Fehmi KORU
Ennis Esmer ismini işittiniz mi?
Şu sıralarda Red Oaks adlı dizide Nash karakterini başarıyla canlandırıyor. O kadar başarılı ki, hiç âdetim olmadığı halde, dizide oynayan sıradan biri demeyip kim olduğunu öğrenmeye kalkınca karşıma bu isim çıktı: Ennis Esmer…
Kanada aksanıyla konuşan Amerikalı bir tipi canlandırmasına rağmen ne kadar bizden kokuyor o isim değil mi?
Öyleymiş zaten…
Ankara’da doğmuş. Kanada’ya üç yaşında göç etmiş. Orada büyümüş bir aktör.
Çok sayıda filmde, ondan da çok sayıda dizide oynamış…
Merak bu ya, “Bir de filmde izleyeyim” deyince ve filmin konusu da bir yerel gazetede geçiyor ve Ennis kardeşimiz batmak üzere olan 90 yıllık gazeteyi kurtarmaya çalışan genç gazeteci rolünü oynuyorsa…
Bana oturup ‘Big News from Grand Rock’ filmini izlemek düştü.
Asparagasın şahı
Satış ve reklâm geliri dibe vurunca ne yapabilir gazetenin sahibi; onu kapatıp işgal ettiği binayı satmaktan başka?
Hayatında gazetecilik dışında bir iş yapmamış, üstelik çalışma arkadaşlarını kurtarması gerektiğine de inanan bizim Ennis (filmdeki adı Leonard) çareyi ‘asparagas’ta bulur…
Okur kitlesinde heyecan uyandıracak ve gazeteyle bağlarını yenileme arzusu uyandıracak haberler…
İlham kaynağı da film kiralayan birinin kendisine temin ettiği ilginç konulu filmlerdir…
Gerisini anlatmayayım; bir yerlerde karşınıza çıkar, bende özetini okuduğunuzu unutur, “Ben bu filmi görmüştüm, ama ne zaman, nerde?” merakına düşersiniz…
Ben dün akşam Ennis kardeşimi filmde izlerken o hisse kapıldım çünkü.
Neyse. Bugünkü konum filmler, artistler değil. Daha ciddi bir konumuz var, birkaç gün öncesine dayanan…
“Hayatımda her türlüsüyle karşılaştım, ama kendi başarısını üstlenmekten çekinen, bundan âdeta utanan bir gazeteciyle hiç karşılaşmamıştım” dediğim bir örnek olaya değinmiştim.
Darbe konusunda uyarılmışız
Türkiye gazetesinde yazan bir meslektaş, 15 Temmuz darbesinden aylar önce (açık tarihlerini de vereyim: 2 ve 21 Nisan 2016’da) kaleme aldığı iki yazıda, şimdilerde FETÖ diye anılan yapılanmanın bir ‘askeri darbe’ planladığını açık seçik yazmış…
İlk yazısının başlığı şu: ‘Cemaat’in ‘hususileri’ darbe için Ankara’da toplandı.’
Herhalde irkilmişsinizdir…
O zaman ikinci yazının başlığını da okuyun: ‘Cemaatçi askerlere son uyarı: Tavuk ‘tar’da sayılır!’
Uyarı da uyarı ha. Okuyalım:
“Tekrar cemaatçi kripto askerleri uyarıyorum. /Devlet ve komuta kademesi her şeyi biliyor ve suç işlemeye teşebbüs etmenizi bekliyor. / Hayır, kimsenin; ne Devletin ne de TSK’nın bu olası kalkışmadan çekindiği yok. /Sadece ister soru çalarak ve sınav yolsuzluğuyla, ister normal yollarla girdiği hâlde devşirilerek kriptolaştırılan bu insanlar sonuçta vatanın evlatları. TSK’nın emek vererek yatırım yaptığı, yetiştirdiği asker ve subaylar. / Eğer bu akıl dışı hezeyanlara kulak verdikleri takdirde kendilerine yazık edecekler. / Ama en çok korktuğum da bu sıkışmışlıkla orduda intihar vakaları olabileceği.”
