Fehmi KORU
AK Parti’nin itibar ettiği gazetelerin, o gazetelerde yazan ve TV’lerde yorum yapanların ABD başkanı Donald Trump’ın en yakınlarını bile şaşırtan Suriye’den asker çekme kararını sevinçle karşıladıklarını biliyoruz.
Yazısına ‘‘Trump Türkiye ile savaşı göze alamadı’’ başlığını uygun gören biri bile çıktı.
Kararın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Trump arasında yapılan telefon görüşmesi sonrasında duyurulması dikkat çekiciydi; o durum da Trump’ı ikna edenin Erdoğan olduğu yolunda yorumlara yol açtı.
’Güçlü Türkiye, güçlü iktidar’ görüntüsü biraz daha pekişti.
Zihnimde yine de taşıdığım ‘‘Gerçekten sevinilecek bir şey midir bu karar?’’ sorusuna cevap Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın’dan geldi.
Kalın’ın dediği şu:
“14 Aralık’taki telefon görüşmesi tarihi bir görüşmeydi. Sayın Cumhurbaşkanımızın birçok kere söylediği hususun artık burada bir siyasi direktif ya da talimat haline gelmiş olması son derece önemli. Cumhurbaşkanımız, şunu açık ve net şekilde iletti; DEAŞ’ı yenmek bu bölgeden temizlemek için Türkiye ve ABD olarak bizim PYD/YPG terör örgütüne ihtiyacımız yok. Biz bunu Türkiye ve ABD olarak yapabiliriz, bölgeyi istikrara kavuşturabiliriz. Böylece hem Suriye’nin toprak bütünlüğü noktasında önemli bir adım atarız hem de ikili ilişkilerimizde bir sorun haline gelen PYD/YPG/PKK meselesini de çözmüş oluruz. Bu teklif, yeni değil daha önce de yapıldı. Ama ilk defa bu görüşmede bunun karşılık bulduğunu ve bir talimata dönüştürüldüğünü gördük.”
IŞİD ve YPG ile eş-zamanlı savaş
Bu açıklamadan sonra bütün tereddütlerimizi geride bırakıp cumhurbaşkanları düzeyinde ikili görüşmenin Trump’ın kararını etkilediğine ve ABD’nin bölgeden askerleriyle çekilmesine Ankara’nın sevindiğine inanmamız gerekiyor.
IŞİD’in yenildiğini ve ancak pek az unsurunun varlığını sürdürdüğünü askerlerini çekme kararına gerekçe yapan Trump, henüz varlıklarını sürdüren IŞİD militanlarıyla başa çıkmayı Türkiye başta olmak üzere yerel güçlere bıraktıklarını açıklamasaydı ve tabii ABD bölgeden çekilmeden önce şu ana kadar kendisine doğal müttefik olarak seçtiği YPG örgütüne binlerce TIR ile ulaştırdığı ağır silahları da toplamış olsaydı hiç tereddütsüz sevinmemiz gerekirdi.
Kendi hesabıma ben bu âni kararı endişeyle karşılayanlardanım.
ABD’nin IŞİD’e karşı verdiği cephe savaşını Türkiye’nin desteklemesiyle IŞİD’e karşı savaşın bütün sorumluluğunu Türkiye’nin üstlenmesi arasında fark gördüğüm için…
Türkiye, Irak ve Suriye’de varlığını sürdüren sapkın inançlı bir örgüt olan IŞİD (DAİŞ veya DAEŞ de deniliyor) ile savaşın sorumluluğunu tek başına veya Fransa’nın bölgedeki sınırlı sayıdaki askeri gücü ile yerel muhalif milislerle birlikte üstlendiğinde ne olur?
Irak ve Suriye bizim komuşumuz olan ülkeler; oralardan ülkemizin içerisine terörü ithal eder miyiz?
Üzerinde düşünülmesi gereken sorular bunlar…
Daha da önemlisi, ellerinde ABD’nin kendilerine sağladığı ağır silahlara sahip PYD/YPG unsurlarının ne olacağıdır.
ABD’nin eski strajeisinin yeni boyutu?
Amerika bölgeden çekilirken silahlandırdığı unsurların Türkiye’ye düşmanlık etmelerini engellemek üzere çabalar gösterebilir. Silahlı güçleri sınırlarımızdan uzaklaştırabilir, en hasım olanları bölge dışına çıkarır veya kendi ülkesine taşıyabilir.
[Geçmişte, Irak’ın kuzeyinden Guam adasına, oradan da ABD’ye böyle insan sevkiyatı yapmıştı ABD. İsterse yine yapabilir.]
Şimdi ise, hasmane tavır devam edecek ve Türkiye ile bu unsurlar karşı karşıya gelecek gibi görünüyor. Bugünkü gazetelerde Türkiye’nin ABD askerlerinin 60 gün içerisinde bölgeden çekileceği senaryosunu öngören tedbirler almaya başladığı ve bu amaçla Suriye sınırına takviye kuvvetler gönderdiği haberleri var.
Bir yandan IŞİD ile diğer yandan YPG güçleri ile savaşan bir Türkiye haline dönüşebiliriz.
Elbette Türkiye büyük bir ülke, TSK da güçlü bir ordu. Ancak organize bir ordu ile terörü yöntem seçen güçlerin savaşı farklı bir durum. Bunu en iyi bilecek ülke Türkiye, ordu da TSK…
YPG ile hasmane karşı karşıya geliş, onun uzantısı olduğu ve son zamanlarda zayıfladığı görüntüsü alınan PKK tarafından Türkiye içerisinde terörü azdırma yönünde fırsat olarak değerlendirilirse ne olacak?
Daha ötesini düşünmek bile istemiyorum.
Trump’ın Amerikan askerlerini bölgeden çekme kararı, her ne kadar çevresindeki ‘savaşkan’kadrodan istifalara yol açmış olsa da, bir yönüyle bugüne kadar sürdürdüğü stratejinin yeni bir boyutu da pekala olabilir.
Ülkemizi zayıflatma stratejisinin yeni bir boyutu…
Bu da sevincimizin bir süre sonra kursağımızda kalmasına sebep olabilir.
Umarım, Ankara da, stratejisini, bu yeni gelişmeye göre yenilemiştir.
Yazarlar
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
10.07.2025