Taha Akyol
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan hakkında ‘sözde cumhurbaşkanı’ diye konuşması, iktidar cenahında kıyametleri kopardı.
Bu konuşmasından dolayı Kılıçdaroğlu hakkında, bilmem kaçıncı defa Cumhurbaşkanına hakaret davası açıldı…
Dava hangi mahkemede görülecek, önceki emsallerinde olduğu gibi hakimler değiştirilecek mi, nasıl bir karar çıkacak, AYM ve AİHM’ye gidecek mi, oralar ne karar verecek, bunları zamanla göreceğiz.
Sağlıklı bir sistemde, olgunlaşmış bir siyasi gelenekte “sözde cumhurbaşkanı” söylemi söz konusu olamayacağı gibi, milletin bütününü temsil etme sorumluluğu olan cumhurbaşkanının da muhalefet liderleri hakkında hep bildiğimiz aşağılayıcı söylemi de söz konusu olmaz.
Her iki söylem de tasvip edilemez.
Bakın olgunlaşmış demokrasilere, var mı böyle şeyler?
KAÇ ARPA BOYU?
Siyasi kültürümüzdeki rasyonelleşme noksanı ve hukuki değerlerin zayıflığı öfkeli davranışları besliyor, müzakere yerine çatışma ağır basıyor. Yüz yıllık siyasi tarihimiz karşı taraf hakkındaki hain, alçak suçlamalarıyla doludur.
Hukuk da hakem olmaktan ziyade güçlünün elindeki bir alettir!
CB hükümet sistemi, maalesef, bu kültürel sorunumuzu büsbütün ağırlaştırdı.
Düşünün ki, tarafsızlık yemini eden ve milletin bütününü temsil etme sorumluğunu taşıyan cumhurbaşkanı, bu sistemde, bir partiyi kazandırma, rakip partileri zayıflatma gibi çatışmacı bir işlev de yüklenmektedir!
Tek Parti ve Şeflik sistemi ayrı konu; 1946-50 arasındaki yapılanma da böyleydi. Demokrat Parti’nin seçim beyannamesinde şu tespit yer alıyordu:
“Devlet Başkanının fiilen bir partinin başkanlığında bulunması ve bütün milletin malı olması icap eden Devlet Başkanlığı yüksek makamının bütün yüksek dokunulmazlık ve yetkileriyle bir partinin tarafında yer alması diğer partileri gayet nazik ve zor bir mevkide bulundurmakta ve partilerin eşit hak ve şartlar altında çalışabilmeleri prensibine aykırı durumlar yaratmaktadır.” (19 Haziran 1946)
Bugünkü tabloya bakarak üç çeyrek asırda kaç arpa boyu yol aldğıımızı düşünebiliriz, düşünmeliyiz.
BAŞKANLIK SİSTEMİ
Cumhurbaşkanına hakaret davalarının tarihimizde hiç görülmedik kadar artmış olması da CB sisteminin derinleştirdiği kutuplaşmanın bir yansımasıdır.
Bu sistemde parti kavgalarında böylesine yer alan Cumhurbaşkanı karşı tarafın öfkelerine de muhatap olmaktadır.
Evet, ABD’deki başkanlık sisteminde ‘başkan’lar partilidir ama bu bağ gevşektir, partilerinin lideri değildirler. Siyasi güç ihtirasının devlet idaresini parti çıkarlarına indirgemesini önlemek için, denetim ve denge mekanizmaları güçlüdür. Kendi partisinden senatörler başkana karşı çakarlar. Başkan partisinin lideri değildir.
Bütün atamaları Kongre denetiminden geçer. Başkanlar “şahsi sadakat”ten başka objektif liyakati gözetmek zorunda kalırlar.
İşte Trump’ın atadığı üç yargıç, onun seçim iptali taleplerini reddetti!
TARİHİN DERSİ
1950’lerin son yıllarında DP-CHP kavgası çatışmaya dönmüştü. Rahmetli Aydın Menderes, Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın partiler üstü cumhurbaşkanı gibi davranıp tarafların uzlaşmasını sağlayacak bir seçim programı geliştirmek yerine çatılmayı körüklemiş olmasını eleştirmiştir. (Babam Adnan Menderes, s. 88-87)
Milli Şef İnönü, 21 Temmuz 1947 beyannamesiyle bunu yapmış, kendi partisiyle muhalefetteki DP’yi uzlaştırarak 1950’deki hür seçimlerin yolunu açmıştı.
Aydın Menderes “Bayar da böyle yapmalıydı” diye belirtir.
Ali Fuat Başgil gibi âlim, Rıfkı Salim Burçak gibi DP’de bakanlık yapmış şahsiyetler de Bayar’ı bu açıdan eleştirirler.
Siyasette itidal yerine öfkenin, müzakere yerine çatışmanın ağır basması bir sorundur ve bizim tarihimizdeki siyasi krizlerde payı büyüktür.
Cumhurbaşkanının parti sorumluluğundan uzak ve gerektiğinde hakemlik yapabilecek bir konumda olması milli bir ihtiyaçtır. Sihirli anahtar değildir ama bir “firen ve denge” etkisi olur.
CB sistemi ise çatışmayı devlet katına taşıdı.
Elimizi vicdanımıza koyalım, “bizden, sizden” gözlüğünü atıp yaşananlara laboratuvar gibi bakmamız gerekmiyor mu?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
23.05.2025
22.05.2025
18.05.2025
15.05.2025