Yıldıray OĞUR
Gökçeada Rum Okulu’nda 48 yıl sonra ziller çaldı. Okulun açılış töreninden ajanslara düşen bir fotoğraf karesi yarım asrın özetiydi aslında. Onlarca kamera, gazeteci, bu tarihî anı izlemek üzere gelmiş kalabalığın etraflarında çember oluşturduğu, boylarından epey büyük bir bayrağın altında duran dört küçük çocuk.
Halbuki bundan 50 yıl önce Gökçeada’daki Dereköy Türkiye’nin en büyük köyüydü. Peki ne oldu da geriye dört küçük çocuk kaldı?
Biraz daha geriye sarmak gerek. İmroz (Gökçeada) ve Tenedos (Bozcaada) Lozan Anlaşması ile Türkiye’ye bırakıldı. Bir şartla adalardaki Rumların özerkliğine karışmayacaksın. Ama Cumhuriyet verdiği sözü ancak üç yıl tutabilir. 1927’de çıkarılan 1151 sayılı Mahalli İdareler Kanunu ile adadaki Rumların imtiyazları da, okulları da ellerinden alınır. İkinci darbe Varlık Vergisi olur. Hemen ardından adadaki Rumların mal alması yasaklanır, adaya gönderilen yerleşimcilerle arazi ve sermayenin el değiştirmesi teşvik edilir.
İmroz’daki Rumların kaderi 14 Mayıs 1950’de Beyaz Devrim’le değişir. (CHP’nin tek parti diktatörlüğünden çok çekmiş azınlıkların Demokrat Parti’ye desteğini uzun yıllar CHP diline dolar.) Türkiye’nin NATO üyeliği, Yunanistan’la kurulan yeni ilişkilerin de katkısıyla 1951’de 27’deki kanun iptal edilip, Rumca okullar yeniden açılır.
1958’de Kıbrıs meselesindeki tansiyonun yükselmesi sonucu İmroz ve Tenedos güvenlik bölgesi ilan edilir.
İmroz’daki Rumlar için sonun başlangıcı 27 Mayıs 1960 darbesi olur. 1961 yılında “Adadaki Rumlar Yunanlıların desteğiyle Türklerin arazilerini satın alıyor, plebisit yoluyla Yunanistan’a katılacaklar" haberleri üzerine Rumlara yeniden mal satımı yasaklanır. Çocuğuna düşük not verdi diye bir Rum babanın bir Türk öğretmeni dövmesi Meclis’te öfkeli tartışmalara neden olur.
Ve İnönü hükümeti Türkiye’deki Rumları göçe zorlayan 64 yasasıyla esas büyük darbeyi vurur. 27 Mart 1964 günkü MGK toplantısında kabul edilen Eritme Programı ile adaların Rumsuzlaştırılması için düğmeye basılır. 1951’de Demokrat Parti’nin iptal ettiği Mahalli İdareler Kanunu’ndaki hüküm yeniden yürürlüğe konarak Gökçeada’daki Rum Okulu kapatılır. Okulun kapatılması adadaki Rumlara çok net “burada size gelecek yok” mesajıdır.
Tacizler devam eder. Adada kalmakta direnen 30 Rum doğrudan ihanetle suçlanıp vatandaşlıktan çıkarılır. 300 Rum ise “Türklere has sanat ve meslekleri terk etmeleri” için uyarılır. Devlet yetinmez, Dereköy’ün hemen aşağısında Yarı Açık Cezaevi kurar. Adaya önce mahkûmlar sonra aileleri getirilir. Adada serbest dolaşan mahkûmlar tecavüz, darp, hırsızlık suçlarına karışır. Adadan göç eden Rumlara göre mahkûmlar altı da cinayet işler. Devlet kararlıdır. TİGEM vasıtasıyla adada üretim çiftlikleri kurmak bahanesiyle Rumları adaya bağlayan son bağ zeytinlikler kamulaştırılır. Hem de yumurtanın tanesinin 25 kuruşa satıldığı yıllarda metrekaresine sekiz lira vererek.
Rumların terk ettiği adaya Türkiye’nin her yerinden insanlar yerleştirilir. 1973’teki Trabzon’da selzede 61 aile 1400 km ötedeki adaya yerleştirilir.
MGK kararlarıyla yönetilen adanın kaderi Türkiye’nin sivilleşmesiyle değişmeye başlar. Hikâye uzun. 52 yıl önce bir manga askerin arasında idama gönderilen bir Başbakan’la değişen bir adanın kaderi ve 48 yıl sonra bir bayrağın altında bekleyen dört küçük çocukla yeniden yeşeren umutlar…
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRBahçeli haklı: Ok yaydan çıktı bir kere… 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanDemirtaş kararı sonrasında iktidar ‘Terörsüz Türkiye’ sınavında… 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'nin doldurduğu öbür boşluk 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAAİHM Kararı Kesinleşti; Demirtaş’ın Özgürlüğü, Demokratik Cumhuriyetin Vicdanıdır... 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSırada Nijerya mı var? 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDemirtaş’a tahliye 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTYüzde altmış, üç yüz kişi mi? 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Öcalan misyonu” 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSiyasetin altın kuralını unutanlara hatırlatırım 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciFiyatı zengin siyaseti de fakir belirliyor 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZHak, özgürlük mücadelesi – Devletin güvenliği siyaseti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜREmniyet’in yazısı ortaya çıktı! Bahis baronu nasıl kaçtı? 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENTam 16 yıldır beklenen samimiyet! 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUZombileşmiş bir toplum 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞMUHALEFETTE “DEĞİŞİMCİ”, 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSudan savaşı, Çinli Wing Loong’a karşı Bayraktar ve savaş ağaları 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞEnflasyonun maliyeti daima enflasyonla mücadele maliyetinden büyüktür 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEGemi batarken… 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMünfesih terör örgütü 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYapay zekâya yatırım yapılıyor, ekonomiyi değiştiriyor ama insanlar neden daha yalnız hissediyor? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLU31 Mart’tan 19 Mart’a neler değişti? 1.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt siyasetinin eleştirisi: Pragmatizm ve “kutsal liderlik” arasında sıkışmak 1.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİAkademi hakikatin peşinde midir? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYa casus ya kayyım… 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkan'Casusluk' dosyasında ne var? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERMea Culpa 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCumhuriyet 'ilan' ve 'inşa' edilen bir devlet şeklidir 30.10.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.11.2025
29.10.2025
27.10.2025
21.10.2025
18.10.2025
13.10.2025
11.10.2025
8.10.2025
6.10.2025
4.10.2025