Daha şimdiden 20’in üzerine çıktığı söylenen ‘cezaevlerinde intihar’ vak’alarına kadar her şeyi bilmiş bu meslektaş…
Hem de meydana gelmesinden üç-dört ay önce…
Keşke zamanında bu yazıları fark edip ben de böyle uyarı ağırlıklı yazılar yazsaydım; yazsaydım şimdilerde tavus kuşu gibi herkese o yazılarımı hatırlatarak övünürdüm…
Ne çare, o yazıları zamanında okumamış olduğum gibi, arşivden bulup çıkaran da ben değilim. Mensupları “Darbenin olacağını biliyormuş gibi yazılar yazmış, TV’lerde konuşmuşsun, nereden biliyordun?” türü sorulara muhatap olan bir gazetenin (Cumhuriyet), Ergenekon sürecinde “Gülen aleyhinde kitap yazmaya teşebbüs edersin ha, gir içeri” diye cezaevine atılmış bir mensubu (Ahmet Şık) “Bakın, esas yandaş bir yazar darbeyi biliyormuş”diye bilinir kıldı bu iki yazıyı…
Ben oradan alıp buraya taşıdım.
Ancak ‘Nostradamus’ benzeri yazıları kaleme alan meslektaş hiç mutlu olmadı. Ağzımızın payını vermeye bile kalktı.
İnsan, hele bir gazeteciyse, övünebileceği bir başarı yakalayınca saklamayı değil onu herkesin gözüne sokmayı sever…
Cumhuriyet’te yayımlanmış hatırlatma yazısının değil de, bir internet sitesinde (burası oluyor) çıkan bir yazının yazarı olarak yaygın dolanım kazandırdığım için ben etrafta övünüp duruyorum da, o hâlâ sevincini gösteremiyor.
Mahviyetkâr bir arkadaş…
Dünkü yazısında da mahçupça bir tavrı var.
Acele Ümit Akdemir aranıyor
Yeni bir boyut eklemiş ama; “Darbenin olacağını Kılıçdaroğlu’ndan öğrendim” başlıklı yazısında…
Önceki iki yazısının da kaynağı olan Ümit Akdemir bunu söyleyen…
Eski bir Cemaat mensubu; ‘FETÖ’ye doğru gidildiğini fark edince örgütten kopmuş… Yazar arkadaşımıza ‘ilham perisi’ görevini üstlenmiş.
Darbeye ilişkin ilk haberleri daha Şubat ayında almaya başlamış Ümit Akdemir; eskiden tanıdığı ‘örgütün öndegelen adamlarından biri’ ile karşılaşınca… Şunları söylemiş o kişi:
“Önce MHP’yi ele geçireceğiz, sonra da CHP sokaklara dökülün çağrısı yapacak. Arkasından koşullar oluşunca da Hanya’yı Konya’yı göreceksiniz…”
Eh, bunlarla ilgili gelişmeler yaşandığına, MHP’de liderliğe karşı hareketlenme başladığına, Karadeniz’de konvoyuna ateş açılan CHP lideri ‘sokağa çıkın’ anlamına gelen açıklamalar yaptığına göre…
Vay be!
Gerçek Nostradamus bu yazıların yazarı değil, ona bunları anlatan Ümit Akdemir…
Her şeyi bilen adam o…
Meslektaş başarıyı üzerine almak istemiyor. Bu durumda merakımızı giderici yeni açıklamalar için ‘ilham perisi’ Ümit Akdemir’e başvurmaktan başka çaremiz yok.
Önce, ne yalan söyleyeyim, biraz da Ennis Esmer’in canlandırdığı ‘asparagasçı gazeteci’tipinin etkisinde kalarak, “Böyle biri gerçekten var mıdır?” kuşkusuna düştüm; öyle ya olsa çoktan TV ekranlarında görürdük diye…
Sonra ‘asparagasçılığın’ yazar meslektaş üzerine oturmadığını fark ettim. Yapmaz.
Mutlaka öyle biri olmalı.
Konuyu ele alan başkaları “Komisyon bu yazara da sormalı” teklifini yapıyorlar. İsterse çağırır sorar Komisyon; ama burada önemli olan kişi ‘ilham perisi’; yani Ümit Akdemir…
Herhalde bilgisine başvurulması gereken kişi o.
Vaktiyle içinde yer aldığı ‘örgütü’ iyi tanıdığı için…
Ümit Akdemir’in anlatacaklarını çok merak ediyorum.
Yazarlar
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
10.07.2025