Sezin ÖNEY
Türkiye’de aslında pek çok sorun, “insan”ın kaale alınmamasından kaynaklanıyor.
Berfo Ana’yı, elinde soluk bir resim, haftalarca, aylarca, yıllarca, karda kışta, yazda tozda sokaklarda beklettik ve sonra da, hayattaki tek dileğini yerine getirmeden, ölüme uğurladık.
“Cennet mekâna gitti, oğluna kavuştu” demek bir aldatmaca; hayattayken insanları yaşatamadıktan, onlara hayatı cehennem ettikten sonra, “öteki dünyadan” bahsetmek, çekilen acılarla alay gibi bir şey.
Berfo Ana’nın oğlu Cemil’in kayboluşunun faili meçhul bırakılması, dünyevi varlığının annesine teslim edilememesi, bizim Türkiye olarak, topluca ayıbımızdır.
“Derin devlet” veya darbecileri sorumlu sayabilirdik; eğer ki, kayıpların failleri bulunsa, akıbetleri aydınlatılsa ve suçlulara karşı, hem utandırma hem de cezalandırma sürecine girişilse idi...
Yönetmen Patricio Guzmán’ın, Nostalgia for the Light (Işığa Özlem) belgeselinde, Şili’de, 100 bin kilometrekarelik Atacama Çölü’nde, umutsuzca, askerî cunta tarafından “kaybedilen” yakınlarından kalanları arayanlar, toplumun duyarsızlığından şikâyet ediyordu.
Atacama derken, dünyanın en kuru yerlerinden birinden bahsediyoruz; 400 yıldır yağmur yüzü görmemiş.
1970’lerde bu çöldeki askerî kampta, yani işkencehanede tutulan mimar Miguel, tutsaklığı boyunca, mekânlara ilişkin her türlü ayrıntıyı belleğine kazımış.
40 yıl sonra bile hâlâ, işkencehanenin eskizlerini müthiş bir mesleki beceriyle çizip duruyor.
Miguel’in eşi Anita ise, Alzheimer hastası; geçmiş, onun için yok.
Guzmán, Şili’yi, bu çifte benzetiyor; bir kısmı, hatırlamanın ve tarihi, tüm detaylarıyla, “yakalamanın” peşinde. Diğer kısımsa, unutuşa mahkûm.
Guzmán’ın bu benzetmesine, Alzheimer’ın insanın seçtiği bir kader olmaması nedeniyle karşı çıkıyorum; toplumlar olarak, unutmak veya unutmamak, tepki vermek veya vermemek bizim kendi seçimimiz.
Ben, tam bunları yazarken, “Türk füzesi Cirit”in, Birleşik Arap Emirlikleri’ne satılması için 200 milyon dolarlık askerî bir anlaşma imzalandığı haberleri vardı. İnsansız hava aracı kategorisindeki bu “gurur kaynağımız”, acaba coğrafyamızda “Türkiye hayranlığı” içinde olduğu varsayılan halkları nasıl etkileyecek? Nasıl bir “sivilleşme” bu?
Henüz, “askerî” bir geçmişin ağır travmalarıyla hesaplaşmadan, Berfo Ana’yı “gözü açık” dünyadan göndermişken; Türkiye ne yaptığının farkında mı?
Nefes
TBMM Genel Kurul gündemine gelmek üzere olan Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı, bu hâliyle kanunlaşırsa, korunması gereken doğal alanları enerji, madencilik, konut ve sanayi gibi yatırımlara açmak için gerekli yasal zemin hazır olacak.
Tasarı, “üstün kamu yararı” için, korunan doğa alanlarının her türlü yatırıma açılmasına olanak sağlanıyor. “Üstün kamu yararının” nerede, ne olduğuna Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Bakanlar Kurulu karar verecek. Böylece, istenen “doğal değer”, kimseye sorulmadan yatırıma açabilecek.
Zaten Türkiye’de korunan doğa alanları, ülkenin toplam yüzölçümünün sadece yüzde 4’ü. Uluslararası standartlara göre bu oran en az yüzde 15 olmalıydı.
Doğa için yarattığı tehditlerin ötesinde, siyasi hayatımız bakımından da, bu tasarının çok vahim bir yönü var; “tarihçesi”.
Tasarının tohumları, Dünya Bankası’nın öncülük ettiği bir çevre projeleri platformu olan Global Environment Facility (GEF) destekli “Biyolojik Çeşitlilik ve Doğal Kaynak Yönetimi Projesi” sürecinde 2003 yılında atılıyor.
Tasarı için başta, Türkiye genelindeki tüm çevre hareketlerinin görüşleri alınıyor.
Bu tasarı, kamu ve sivil toplumun, uluslararası kaynak ve desteğin güçlerini birleştirdiği örnek bir çalışma olarak şekillenmeye başlıyor. 10 yıl sonraki manzara şu; tasarı, dört kez değiştiriliyor, amacından saptırılarak tanınmayacak hâle geliyor.
Çevre odaklı faaliyet gösteren sivil toplum, zamanla, önce “dinlenip de dikkate alınmayan etkisiz eleman” konumuna düşürülüyor, sonra da tamamen dışlanan, “kapı duvar” muameleye layık görülüyor.
10 yıllık süreçte, yasama ve siyaset açısından nereden nereye geldiğimizin resmidir aslında bu tasarı.
Avrupa Birliği’ndeki çevre ile ilgili kurumlar, Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu hep çaresiz; özetle diyebildikleri, “Türkiye üzerinde bir gücümüz yok”. Bu da, çok manidar bir durum Türkiye açısından.
Bir de, “devlet erkânı”, hiç de utanmadan, “Bu tasarı AB’ye uyum süreci çerçevesinde oluşturuldu” diyor.
Doğa, hepimizin nefesi.
Bu tasarı, yasalaşarak nefesimizi kesmesin.
Tasarıya karşı gösteriler, 24 şubatta şu yerlerde;
İstanbul: Galatasaray Lisesi önü- 11:30.
Bursa: Orhangazi Parkı- 11:30.
İzmir: Kıbrıs Şehitleri girişi- 14:00.
Yazarlar
-
Akif BEKİSavcı Bey size söylüyor iktidar zenginleri 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZRojava çözüm süreci zorluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜROperasyonlar neden silah tüccarlarına yöneldi? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBugün FETÖ yargısı yok, kim var? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUÖyleyse… Yaşıyor demektir! 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÖzel: Erdoğan zengin sever… 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir Devletin ve Toplumun İçten İçe Çözülüşü 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYargı, Mafya ve Beyaz Toros… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın gerekleri, Cumartesi Anneleri ve Ablam… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Alevi Hakları… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANBelediye başkanları ne yaptıklarının farkında mı? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSeyfettin Çilesiz’in çilesi 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan24 yıl sonra CHP’ye muhtaç hale gelmek… 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024