Aydın Doğan’ın da dediği gibi “1 Kasım’dan sonrasına bakmak” son çaredir.

“son çare” 13 yıldır istikrarlı ve yükselen 1 biçimde AK Parti’yi iktidara taşıyan, Ak Parti’yi dönüştüren, dönüştürdükçe Türkiye’nin izleyeceği yol haritasını belirleyen ve söz hakkını/itirazını/kabulünü sonuna kadar “sandıkla” ve imkân bulduğu her demokratik mecrada kullanan halkın kararına saygılı olmak, verdiği kararı sorgulamamak, küçümsememek ve hakaret aşağılama içermeyen eleştirilerde bulunmak, sandık dışı türlü illegal yollarla hükümeti devirme planlarını kimden gelirse gelsin dışlamak mutluluğa giden yoldur yoldaşlar!

Ak Parti’yi Ak Partililer düşünür, yeri geldiğinde hizaya sokar, cezalandırır, terbiye eder, yüceltir. Siz “Neden CHP iktidar olamıyor?” yerine “CHP neden 1 arpa boyu yol alamıyor? CHP niye ikna edemiyor, halk neden CHP’ye oy vermiyor, nerede eksik yapıyor? Kemik CHP seçmeni ne umarak CHP’ye oy veriyor? Seçmenin CHP’yi iyileştirme/cezalandırma/dönüştürme gibi 1 derdi var mı?” benzer soruların peşine takılın, çünkü yolunuz uzun.

CHP yoluna nasıl, kiminle ve kimlerin desteğiyle devam edecek? CHP güvenilir, halkın “sırtını yaslayabileceği” cesur ezber bozan 1 lider çıkarabilecek mi? Diye sormaya başlayabilirsiniz mesela.

CHP’nin gidişatı hepimizin temel sorunu, CHP’nin ise temel sorunu sadece ezberleri olsaydı işi daha kolaydı. İçindeki DHKP-C ve “yeni” CHP’nin iplerini elinde tutan FTÖ’den arınabilecek mi?

Yeniden başlayarak  “Türkiye hepimizin” diyebilecek, illegal yapılara tavır alabilecek, parti içinde bunlarla ilişkide olanlarla yollarını ayırabilecek ve tarafını açıkça gösterebilecek mi?

Diğer 1 sorun, biriktirdiği “öfkeli kalabalık” Türkiye’ye yük olup, giderek yerli ve milli olan ne varsa yabancılaşarak, demokratik ve kadim değerlerle arasındaki mesafeyi ve sırf kendi ideolojisi yönetmiyor diye ülkesine ve halka duyduğu nefreti büyüterek, “Kemalist ideoloji” maskesiyle terörize olup radikalleşme tehlikesi olan 1 genç taban yığını. Bu sonu hiç birimiz istemeyiz, tabi kaostan beslenmiyorsak!

Kılıçdaroğlu’nun önünde yeni 1 kurultay var, mevcut söylemle adaylığını tekrarlarsa gelecek açısından Ak Parti majör 1 hata yapmadığı sürece değişiklik olmayacağı kesin. Adaylıkta bahsi geçen diğer isimlerde pek heyecan verici değil.

Onlardan 1i, siyaseten çıkış noktası yakalayamamış, yıldızı hiç parlamamış ama tavukçuluk sektöründe başarılı olacağına inandığım Muharrem İnce.

Diğer adı geçen aday ise Umut Oran. Sosyalist Enternasyonel Başkan Yardımcısı. Mısır darbesi olduğunda “Mısır’daki gelişmeler çok önemli, demokrasinin sadece sandıkla olmadığının göstergesi. Tüm siyaset kurumları ders çıkarmalı” demişliğini de not ederek tarzını anlayabiliriz… Yani yine CHP açısından parlak 1 gelecek vaat etmiyor.

Mustafa Balbay da diğer isim. Seçim çalışmaları sırasında 1 araya geldiği vatandaşla Kılıçdaroğlu’ndan daha samimi buldum. Naif ölçülü 1 umudu var ve bu yansıyor. FTÖ’ne payanda olmuş Cumhuriyet Gazetesinde yazıyor ama FTÖ’ne yapılan operasyonlarda başka CHP’li vekiller gibi kapısında nöbet tutmaya gitmedi, o topa hiç girmedi, destek çıkanlar hakkında yorum yapmadı. Cumhuriyet Gazetesindeki son yazısını 8 Kasım’da “izindeyim” başlığıyla yazmış.

Kılıçdaroğlu’nun CHP’sinin topluma, ülkeye faydası/zararı ne oldu? Hasar tespit raporu çıkarılırsa zarar büyük. CHP yayın organlarının pompaladığı Erdoğan nefreti ve ülke düşmanlığına 1 son verebilecek mi? Bunun çalışmadığını görebilecek mi?

Değişmeden değişim vaat ederek ve tüm değişimlere direnç göstererek, her işi inkâr, her işe kör, kutuplaştırıcı politikalarıyla ne kadar süre daha varlık gösterebilir? Milletin gönlünden kovduklarıyla kurduğu “illegal” ilişkileri millete rağmen sürdürmeye devam eder mi? Kaybettiği bilmem kaçıncı seçim olduğunu bile es geçerek, kazanılan 2 fazla sandalyeyi “zafer” görme pişkinliğinden vazgeçebilecek mi?

Muhalefetten beklenti elbette hükümetin her işine onay versin, desteklesin değil. Toplumun, siyasetin tıkandığı yerde çözüm üretebilen, potansiyelini çekinmeden kullanabilen 1 muhalefet biçimi imkânsız değil.

Teröre terör, darbeye darbe diyebilecek, darbeyle gelecek 1 iktidarı elinin tersiyle itebilecek ilkeli ahlaklı siyaseti şiar edinecek, kendine bağlı yayın organlarında terör ve darbe seviciliği yaptırmayacak, “iktidara fayda/zarar sağlar” sığlığına düşmeyecek,  istişareye ve eleştiriye açık, devletin başıyla çatışmadan koordineli çalışan, iç ve dış tehditlere Türkiye’nin karşısındaymış gibi reaksiyon vermeyen, Türkiye’nin çıkarlarını koruyan, tuzak kurmayan, güvenilir 1 muhalefet hayal mi?

CHP’nin yeni lideri kim olur bilmiyorum ama tabanın öfkesini bastıracak, tabana sokağı göstermeyecek, çağdaş, demokrat, basiret ve feraset sahibi, sağduyulu, öngörülü, özeleştiri yapabilen, irade gösterebilen, sağlam temellere dayanan muhalefeti benimsemiş, medya ve sermaye ilişkisi şaibeli olmayan, Nakkaştepe’den komuta edilmeyen, toplum psikolojini bilen, haka güvenen, Türkiye’yi tıkamayan, partiyi hantallıktan kurtaracak, fazladan 2 koltuk için illegal yapılara teslim olmayan, dik durmasını bilen, onurlu 1 lider olmasını gönülden isterim.

@yildirimyasemin