Mehmet ALTAN
Basın Tarihi deyince genellikle Türkiye’ye bakıyoruz, bir de dünyaya bakalım dedim.
17 yıl önce bugün dünya basınında neler vardı?
Özellikle İngiliz basınını taradım.
Çoğunluğunda tek bir kelime görülüyor:
“Katliam…”
Amerika’da Virginia Üniversitesi’nin kampüsünde yaşanan kanlı baskın bütün İngiliz gazetelerinin ortak konusuydu.
xxxxxxx
Sadece Times'ın manşeti biraz daha farklı: “Kurbanlarını sınıfa kıstıran katil.’'
Daily Telegraph, saldırganın cesedinin bodrum katında bulunduğunu ve Amerika Birleşik Devletleri’nin, tarihindeki en kanlı kampüs katliamıyla sarsıldığını bildiriyor.
Yaralı bir kız öğrencinin yardım görevlileri tarafından bina dışına taşındığı fotoğraf Independent'ta olduğu gibi Guardian'ın da ön sayfasında.
Hepsi aynı şeyi merak ediyor:
“Amerika Birleşik Devletleri'nin diğer birçok ülkeye göre çok daha esnek olan silah taşıma ve satın alma yasaları bu sefer değişecek mi?”
Independent soruyor:
“Virginia eyaletindeki korkunç gün, Amerika'nın silaha olan aşkını törpüleyecek güçte mi?”
Gazeteye göre, pek öyle görünmüyor.
xxxxxxx
Independent yazarı, bundan önceki kampüs katliamları ardından silah yasalarında hiçbir değişiklik olmadığını ve Virginia'daki bu son olayın da ilk yaşanan şok duygusu atlatıldıktan sonra diğerleri gibi bir anlamda unutulacağını tahmin ediyor.
Independent'daki yazıya göre, Amerika'nın muhafazakâr kesiminde sıkı sıkıya bağlı kalınan üç ateşli konu var.
1-Kürtaj karşıtlığı,
2-Eşcinsel evliliklere muhalefet
3-Ve silah kontrolüne karşı direniş.
Silah lobisinin Washington'da büyük nüfuza sahip olduğunu hatırlatan Independent, Amerikan anayasasının da bu lobinin en güçlü dayanak noktalarından biri olduğunu yazıyor.
Amerikan anayasasının ikinci maddesi, “halkın silah taşıma hakkıyla” ilgili.
xxxxxxx
Independent, “bu maddenin kökeni İngiliz sömürgeciliğine karşı Amerikan kolonilerinin milis güçlerce korunması gerektiği günlere dayanıyor olsa da, günümüz Amerika'sında daha sıkı silah kontrolünü önermek anayasal haklar tartışmasına girmeyi de zorunlu kılıyor” diye yazıyor.
Silah tutkusu, kampüs baskını, katliam…
ABD’nin değişmez gündemi ve kâbusu.
Dünyanın belki de en gelişmiş, en zengin ülkesi ama tam bir mutluluğu bulamıyor gibi.
xxxxxxxx
Neden acaba?
Amerikalılar gerçekten mutlu değiller mi?
Gariptir, cevaba gene aynı günkü Times’da rastlıyorum.
Cambridge Üniversitesi'ne bağlı bir araştırma kurumu 2 yılda bir bu sorunun peşine düşüyor.
Avrupa Birliği fonlarıyla gerçekleştirilen ve toplam 20 bin kişiyle ülke ülke yapılan mülakatlara dayanan anket, Times gazetesinin ilgisini çekmiş.
“En çok kimin yüzü gülüyor;
kimin suratı en asık?”
Ve anlaşılan sonuçlar gazeteyi şaşırtmış.
“Güneşli bir gökyüzünün önemi yok” diyor Times.
Çünkü…
Anketten 2007 yılında hayatından en çok tat alan, en mutlu halkın Danimarka'da yaşadığı sonucu çıkmış.
xxxxxxx
Kuzey Avrupa'nın diğer İskandinav ülkeleri de mutluluk cetvelinde ön sıradalar.
Times, Avrupa'nın Akdeniz kıyılarında ise halinden en çok yakınan halkların yaşadığını yazıyor.
İtalyanlar, Portekizliler ve Yunanlılar.
“Yalnız, mutlu bir hayatın sırrı Kuzey Avrupa'nın kurşuni gökyüzü altında yaşamak değil.
Öyle olsaydı İngiltere de 9'unculuktan daha yüksek bir sıraya oturabilirdi.”
xxxxxxx
Peki mutlu bir hayatın sırrı ne?
Times'ın sözlerini aktardığı yorumculara göre mutlu Avrupalılar;
- ulusal kurumlara güvenin yüksek,
- ekonomisi güçlü,
- ve gelir uçurumunun az olduğu yerlerde yaşıyor.
Danimarka, Finlandiya ve İsveç gibi.
Ya Amerika…
ABD, listenin ilk sıralarında yok.
xxxxxxx
Dönüyorum, 2024’deki son mutluluk anketine…
Orada durum ne?
Danimarka gene ilk sıralarda ama birinciliği Finlandiya’ya kaptırmış.
