Orhan MİROĞLU-Taraf yazıları
Yazarlar ve Gazeteciler Vakfı’nın düzenlediği toplantılara fırsat buldukça giderim.
Yılın son toplantısı geçen çarşamba günü Ankara’da swissôtel’de gerçekleşti.
Bir TRT yetkilisi davetli olmadığımı iddia etmiş, ama bu doğru değil. Davet edilmekle kalmadım, telefonla da aranıp toplantıya katılmam rica edildi. Ben o toplantıya TRT’nin değil, toplantıyı düzenleyen Yazarlar ve Gazeteciler Vakfı’nın daveti üzerine gittim.
Konu TRT’ydi.
Konuşmacı da, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’di.
İbrahim Bey yeni kurulan TRT kanallarını uzun uzadıya anlattı. Epey bilgi ve deneyim aktardı. Yeni yayın dönemine ilişkin olarak düşünülen projelerden kısaca söz etti.
Oldukça kapsamlı bir sunum yaptı, o kadar ki TRT’nin reklam gelirleri, ve reyting ölçümleri konusunda akla gelebilecek bir çok konuyu anlattı.
Çocuklara yönelik programların çok önemsendiğini Türk çocukları için bir dergi çıkarıldığını ve çocuklara Türkçe masal programlarının bu yayın döneminde de sürdürüleceğini ifade etti.
Bense oturduğum yerde, TRT’nin kurulduğu tarihten bu yana izlediği yayın politikası açısından TRT-6’in çok farklı bir yenilik ve hatta bir miladın başlangıcı olduğunu düşünüyordum. Soru sorma hakkımı da bu yönde kullanmak niyetindeydim.
Sanırım sunum konuşması bir saatten fazla sürdü.
TRT-6’ten İbrahim Bey’in fazla söz etmemesi dikkatimi çekmedi değil, ama nasılsa soru-cevap bahsinde bu açık kapanır diye düşündüm.
Sunum konuşmasının bitiminde, soru soran dördüncü kişi ben oldum.
Şu soruları sordum, özetle buraya yazıyorum:
– Mardin yöresinde Arapça konuşan yurttaşlarımız var, ama onlar Arapçanın değişik bir lehçesini kullanıyorlar. TRT Arapça yayına başlayınca umutlandılar ve şimdi TRT’nin kendi konuştukları Arapçayla hiç değilse günde birkaç saat yayın yapmasını talep ediyorlar. Bu talebi hazır sizi bulmuşken iletmek istedim, yeni yayın döneminde Türkiye yurttaşı Araplar için yayınlar olacak mı?
– Nüfusumuzun yüzde 12’si engelli. Ulusal medyada onların sorunlarına eğilen programlara pek rastlanmıyor. Oysa referandumda Anayasa’ya engellilere pozitif ayrımcılık ilkesi konuldu. Yani önümüzdeki dönem, Türkiye’nin engelliler politikası yeniden oluşacak. TRT’nin, engellilerin ve onların ailelerinin sorunlarını daha görünür kılmak için bir hazırlığı var mıdır?
– Siz TRT-6’in mimarı sayılırsınız. Göreviniz devam edecek. TRT-6 için bir muhasebe yapmanız gerekirse neler söylemek istersiniz, yapmak isteyip gerçekleştiremediğiniz bir şey var mı, Türk çocuklarının TRT ekranlarından, annelerinden Türkçe masal dinlediklerini söylediniz, bu çok hoş bir şey, peki yeni yayın döneminde Kürt çocukları da, TRT-6’ten, uyurken, annelerinden Kürtçe masal dinleyebilecekler mi?
İbrahim Bey sorulara tek tek cevaplar verdi.
Son soruya cevap verirken nasıl oldu anlayamadım, Kürt sanatçılarla kurum arasındaki ilişkileri anlatmaya başladı ve o arada da sözü Rojin’e getirdi. Etrafına bakınıp, “Burada kadın var mı” diye sordu önce. Salonda kadın dinleyici yoktu.
