Melih ALTINOK
Geçen perşembe CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’le konuştum. Dersim Katliamı’nda o dönemde iktidarda olan CHP’nin ve Atatürk’ün sorumluluğuna dikkat çeken Aygün, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile olayın aydınlatılması için görüşeceklerini söyledi.
Hüseyin Aygün’e ısrarla, partisinin kırmızıçizgilerini ihlal eden bu görüşlerinin içeride rahatsızlık yaratıp yaratmadığını sormuştum. Aygün “Hayır işte bu yeni CHP’nin farkıdır. Kemal Bey de destekliyor” dedi.
Biz de gelişmeyi Taraf’ta haberleştirdik. O gün bugündür CHP’deki kazan fokur fokur kaynıyor. Çarşamba günü de 12 CHP’li vekil Aygün’ün sözleri üzerine zehir zemberek bir bildiri yayınladılar.
Diyorlar ki: “En başta sayın genel başkanımız olmak üzere CHP yetkili organlarının suskunluğunu kabul etmek mümkün değildir. Sessizlik ve tepkisizliğin dolaylı yoldan söylenenleri onaylamak anlamına çekilebileceği unutulmamalıdır.”
Meclis’te düzenlediği basın toplantısında “Vicdani ret düzenlemesi talep etmek Türkiye Cumhuriyeti’ne ihanet etmektir” buyuran CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan da Aygün’e “Milletvekili olmuş ama CHP’li olamamış” sözleriyle seslendi.
Baykal cephesinden konuştuğum isimlerse genel olarak “Aygün’ün ifadelerinin doğruluğu yanlışlığı bir yana. Biz CHP’nin ana çizgisine aykırı isimlerle partinin çorbaya çevrilmesine karşıyız” diyorlar.
Keşke Aygün’ün sözlerine verilen tepki, çok ama çok iyi niyetli dostlarımızın iddia ettiği gibi parti içerisinde yeni CHP’ye direnen bir avuç ulusalcının tavrından ibaret olsaydı.
Ama ne yazık ki, Genel Başkan Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan MYK’dan da 12 ulusalcının talebine uygun olarak bir “ses” çıkartıldı. Parti Aygün’den “resmen” savunma istedi.
Vay arkadaş, gümbürtüye bak! Aslında o yıllara dair azıcık kitap karıştırmış olanlar için malumun ilamı olan Aygün’ün son derece “yumuşatılmış” sözleri bile Kurultay salonuna Che bereli, Deniz Gezmiş parkalı afişleri asılan Kılıçdaroğlu’nun “Yeni CHP”sini nasıl da hoplatıyor.
Hüseyin Aygün, savaşın en netameli zamanlarında gözaltında kayıpların, köy boşaltmaların, işkencecilerin peşine düşmüş gerçek bir demokrat, namuslu bir avukat. Dersim Katliamı ile ilgili de cesur kitapları var.
Geçmişi, kişiliği ve görüşleri herkesçe bilinen Aygün partiye de bizzat Kılıçdaroğlu tarafından “ikna edilerek” getirildi.
Bundan sonra partinin disiplin mekanizmasının nasıl çalışacağını tahmin etmek zor değil. Ahmet Hamdi’nin muhteşem romanı Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nü akıllara getiren yeni CHP’den “devrimci” bir çıkış beklemek için yine elimizde veri yok.
Muhtemelen “arkadaşlar çalışacak”, orta yolcu bir formülle krizin üstü örtülecek. Parti, Genel Başkan Yardımcısı Akif Hamzaçebi’nin dediği gibi, Atatürk ilke ve inkılâpları yolunda birlik ve beraberlik için de tıngır mıngır...
Asıl soru Hüseyin Aygün’ün tavrının ne olacağı.
Ben, kendisine karşı hazırlanan bildiride “muhafazakâr ve neo-liberal tavsiye odaklarının” (tanıma dikkat) oyununa gelmekle itham edilen Aygün’ün bu zırvalıklara aldırmadan MYK’ya manifesto niteliğinde bir savunma vereceğine inanıyorum.
Dersim vekilliği Kamer Genç’lere bırakılamayacak kadar hayati bir konu. Bu ağır sorumluluk, halen gökyüzünde uçak gördüklerinde “mıstakor (Mustafa kemal’in pırpır uçakları) geçiyor” diyecek kadar katliamın izleri hafızalarında diri olan Dersimli dedelerin, ninelerin vekili Aygün’ün omuzlarında.
Derdi mazbata olmayan, Seyit Rıza’nın torunu Aygün’ün partideki onurlu isyanı, CHP’nin immortal Halit Ayarcı’larına dert, “kontenjanlardan” partiye girip gıkını bile çıkartmayan “şifa kabul etmez gayrı memnun” Hayri İrdal’lara da ders olur belki.
Muhalefet “bizim için iki eli cebinde uydurulan bir masaldır” da ısrar eden CHP’nin zembereğinin boşalıp özgürleşmesi için bu tür sarsıntılara ihtiyacı var.
Günaha gireceğiz ama, Allah’tan korkuyoruz
Hayaldi, gerçek oluyor. Bir siyasal iktidar ciddi ciddi vicdani reddi konuşuyor.
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın “Avrupa istedi diye yapıyorlar” sözleri ne kadar vahimse, yıllardır bu temel hakkı talep edenlerin “iyi de mahalle baskısı ne olacak” diye yakınmaya başlamaları da o derece komik.
Vicdani ret yasasının içeriğinin tartışıldığı bir dönemde, haktan yararlanacak kişilere, resmî kurumlarda ayrımcılık yapılmaması türünden talepleri dillendirmenin tam zamanı elbette. Ancak, daha ilk elden vicdani retçilerin “çevreden” gelecek mahalle baskısından mustarip olacakları söyleyip bu son derece olumlu girişimi değersizleştirmeye çalışan müzmin muhalif tavrı anlamak mümkün değil.
Ne isteniyor yani? Parlamento vicdani ret hakkını tanıyan yasanın yanına, “bu kişilere mahalle baskısı uygulanması yasaktır” diye bir madde mi ekleyecek.
Tartışmalar yıllar önce okuduğum bir karikatürü getiriyor. Diyalog şöyle:
– İmam Efendi, biz bu bayram üç aile günaha giriyoruz.
– Oğlum, Kurban’a girmeyecek miydiniz?
– Ateist olduk.
– Ee niye üç aile?
– Allah’tan korkuyoruz!
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYADevlet, Komün ve Demokratik Sosyalizmin İnşası; Barış ve Demokratik Toplum Manifestosu... 14.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları




























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019