Pelin CENGİZ
Türkiye’de son dönemde insan hakları ihlallerinin en açıktan yaşandığı alanların başında çevre savunması geliyor. Tehdit, fiziksel saldırı, itibarsızlaştırma, yargı süreçleri yoluyla taciz, keyfi idari para cezaları, keyfi gözaltına alma veya tutuklama, kötü muamele bu ihlallerin en belli başlı olanları olarak sayılabilir.
Dog?rudan kötü muamele nitelig?indeki s?iddet içerikli müdahaleler, keyfi gözaltılar ve tutuklamalar bir yana sistematik bir s?ekilde devam eden itibarsızlas?tırma süreçleri de ekoloji aktivistlerine yönelik yas?anan ihlaller arasındadır.
İtibarsızlaştırma özelinden baktığımızda özelikle kriminalize etme, damgalama, marjinalleştirme ve suçlu sayma fiilleri başta geliyor.
Türkiye’de Bergama’dan bu yana Türkiye’nin pek çok noktasında süregelen çevre ve yaşam alanlarını savunan yurttaşlara yönelik fiilleri içeren “Ekolojik Hak Savunucularının Uğradığı İnsan Hakları İhlalleri Üzerine Bilgi Notu” başlıklı raporun detaylarından şu yazıda bahsetmiştik.
İtibarsızlaştırmaya dair skandal gelişmelerden biri geçen yıl şubat ayında yaşanmıştı.
İzmir Emniyeti Müdürlüğü, verdiği bir seminerde dini inançları zayıf, hayvan insan ve çevre konularına duyarlı, sosyal medyada zaman geçiren ve algıları açık kişileri terörist olmaya yatkın kişiler olarak tanımlaması büyük tepki toplamıştı.
Seminerde, “Örgütler nasıl üye topluyor?” başlığı altında terörist olmaya yatkın kişilerin özellikleri, “Politikaya uzak, anarşiye yakın, milliyetçilik yok, globalizm çok, dine inanmayanlar çok ya da zayıf, hayvan, insan, çevre konularına aşırı duyarlı, algıları çok açık, aktivist vs. olmak isterler, sosyal medyada zaman geçiriyorlar” şeklinde sıralanmıştı.
Yine geçen yıl, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, havasını, suyunu, ormanını, toprağını savunanları hedef göstererek, “vandallık ve provokatörlük” ile suçlamıştı. Erdoğan’ın “Enerji projelerimizin çevreci maskesi takmış vandallarca engellenmesine müsaade etmeyeceğiz” sözlerine çevre örgüleri, “Yaşamı savunmak, doğayı savunmak vandallık değildir, kabul etmiyoruz” diyerek tepki göstermişti.
Çevre savunması gerçekleştirenlere yönelik son skandal saldırı ise Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’ndan geldi. Karaismailoğlu, Rize İkizdere'de iktidara yakınlığıyla ve aldığı rant projeleriyle bilinen sermayedar Mehmet Cengiz'in sahibi olduğu Cengiz İnşaat tarafından yapılmak istenen taş ocağına direnen köylüleri hedef aldı.
Lojistik liman projesi kapsamında bölgeden sadece taş alınacağını, zarar gören ağaçların yerine 10 katının dikileceğini iddia eden Karaismailoğlu, bölgedeki halk direnişine tepki gösterdi.
Karaismailoğlu, "70 yıllık taş ocağı, altın araması gibi iddialar kesinlikle doğru değil. Devletimiz marjinal gruplara kesinlikle izin vermez. Bunu yapanlar devlet düşmanıdır" dedi.
İkizdereli köylüler ise kendilerine marjinal diyen Karaismailoğlu’na yönelik sosyal medyada bir video paylaşarak, “Biz marjinal değiliz. Ağaçlarımızı katletmeyin, nefes almak istiyoruz. Sularımızı kesmeyin. Yaşam alanlarımıza dokunmayın” ifadelerini kullandı.
Karaismailoğlu, açıkça manipülasyon yaparak, “Yöre halkı ikna oldu, marina gruplar eyleme devam ediyor” diyebiliyor. Oysa iddia ettiği gibi yöre halkının ikna olduğu yok, direniş tüm kararlılığıyla devam ediyor.
Tarihçi, belgesel film yapımcısı ve aktivist Jeremy Brecher, yakın zamanda Türkçe’ye kazandırılan “İklim Direnişi - Bir Hayatta Kalma Stratejisi” kitabında direniş hallerini şöyle ifade ediyor:
“Sivil itaatsizliği benimseyen iklim hareketi, hukuku ihlal ederek bir protesto hareketine dönüşen alışılagelmiş siyasi faaliyetlerin ve “baskı gruplarının” lobi faaliyetlerinin ötesindedir. Sivil itaatsizlik genel olarak hukukun meşruluğunu kabul ederken, ona itaat etmeyi reddeden. Sivil itaatsizlik ahlaki protestoyu temsil ederken, karşı oldukları hükümetin ve diğer kurumların meşruluğuna esasen meydan okumaz. Daha ziyade, bu kurumların ahlak dışı eylemlerine (bir gruba karşı ayrımcılık, ahlaka aykırı bir savaşa katılmak ya da iklime zarar vermek gibi) karşı olma zorunlululuğunun, bir birey için hukuka itaat etme görevinden daha bağlayıcı olduğunu düşünür.