Ama TRT görevlisi kadınlar vardı. Bunlardan biri de İbrahim Bey’in arkasına düşen kapının sol tarafına oturmuştu. İbrahim Bey onu görmedi, keşke görseydi. Belki Rojin’e aşüfte demeyecek ve toplantı bu tatsızlık içinde bitmeyecekti.
Konuşmasını bitirince, “Rojin aşüfte değil bir Kürt sanatçısı, bu söz bu toplantıya da, size de yakışmadı” dedim.
Belki böyle bir tepki beklemiyordu, ama itirazımı da önemsemeden, “Kusura bakmayın Orhan Bey, benim üslûbum böyle” dedi ve Rojin’in kurumla yaşadığı sıkıntıları anlatmaya başladı. “Rojin bir psikopat” diyerek sözünü bitirdi. Ben yine oturduğum yerden, “Bu anlattıklarınız, bir sanatçıyla çalıştığı kurum arasında yaşanabilecek şeyler dedim, bunlara itirazım yok, ama Rojin bir Kürt sanatçısı, aşüfte diyerek hakaret etmeniz doğru değil” dedim.
Tam bu sırada bir katılımcı sözümü kesti. Sonrasında yüksek bir bürokrat olduğunu söylediler, ama en azından benim tanıdığım biri değildi. Bir milletvekilinin yanında oturuyordu, hatta o milletvekilinin danışmanı filan olabilir diye düşündüm. Bu kişi, sinirli bir halde, “Siz,” dedi “bu hücumlarınızı kendi adınıza yapınız”.
“Kendi adıma konuşuyorum” dedim, “sizin adınıza konuşmuyorum, ama siz de maşallah bütün hücumları göğüsleyecek bir ruh hali içinde görünüyorsunuz”. Ve toplantıyı terk ettim..
Hadise bundan ibarettir. İbrahim Bey, Rojin’den ve kamuoyundan özür diledi. Ama inanmadığı ve belki de zorlanarak özür dilediği, yaptığı açıklamalardan belli. Tahrik edildiğini iddia ediyor. Ama tek kelimeyle ayıp ediyor. Ondan bir ricada bulunmak istiyorum. TRT bu toplantıyı kayda almıştır muhakkak. Bu toplantının kayıtları sonuçta devlet sırrı değil. Kamuoyunun bilgi edinme hakkının gereği olarak TRT basına verir bu kayıtları ve herkes gerçeği öğrenir. Kaldı ki tahrik edildiğinde İbrahim Bey’in aklına bir Kürt sanatçısı bulup ona hakaret etmek mi geliyor? Özür, erdemli bir davranıştır, İbrahim Bey’i tebrik ediyorum. Ama özre hile karıştırmaya çalıştığı için de kınıyorum.
Doğrusu, o saatten sonra Rojin aklımdan hiç çıkmadı.
Rojin bir Kürt kızı..
Dişiyle tırnağıyla, bin bir belanın, zorluğun üstünden gelerek, Kürtçe dinlemek isteyenlerin hâlâ kurşun yağmuruna tutulduğu bir ülkede Kürtçe müzik yapıyor.
Devlet bu dili de stranını da inkâr etmiş, yasaklamış yıllarca.
Rojin o yasak ve inkâr döneminden geliyor..
Sonra devlet yüz yıllık inkârdan sonra TRT-6’i açmış.
Rojin TRT-6’e severek programlar yapmış, yaptığı için kendi halkı içinde ötekileştirilmiş, ulusal hain olarak görülmüş.
Bunun acısını Şivan gibi, başka sanatçılar gibi ta içinde hissetmiş..
Değer miydi şimdi bütün bunlara diye kendi kendine soruyor mu Rojin bilmiyorum
Ama izni olursa ben sormak istiyorum, bir faydası olmayacağını belki de yaşadığı kederi biraz daha arttıracağını bile bile sormak istiyorum.
Ah Sevgili Rojin!
Kürtçe müzik yapacağım diye, bir tarafın haini, bir tarafın da aşüftesi olarak anılmaya değer miydi be kızım?
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.10.2012
3.09.2012
1.09.2012
30.08.2012
27.08.2012
25.08.2012
23.08.2012
20.08.2012
18.08.2012
16.08.2012