmek için Tanrı tarafından gönderilmiş olduğunu” söyleyen, bu ve bunun gibi çılgın sözleriyle bilinen biri.
Şaka gibi ama Hollywood filmlerinde görünce güldüğümüz o garip “Kıyametçi” tipler şu anda Amerikan iç ve de dış siyasetinin içinde artık. Çay Partisi zihniyetini aşırı sağdan merkeze taşımayı akıl edenler, oy veren olarak da kendisine Evangelist tabanı seçmiş durumda. Bunun için yanına Başkan Yardımcısı olarak koyu Evangelist Mike Pence’i de ekleyerek Trump’ı Başkan yaptılar. Özetle kim kimi kullanıyor belli değil... Evangelistler mi savaş çıkarmak için Trump’ı? İsrail mi ABD desteğini almak için Evangelistleri? Yoksa Trump mı başkanlık için hepsini? Bunca delilik içinde, Allah aklımızı korusun...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.02.2020
4.02.2020
5.01.2020
29.12.2019
8.02.2019
29.07.2018
22.07.2018
15.07.2018
12.07.2018
5.02.2018