Halil BERKTAY
Sağlık Bakanlığı’ndan 30 Mart Pazartesi akşamı açıklanan ilk verilere göre, son 24 saatte Türkiye’de toplam 11,535 test yapıldı ve 1,610 yeni vaka kaydedildi. Bu arada 37 vatandaşımız hayatını kaybetti. Böylece vaka sayısı 10,827’ye, ölüm sayısı 168’e ulaştı.
Bu durum hakkında söylenecek çok şey var kuşkusuz. Ama ben sadece birine işaret etmek istiyorum. Türkiye’nin kısa zamanda nereden nereye geldiğiyle ilgili. Vaka sayısı en yüksek 30 ülkeye baktığımızda, bunların 26’sında ilk vaka ya Ocak ya Şubat’ta kaydedilmiş (12-14 yaklaşık denklik var, doğru saydımsa). Buna karşılık “Mart başlangıçları” sadece 4 tane. Portekiz 1 Mart’ta bildirmiş ilk korona vakasını, Şili 2 Mart’ta, Polonya 3 Mart’ta. En son Türkiye geliyor: 9 Mart.
Başka bir deyişle, 9 Mart’a kadar ülkemizde koronavirüs yok -- ya da güya yok, ya da yok gibi. Tutun ki öyle olmuş olsun. İşlerin pek iyi gitmediği çok açık. Türkiye üç hafta içinde sıfırdan gelip on bini aşıyor. Bu rakamlarla, koronavirüsün ilk yayıldığı ülkelerden, Çin’in hemen bitişiğindeki Güney Kore’yi de geçip 12. sıraya tırmanıyor. Hemen önünde Belçika (11,899) ve Hollanda (11,750) var. Bugünün verileri (31 Mart Salı akşamı) açıklandığında, onları da geride bırakması ve hafta sonundan önce şu anda 9. sıradaki İsviçre’ye (15,922) yetişmesi kaçınılmaz gözüküyor.
Bu arada, uluslararası planda benim açımdan en korkutucu ayrıntı, ölüm oranındaki tedricî fakat ciddî yükseliş. Serbestiyet’te ilk “Dünyada son durum” özeti 20 Mart’ta yayınlanmış. O zaman, (98,000 civarındaki) “sonuçlanmış vaka sayısı” içinde iyileşme oranı yüzde 90, ölüm oranı yüzde 10’muş. 21 Mart’ta 89-11, 22 Mart’ta 88-12, 23 Mart’ta 87-13, 24 Mart’ta 86-14, 25 Mart’ta 85-15, 26 Mart’ta 84-16, 28 Mart’ta 83-17, 29 Mart’ta 82-18 olmuş. Bugün, yani 31 Mart’ta ise (203,000 civarındaki) “sonuçlanmış vaka sayısı” içinde ölüm oranı yüzde 19’a ulaşmış.
Bu demek ki dünya çapında bakıldığında, şu âna kadar saptanmış her beş koronavirüs enfeksiyonundan yaklaşık biri ölümle sonuçlanmış. Bu çok yüksek bir oran. Şu da dikkat çekici: aynı 20-31 Mart döneminde “aktif vaka sayısı” 143,000’den 583,000’e çıkmış. Fakat hafif/ağır vaka oranı hep yüzde 95’e karşı yüzde 5’te kalmış. Nitekim bugün de öyle. Nisbeten iyi gözüküyor ama vakalar sonuçlanırken böyle kalmıyor anlaşılan. Ancak yüzde 5 denen bir ağır veya ciddi vaka oranı, o kadar yüksek bir ölüm sayısına dönüşüyor ki, toplam ölüm oranını iki haftadan kısa bir sürede yüzde 10’dan yüzde 19’a çıkarabiliyor.
Türkiye’de, ölüm sayısı toplam vaka sayısına oranlandığında yüzde 1.55 ediyor. Çok vahim değil mi acaba? Ancak Sağlık Bakanlığı’nın yeni sitesine göre, 168 vakanın ölümle sonuçlanmasına karşılık… halen sadece 162 iyileşen hasta söz konusu. Elbette iyileşmenin çok daha uzun sürdüğünün farkındayım. Ama gene de bu, çok kötü bir tablo. Bakalım önümüzdeki haftalarda “sonuçlanmış vaka sayısı” içinde ölüm sayısı nasıl seyredecek? Türkiye vatandaşları olarak, kaçımız hastalanacak, kaçımız iyileşecek, kaçımız hayata veda edeceğiz? Ben çok endişeliyim doğrusu.
Yazarlar
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları





















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024