Finlandiya, Birleşmiş Milletler destekli yıllık Dünya Mutluluk Raporu'nda yedinci kez dünyanın en mutlu ülkesi olmuş…
Finlandiya,
- güçlü refah toplumu,
- devlet yetkililerine güven,
- düşük yolsuzluk seviyeleri
- ve ücretsiz sağlık ve eğitim sistemiyle ön plana çıkıyor.
xxxxxxx
Finlandiya'daki Helsinki Üniversitesi'nde mutluluk araştırmacısı olan Jennifer De Paola, Finlilerin doğayla olan yakın bağlarının ve sağlıklı iş-yaşam dengelerinin yaşam memnuniyetlerine önemli katkılarda bulunduğunu da kaydetmekte.
De Paola, “Finlandiya toplumuna, güven, özgürlük ve yüksek düzeyde özerklik duygusu nüfuz etmiş” diyor…
Dünya Mutluluk Raporu'nda diğer İskandinav ülkeleri, Danimarka, İzlanda ve İsveç ilk 10'da yer almakta.
xxxxxxxx
Ya ABD?
Trump’ın yeniden aday olmak için uğraştığı ve olabilecek gibi gözüktüğü ABD’nin durumu ne?
İlk kez Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya en mutlu 20 ülke arasından çıkarak sırasıyla 23. ve 24. olmuş.
Kosta Rika ve Kuveyt 12 ve 13. sıralardan ilk 20'ye girmiş.
xxxxxxx
ABD neden geriliyor ve neden Finlandiya yıllardır ilk sırada?
De Paola, başarının genellikle maddi kazançla eşdeğer tutulduğu ABD'ye kıyasla Finlilerin “başarılı bir yaşamın ne olduğuna dair daha ulaşılabilir bir anlayışa” sahip olabileceklerinin altını çiziyor.
Rapora göre, en mutlu ülkeler artık dünyanın en büyük ülkelerinden hiçbirini içermiyor.
İlk 10 ülke arasında sadece Hollanda ve Avustralya'nın nüfusu 15 milyonun üzerinde.
İlk 20'de ise sadece Kanada ve İngiltere'nin nüfusu 30 milyondan fazla.
xxxxxxxx
Mutluluk sıralaması, bireylerin yaşam memnuniyetine ilişkin kendi değerlendirmelerinin yanı sıra kişi başına düşen milli gelir, sosyal destek, sağlıklı yaşam beklentisi, özgürlük ve yolsuzluk gibi kriterlere de dayanıyor.
Bu kriterlere dayanınca:
2006-10 yılları arasında mutlulukta en keskin düşüş Afganistan, Lübnan ve Ürdün'de yaşanmış.
Doğu Avrupa ülkeleri Sırbistan, Bulgaristan ve Letonya'da en büyük artışlar görülüyor.
Dünyanın en mutsuz ülkesi Taliban’ın Afganistan’ı…
Afganistan, Taliban'ın 2020'de yönetime gelmesinin ardından 143 ülke arasında en alt sırada kalmış.
xxxxxxx
Peki, Türkiye’de durum ne?
Mutluluk raporunda Türkiye, 4.975 puanla 98. sırada yer alıyor.
Rapor, gençlerin yaşlılara göre daha mutsuz olduğunu da gösteriyor.
Türkiye, 30 yaş altı gençlerde 101… 60 yaş ve üzeri kategorisinde ise 92. sırada bulunuyor.
xxxxxxxx
2007 yılında mutluluk… 2024 yılında mutluluk.
Ve son 7 yıldır hiç değişmeyen bir birinci.
Muhtemelen Taliban yönettikçe, Afganistan da hep sonuncu…
Finlandiya 7 yıldır ilk sırada ise mutluluğun formülü demek ki biliniyor…
O halde diğer ülkeler neden Finlandiya gibi mutlu olamıyor?
17 yıldır kampüs katliamlarıyla sarsılan ABD neden alt sıralara doğru kayıyor?
Galiba Finlandiyalı yorumcunun söylediği gibi “başarının” toplumsal tanımı insanların mutluluğunu belirlemekte önemli rol oynuyor.
Başarıyı “parada” ya da “dinde” ya da “iktidarda” arayanların ülkeleri pek mutlu olamıyor sanki…
Başarıyı, “daha huzurlu ve daha güvenli ortamda yaşama” kriterine dayandıranlar mutluluğu daha da kolay buluyorlar bu araştırmalara göre.
Baskının her türü mutluluğa engel oluyor.
xxxxxxxx
Peki sizin cevabınız ne? Mutlu musunuz?
Bu soruya cevabınız ne olursa olsun ikinci soru da şu:
Niye?
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘AK Parti+MHP+DEM’ yetmedi, muhalefet de cepheye çağrılıyor 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHükümet harcadıkça ülkenin refahı azalıyor 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluErdoğan, bir anda neden sürecin önüne geçti? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENTürk – Kürt – Arap söylemi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Türkiyeli değil, Türk!” 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZPKK’nın silah bırakması ve feshi: Siyasetin gerekleri, toplumsal beklentiler 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Palalı hukuk… 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuVahim ama ciddi değil… 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERDenizli teleferiğindeki kayıt dışı 25 milyon nerede? 9.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.07.2025
26.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
29.05.2025
23.05.2025
10.05.2025
25.04.2025
4.04.2025
20.03.2025