Taha Akyol
İstanbul Şehir Tiyatroları’nın repertuvarından üç edebiyatçımızın oyanları çıkarıldı. Necip Fazıl’ın Reis Bey, Mustafa Kutlu’nun Mavi Kuş ve İskender Pala’nın Aşk Bir Zamanlar adlı oyunları.
Bu oyunların edebiyat ve tiyatro açısından değerleri üzerinde yazacak değilim; bu edebiyatçıların işi…
Zaten bunun aritmetik bir ölçüsü de yok. Her üçünün de edebiyat sahasında tanınmış, iyi okunan isimler olduğu bellidir.
“Herkesi kucaklama” iddiasıyla seçim zaferi kazanan Ekrem İmamoğlu döneminde böyle bir tasarruf yapılması, bu yazarları seven çevrelerde ve bende de hayret, hatta bir ölçüde hayal kırıklığı yarattı.
Gücü, iktidarı alana kadar en kapsayıcı, en geniş ufuklu söylemler… Güç elde edilince, hele de pekiştirilince “bizdencilik” yapmak maalesef hâlâ aşamadığımız eski bir siyasi hastalıktır; sağda da solda da…
Dilerim bu üç yazarın repertuvardan çıkarılması arızi bir olaydır ve İmamoğlu bu hastalıktan kendisini uzak tutar…
CHP’NİN ÇİZGİSİ
Sayın İmamoğlu Necip Fazıl’ın Reis Bey adlı eserinin Nisan 2018’den’den beri oynanmadığını açıkladı. Bir yılı aşkın süredir zaten oynanmıyormuş… Peki…
İBB Sözcüsü Murat Ongun da bunu tekrarlayarak “Sadece bir kez sahnelenmesinin maliyeti 368 bin TL’dir. Hem maliyeti hem de önceki dönemden beri oynanmadığı için repertuvardan çıkarılmıştır. Bunun dışındaki haberler maksatlıdır” diye açıklama yaptı… Buna da peki…
Ama Türk hikayeciliğinin zirvelerinden biri olan Mustafa Kutlu’nun ve İskender Pala’nın eserlerinin kaldırılmasındaki “maksat” dedir?
Bir sebep açıklanmadığına göre siyasi ya da ideolojik “maksat” olduğunun akla gelmemesi mümkün mü?
Bu, CHP’nin açılım politikalarına da aykırıdır…
28 Şubat’a destek veren CHP yüzde 20’de çakılıp kalmıştı. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin söylemini ve politikalarını adım adım geniş kesimlere açtı… İstanbul’daki büyük başarı o politikanın ve Ekrem İmamoğlu’nun sergilediği kapsayıcı kişiliğin eseriydi.
Onun için bu üç yazarın dışlanması birçok kimseyi şaşırttı.
DEMOKRASİNİN ZEMİNİ
Gelişmiş demokrasinin toplumsal zemini ideolojilerin yumuşaması, siyasi bloklar arasında yolların açılması, siyasi yelpazede de “denetim ve denge” oluşmasıdır.
AK Parti’nin ilk iki dönemde ılımlı, uzlaşıcı ve soldan isimleri de aday yapan tavrı doğruydu… İktidarını pekiştirince ideoloji dilini keskinleştirdi… Kendisi için de toplum için de iyi olmadı.
Evet AK Parti döneminde Şehir Tiyatroları’nda Nazım Hikmet, Turgut Özakman, Sabahattin Ali ve Berthold Brecht de oynadı ama bu genel bir gösterge değildir.
Sorun kendi zemininde CHP için de aynıdır. Eski ideolojik çatışmacı davranışlarını adım adım bırakarak kapsayıcı bir dile ve davranışa yönelen bu parti, kitlelerin hafızasında yer etmiş eski imajını canlandıracak tavırlardan kaçınmalıdır.
Tabii ki partiler farklıdır; sevdikleri, okudukları yazarlar, sanat eserleri, hele de marşlar farklıdır! Ama iktidarı ele alınca “ötekini” dışlamak çok yanlıştır.
Zira merkezî devlet kurumları da belediyeler de hepimizindir, bütün vatandaşların vergileriyle çalışır. Hukuk devletinde bir kesimin iktidara sahip olması; vergi ödeyen diğer kesimlerin hak eşitliğini ortadan kaldırmaz.
‘SIRA BİZDE!’
Bir toplumda çok sayıda kabile olması çoğulculuk değildir! Aksine ‘tekçi’ yapıların dehşetengiz çatışmalarının zeminidir.
Modern çoğulculukta farlılıklar arasında hem iletişim kanalları ve sosyal ilişkiler çok gelişmiştir hem hoşgörü…
Biz henüz o düzeyde değiliz. Bütün araştırmalar “en kuşkucu, en güvensiz” toplumlar arasında olduğumuzu gösteriyor. Komplo teorileri, siyasette hain suçlamaları, keskin kutuplaşmalar bu yüzden…
Kurumsallaşma da yeterince güçlü olmadığı için iktidara gelenler kamu kurumlarını “bizim” diye görüyorlar!
AK Parti döneminde sadece taraftan vakıflara “yardım” yapması bunun göstergesi.
Şimdi, CHP’li belediyeler “sıra bizde” hastalığının sınavındadırlar!
Seçim sonuçları siyasi atmosferi elbette değiştirir ama yönetim yetkisini kazananlar “dışlayıcı” tavırlardan sakınmalıdır.
İstanbul büyüklüğüyle, ekonomide ve kültürde Türkiye’nin lokomotifi olmasıyla ve son seçimlerde İmamoğlu’nun aldığı sonuçla, bütün Türkiye için önemli bir tecrübedir.
Bu tecrübe “sıra bizde” hastalığına kurban edilmemelidir.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.12.2025
28.12.2025
24.12.2025
23.12.2025
21.12.2025
19.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
12.12.2025
10.12.2025