Yusuf Kaplan
Üzerimize gelen küresel saldırının ne kadar farkındayız, bilmiyorum.
Türkiye’ye karşı küresel bir saldırı var.
Bu meseleye, partiler açısından, partilerin çıkarları açısından bakamayız.
Türkiye’ye küresel bir saldırının olduğu bir zaman diliminde, parti çıkarlarını öne çıkarmak, daha da kötüsü, bu meseleyi, Türkiye’yi vurmaya dönük çıkarperest, fırsatperest iğrenç bir siyasete dönüştürmek, buradan siyasî rant devşirmek bu ülkeye ihanettir.
MESELE, RÜŞVET MESELESİ DEĞİL! BASÎRET LÜTFEN!
Bu ülkedeki herkes de, her kesim de çok iyi biliyor ki, ABD’deki dava, rüşvet davası filan değildir.
Rüşvete bulaşanlar, görevlerini kişisel çıkarları için kötüye kullananlar, suistimal etmeye kalkışanlar, dolayısıyla ülkenin altını oyanlar mutlaka hak ettikleri cezaya çarptırılmalı elbette.
Bir müslüman olarak rüşveti savunacak bir konuma düşmekten Allah’a sığınırım. Rüşvet lanetlenmiştir çünkü. Rüşvet alan da, veren de lanetli bir türdür.
Bu mesele enine boyuna araştırılmalı, suçları sabit olanlar olursa, en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.
Ama müslüman basiret sahibidir. Mesele aslâ rüşvet meselesi değildir. Mesele Türkiye’nin yargılanmasıdır.
ABD, TÜRKİYE’Yİ YARGILAYAMAZ! ABD YARGILANMALI ÖNCELİKLE!
Hollanda, Almanya, Sudan, Çin, Hindistan hatta İran Amerika’nın ambargosunu kaç defa deldi ama hiçbirini ABD’de yargılamayı düşünmedi Amerikan yönetimi.
Sadece bu gerçek bile, ABD’deki davanın, Türkiye’nin yargılanması için icat edilen düzmece bir dava olduğunu görmek için yeterlidir.
Mesele, küresel sistemin haksız ve hukuksuz uygulamalarına, hatta mantığına dikkat çeken, zaman zaman, “dünya beşten büyüktür” diyerek bu haksız ve hukuksuz sisteme meydan okuyan Türkiye’nin hizaya getirilmesidir.
O yüzden ABD’de kurulan mahkeme, Türkiye’yi yargılamak ve cezalandırmak üzere kurulmuş, kurmaca, düzmece bir engizisyon mahkemesidir.
ABD, Türkiye’yi yargılayamaz!
Buna göz yumulamaz.
Türkiye’nin yargılanmasına ve cezalandırılmasına sessiz kalınamaz.
Eğer dünyada yargılanacak bir ülke varsa, o da, öncelikle ABD’nin kendisidir: Hiroşima’yı, Nagazaki’yi bir kaç saniyede kimyasal toz bulutuna çeviren, dünyada istediği yeri işgal eden, istediği lideri deviren, Latin Amerika ülkelerinin burnundan getiren, her yerde darbe üstüne darbe yapmaktan çekinmeyen ABD yargılanmalıdır.
YÜZYIL ÖNCEKİ KURTLAR SOFRASI KURULDU!
Yüzyıl önceki Kurtlar Sofrası yeniden kuruldu: Türkiye’nin durdurulması, içerden ve dışardan kuşatılması ve vurulması için bütün planlar, tezgâhlar ve kumpaslar yürürlüğe konuldu...
Türkiye’ye karşı çok yönlü asimetrik bir savaş var.
Küresel sistemin lordları şer güçler ve palyaçoları şer-şirret, fitne-fesat şebek-e-ler, el ele vererek Türkiye’ye diz çöktürme savaşı veriyorlar!
Gezi’de denediler...
17-25 Aralık’ta denediler...
En son 15 Temmuz’da denediler.
Ama Türkiye’ye diz çöktüremediler.
15 Temmuz’da askerî darbeyle yapamadıklarını, şimdi ABD’de yürütülen siyasî yargı darbesiyleve ekonomik darbeyle yapmak istiyorlar.
Türkiye’ye karşı kartları açık oynamaya başladılar!
Üç alandan saldıracaklar:
1- Ekonomik saldırı/ambargo...
2- Siyasî ve sosyal kaos çıkarmak...
3- Terör saldırısı ve/veya askerî saldırı...
Dikkatli olmak, kenetlenmek ve dik durmak zorundayız.
KÜRESEL SİSTEM, TÜRKİYE’YLE NEDEN SAVAŞIYOR PEKİ?
Önceki yazıda da dikkat çekmiştim: Küresel sistem, Türkiye’yle savaşıyor, diye.
İzi sürülmesi ve cevabı verilmesi gereken hayatî soru şu burada: Küresel sistem, neden Türkiye’yle savaşıyor, peki?
Türkiye, yüzyıllık yakın tarihinde Anadolu yarımadasına hapsolan bakışını, akışını ve açısını, ilk defa medeniyet coğrafyasına genişleten, yayan, ulaşan stratejiler geliştirdi.
Türkiye’nin Batı’ya körkütük bağımlı eksenini çeşitlendirdi: Rusya’ya, Çin’e, Afrika’ya hatta Latin Amerika’ya açılmaya başladı.
Bütün bunlar ne anlam ifade ediyor, neyi gösteriyor?
Bütün bunlar, Türkiye’nin tarihî derinliğini, köklü medeniyet tecrübesini aktüel hâle getirme, insanlığa adaletin, hakkaniyetin ve barışın hâkim olacağı bir dünyanın yegâne kurucu aktörünün dün olduğu gibi yarın da Türkiye olacağını gösteriyor.
Biz, ister kabul edelim, ister reddedelim, şaşmaz gerçek şu: Türkiye, Türkiye’den ibaret değildir ve Türkiye, Türkiye’den daha fazla bir yerdir.
Batılılar bu yakıcı gerçeği çok iyi biliyorlar: Bir gün, Türkiye’nin, toparlanıp ayağa kalkabileceğini, mazlum dünyayı toparlayabileceğini, adaletin, hakkaniyetin ve sulhün hâkim olacağı yeni bir dünya kurmaya soyunabileceğini çok iyi biliyorlar.
TÜRKİYE, YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜ TERKEDERSE...
Türkiye böylesi bir yükümlülükten kaçamaz. Kaçarsa, taşıdığı yükün altında ezilir.
Küresel kapitalist sistem, dünyayı cehenneme çevirdi.
Yeni bir dünya kurulacak ve yeni bir dünyanın kurulmasında Türkiye kurucu kilit rol oynayacak.
Burada haklı olarak sorulması gereken soru şu: İyi de, Türkiye buna hazır mı?
Elbette tam olarak hazır değil ama hazırlanıyor: Henüz katedeceğimiz çok mesafe var ama Türkiye, geri dönüşü olmayan bir yola girdi artık.
O yüzden Türkiye için “engizisyon mahkemesi” kurdular! Türkiye’ye diz çöktürmek için düzmece bir mahkeme, iğrenç bir kumpas bu!
Ne olursa olsun, Türkiye’ye diz çöktüremeyecekler!
Yine de her şeye rağmen bir yandan tuzaklara karşı dikkatli olmak öte yandan da kısa, orta ve uzun vadeli büyük projelerle her alanda büyük atılımlar yapmak zorundayız. Vesselâm.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları












































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2021
4.06.2021
31.05.2021
28.05.2021
14.08.2020
7.08.2020
20.07.2020
17.07.2020
26.06.2020
14.06.2020