Yasal direniş, bunun bir adım ötesindedir. Söz konusu kanunların ve politikaların illegal olduğunu ilan eder ve şiddetsiz dayanışma yoluyla kanunun oluşturulması için adım atar. Bu direniş türü yapısal olarak devrimci bir direniş değildir., çünkü temel yasanın meşruluğunu sorgulamaz. Bunun yerine resmi birimlerin otoritelerinin dayanak noktası olduğunu iddia ettikleri yasaları ihlal ettiklerini ileri sürer.
Resmi otoritelere başkaldıran toplumsal hareketler, güçlerini genellikle eylemlerinin sadece ahlaki olmakla kalmadığı, aynı zamanda bu otoritelerin ihlal ettikleri temel hukuki ve anayasal prensiplerin uygulamaya konulması için çaba gösterdikleri iddiasından almaktadır. Bu tür hukuki dayanaklar direnişe katılanları, kişisel politik tercihlerini kriminal yollarla yürütmeyip, aksine hukuki bir sorumluluğu yerine getirdikleri için daha da güçlendirmektedir. Bunun yanı sıra kontrolsüz eylemlerle hukuku ihlal etmeyip, aksine hukuku ihlal etmekte olan hükümetleri ve şirketleri yola getirme çabalarıyla birlikte hareketin halka olan etkisini güçlendirmektedirler.”
İtibarsızlaştırma işlerinde dilleri bu kadar fütursuz, gözleri bu kadar kara...
İkizdere örneğinden Brecher’ın anlatısını okursak, İkizdere’deki taş olcaklarının işletme süreleriyle ilgili Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, yanıltıcı bilgiler veriyor, İyidere Lojistik Limanı planlarının ÇED raporunda açıkça, yeni bir taş ocağı işletmesi kurulmayacağı belirtilirken, en iyi taşın İkizdere’den alacaklarını söylemek suç işliyorlar. Diğer yandan Bakanlık, Cengiz İnşaat adına başvuru yapılması iddialarına sessiz kalarak, durumu unutturmaya çalışıyor.
Dolayısıyla illa bir marjinal aranacaksa, iktidarın yaklaşık son 20 yılda ağırlıklı olarak beşli çete ve türevleriyle gerçekleştirdiği enerji, altyapı, Hazine garantili mega projelerin ekonomik, ekolojik, toplumsal ve sosyal anlamda yarattığı tahribata bakması yeterli.
Baskıcı ve çatışma üretmekten başka hiçbir ihtiyaca cevap veremeyen otoriter rejimin en marjinalleştiği alan yandaş sermaye ile inşa ettiği beton ekonomisi çöktükçe doğaya yönelik saldırılar da o oranda artış gösteriyor.
O sebeple, ekoloji mücadelesi, emek, kadın ve demokrasi mücadelesi ile birlikte geleceğe sahip çıkma mücadelesidir. Esas kurtuluş bu mücadelelerin dayanışmasından ve geçişkenliğinden geçiyor.
BÜYÜKNOHUTÇU CİNAYETİ: DÖRT YIL GEÇTİ, ADALET HALA SAĞLANAMADI
Türkiye’de ekoloji aktivistlerine yönelik bilinen en büyük insan hakkı ihlali 9 Mayıs 2017 tarihinde Antalya’nın Finike I?lçesi’nde yas?am alanlarını mermer ocaklarına kars?ı savunan Büyüknohutçu çiftinin öldürülmesi olarak kayıtlara geçti.
Toroslar ve Akdeniz Kıyıları Çevre Derneg?i Tas? Ocaklarıyla Mücadele Platformu Sözcüsü Ali Ulvi Büyüknohutçu ve Ays?in Büyüknohutçu, Finike Kızılcadag?'da yas?adıkları dag? evinde ölü bulundu. Büyüknohutçu çifti bölgedeki tas? ocaklarına kars?ı mücadele veriyordu. Açtıkları davayla Bartu Mermer Ocag?ı’nın kapanmasını sag?lamıs?lardı.
9 Mayıs'ta yakınlarının aileye ulas?amadıg?ı bilgisiyle çiftin evine giden koms?uları jandarmaya haber verdi. Jandarma istihbarat ekipleri tarafından yapılan ilk incelemede cinayet oldug?u tespit edilen olayla ilgili aynı bölgede oturan Ali Yumaç isimli kis?i gözaltına alındı. Ali Yumaç’ın ardından gözaltına alınan es?i Fatma Yumaç 19 Mayıs’ta “yardım ve yataklık” suçlamasıyla tutuklandı.
Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu davasında savcılık “azmettiriciler kim” başvurusuna takipsizlik kararı verdi. Bunun üzerine çiftin kızı Emine Büyüknohutçu, soruşturmanın etkin yürütülmediğini belirterek dün itibariyle bir adalet kampanyası başlattı.
Soruşturma etkin yürütülmediği gibi davanın üstü kapatılmaya çalışılıyor, bu cinayetle ilgili karanlık noktalar halen aydınlatılabilmiş değil.
Yazarlar
-
İbrahim KahveciAsıl sorunumuz TL değil dolar enflasyonu 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTrump kuzulara şah olunca… 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanTrump’ın Gazze Planının Ak Parti çevresinde yarattığı derin çatlak 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasOrtada aslında bir ‘plan’ yok 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.03.2025
29.12.2024
14.10.2024
27.09.2024
23.08.2024
26.07.2024
21.05.2024
13.02.2023
10.02.2023
15.11.2022