Mümtazer TÜRKÖNE
Kastettiğim cumhurbaşkanlığı makamı değil, bu makamda oturan Erdoğan. Arkasına 13 yıllık iktidar tecrübesini almış, elinde etkili kozlar olan ve biraz da köşeye sıkışmış bir politik aktör; daha doğrusu politikanın hâlâ en güçlü oyun kurucusu. Partisi seçimden iktidarı kaybederek çıkmış, kendisinin aslî fail olduğu yolsuzluk iddiaları dosyalarda sabırsızlıktan kabına sığamıyor. Parlamento çoğunluğu ipini çekmeye hazır. Sandıktan alınma iktidar sopası ile terbiye edilen bürokrasi, ipi kopmuş tesbih taneleri gibi darmadağın olmak üzere. Yargı, doğrudan bu şahsın üzerine yığdığı kat kat ölü toprağını üzerinden atmakla meşgul; öyle ki AYM, Türkiye'nin üç yılını esir alan ve bir sivil toplum katliamına dönüşen “Dershane Savaşı”nı sona erdirmiş. Güç eriyor, tükeniyor, bangır bangır bir dönemin sona erdiği ilan ediliyor. Kendinizi Erdoğan'ın yerine koyup düşünün: Siz olsanız bu durumda ne tür bir çıkış yolu arar, ne yapardınız?
Aynı şirketin iki otobüsü Bolu'da katliam gibi bir kaza yapınca, tedbirsizlikle suçlanan sahibi, “Siz kaza ve kadere inanmıyor musunuz?” diye herkesin ağzının payını vermişti. “Kaza”dan, “trafik kazası”nı anlayanlar bulunduğuna göre, siyasî kazalar için de “kader”le eşanlamlı olarak “Erdoğan'ın hesabı” diyenler çıkabilir. Erdoğan'ın elinde gerçekten büyük bir güç var; ancak bu güç memleket hayrına iki taşı üst üste koyacak pozitif bir güç değil; bu güç bir yıkım gücü ve Erdoğan'ın hesaplarının ve oyun planının, yakıp-yıkmak dışında memlekete değişim getirmesi mümkün değil. Çünkü bu hesapta temel bir yanlış var: Erdoğan'ın kendisi, kendi hesaplarının kör noktası. Erdoğan, politik gelişmelerde bu yıkıcı Erdoğan faktörünü dikkate alamıyor.
Türkiye'nin hâlâ çözülemeyen bir Kürt sorunu mu var? İçinden çıkılmaz hale gelmeli. Suriye'de savaş tırmanmalı. Hükümet mi lâzım? Kurulmamalı. Hadi “kuruldu” diyelim. İyi çalışmamalı. Ekonomik kriz mi geliyor? Bir an önce derinleşmeli. Erdoğan'ın başka türlü bir oyun planı kurması, kendi politik geleceğini garanti altına alması imkânsız.
Oy yüzdelerini bir kenara bırakın; AK Parti tek başına iktidar imkânını Parlamento'da 18 eksikle kaçırdı. Telafisi mümkün mü? Oyun planının stratejik sorusu işte bu. Çare dikeni battığı yerden çıkartmak. AK Parti, HDP kazandığı için kaybetti. Denklemi tersine çevirmek için HDP'nin kaybetmesi lâzım. Seçim barajını yüzde 7'ye çekerek, MİT-Öcalan Süreci'ni askıya alıp PKK'yı tahrik ederek hemen yapılacak bir seçimde AK Parti'nin yeniden tek başına iktidar olması mümkün olabilir. Bu denklemde Türkiye'nin bütün temel sorun alanlarının Erdoğan'ın oyun planının sıradan araçlarına dönüştüğünü dikkatten kaçırmayalım. Dolmabahçe mutabakatının inkârı HDP oylarını geriletmek için PKK'ya karşı açılacak topyekûn savaşın bir işaret fişeği. PKK bu işten memnun. Cemil Bayık'tan gelen, Güneydoğu'da yer altı tünelleri yapımı gibi, kent savaşının hazırlığına yönelik talimatlar, yangına benzinle gitmek ve Erdoğan'ın elini kuvvetlendirmek anlamına geliyor. PKK'nın ateşkesi sona erdirdiği, Kobani eylemleri gibi büyük şehirleri yakıp yıktığı manzarayı gözünüzde canlandırmayı deneyin. Bu şartlarda yapılacak bir seçimde HDP'nin oy kaybetme, AK Parti'nin tek başına iktidara gelme ihtimali ne kadar?
Gelelim Erdoğan'ın hesabındaki kör noktaya, yani kendisine. HDP yüzde 13'ü, Kürt siyaseti yaparak almadı, tek başına “seni başkan yaptırmayacağız”la elde etti. Erdoğan, herhalde nefsine mağlup oluyor, gerektiğinde “görünmez” olmayı başaramıyor. Erdoğan meydanlara çıkmasaydı, partisinin genel başkanından rol çalmasaydı AK Parti 18'lik farkla iktidarı kaybeder miydi? “Erdoğan tecrübe etti, ders çıkardı” diyelim, peki bu sefer doğrudan seçimin kendi eseri olduğunu nasıl gizleyecek?
Hükümet kurulmamalı, kurulsa da iyi işlememeli, sorunlar büyümeli. Siz Erdoğan'ın yerinde olsanız, kafanızı duvarlara vurup parçalamak yerine sıkıştığınız köşeden çıkmak için ne yapardınız?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.07.2025
19.07.2025
16.07.2025
10.07.2025
4.07.2025
1.07.2025
24.06.2025
21.06.2025
17.06.2025
1.06.2025