Yıldıray OĞUR
Nikolaus Schrod Frankfurt’ta doğdu. 21 yaşında sevgilisi Bina ile evlendi. 1850’lerde Almanya’daki dinî baskılar, ekonomik kriz yüzünden, Endüstri Devrimi’nin yaşandığı İngiltere’ye göç ettiler. Ellerinde avuçlarında hiçbir şey yoktu, herhangi bir meslekleri, birkaç kelime haricinde İngilizceleri de. Schrod yeni ülkesinde çok çalıştı, 45 yaşında hayatını kaybetti.Tek oğlu Carl telgraf taşıyıcı olarak posta teşkilatına girdi, sonra adını Charles olarak değiştirdi. İngiliz bir kız olan Ellen’la evlendi. Onların kızı Gladys, borsa brokeri olan Harry Farage ile evlenerek ailenin İngilizleşme sürecini tamamladı. Sonra onların bir oğlu oldu. Adı; Nigel Farage. UKİP’in başına geçti ve ülkeye gelen göçmenlere savaş açtı.
7 Mayıs’ta genel seçimler için sandık başına gidecek Britanya’da en çok merak edilenlerden biri Farage’in ırkçı, göçmen karşıtı partisinin Avrupa Parlamentosu seçimlerindeki kadar başarılı olup olamayacağı…
Farage son olarak İtalya açıklarında batan gemide ölen yüzlerce göçmen için ''Kurtulanlar Afrika’ya geri gönderilmeli'' dedi. Yardımcısı biraz daha ileri gidip AB’nin göçmen gemilerini geri püskürtmek için daha fazla sayıda silahlı askerî botlar alması gerektiğini söyledi.
Avrupa’daki diğer ırkçı, göçmen karşıtı partilerin liderleri gibi Farage da görünüşte centilmen, elit, esprili bir adam. Şık giyiniyor, Elton John’un evine yemeğe gidiyor.
7 Mayıs’ta iyi bir oy alırsa, uzun uzun Avrupa’da yükselen göçmen karşıtlığı, ırkçılık üzerine yazılar okuyacağız...
Ne mutlu bize ki Avrupa’da yükselen göçmen karşıtı partiler listesine artık bizim ülkemizden de bir örnek verilecek. Atatürk’ün çağdaş medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak hedefinin yanlış anlaşılması mı dersiniz, yoksa, Avrupa Birliği’yle uyum sürecinde aşırı bir uyum durumu mu? Ama artık bizim de göçmen karşıtı bir partimiz var: CHP.
Seçime doğru önce tweetlerle verildi ilk işaretler. Hükümetin “Yabancıya İstihdam” kanun tasarısını Kemal Kılıçdaroğlu resmî twitter adresinden “Türkiye’nin en önemli meselelerinden biri olan işsizliğe AKP’nin bakış açısı budur” diye paylaştı. Sonra göçmen asıllı ve Diyarbakır’da insan hakları davalarına giren avukat olarak hatırlamak istediğimiz genel başkan yardımcısı ona destek verdi.
Sonra bu tezler CHP’nin ''Yaşanacak bir Türkiye'' adlı seçim bildirisine de girdi. CHP'nin yaşanacak Türkiye’sinde Suriyelilere yaşanacak yer yoktu.
Esnafın sorunlarından bahsederken kaçak çalışan Suriyelilerin haksız rekabetini engelleme sözü veren CHP, Suriyeli sığınmacılara giden yardımlara da gözünü dikip “yardımların şeffaf ve denetlenebilir olmasına özen göstereceğiz” ,“Şaibeli yardımları ya da insani yardımların suistimalini kararlılıkla araştıracağız” gibi çok hayati sorunlara parmak basarak kafayı neye taktığını gösterdi.
Bildiride “Sığınmacı kardeşlerimizin, Suriye’ye dönebilmeleri için gerekli barış ortamının yeniden sağlanması için yürütülen girişimlere aktif destek olacağız” cümlesindeki “sığınmacı kardeşlerimiz” hitabı seçim kampanyasında lanet bir göçmen karşıtlığına dönüştü.
Öyle böyle değil, Kılıçdaroğlu eline mikrofonu alıp çalışmadığı yerden çıkan “kaynak ne peki” sorusuna bir cevap vermeye çalıştığı anlarda aklına hemen 2 milyon Suriyeliyle paylaşılan ekmek geliyor.
Edirne mitinginde şöyle dedi: “Sen kaçak sarayına para bulurken emekliye sıra gelince mi parayı nereden bulacaksın diyorsun? Ayakkabı kutularının içine dolarları yerleştirirken kaynak nerede sormuyorsun. Emekliye 2 maaş ikramiye verince mi aklına geliyor? 2 milyon Suriyeli var. 2 milyon Suriyeli, 5 milyar dolar para harcadılar. Hangi gerekçeyle Suriyeliler bizde? Oraya silah gönderenleri biz unutmadık. Oraya silah gönderirken kaynak var da emekliye gelince mi kaynak soruyorsun sen? 2 milyon Suriyeliyi kendi ülkelerine göndereceğim...”
Balıkesir mitingi ise şöyle: ''Sen İki milyon Suriyeliye 5 milyar dolar verirken sana kaynak mı sorduk? Kendine kaçak saray yaparken sana kaynak mı sorduk. Emekliye gelince mi aklın başına geliyor...''
Bu da dünkü Niğde mitinginden: “Kaçak sarayına para buluyorsun, 2 milyon Suriyeliye 5.5 milyar dolar para buluyorsun, at çiftliğine para buluyorsun sıra emekliye gelince para yok...”
Ama en çirkini Mersin’deki bir toplantıda söylediğiydi: “Sözüm söz, Orta Doğu'ya barışı getireceğiz. Hiçbir ülkenin iç işlerine karışmayacağız. Suriyeli kardeşlerimizi de geri göndereceğiz. Kusura bakmayın. Her insan doğduğu toprakta mutlu olur, her insan ülkesinde mutlu olur..."
Kusura bakmayın derken elini kaldırdığı anda yüzü sınırda kapıyı gelenlere kapatan bir bekçi kararlılığındaydı.
“Her insan doğduğu toprakta mutlu olur” sözünü Köy Enstitüleriyle köylüyü köyünde tutma hayalleri kurmuş bir partiden duymak tuhaf değil de kurucularının çoğu Balkan göçmeni olan Cumhuriyet Halk Partisi liderinin seçim kampanyasını göçmen karşıtlığı üzerine kurması üzerine söylenecek çok şey var.
Ölümden kaçan 2 milyon Suriyelinin bir tas çorbası, kafasını soktuğu prefabrik evinden siyasi popülizmine kaynak bulmak, CHP’nin Niğde Borlu olan muhtemelen mübadelede Balkanlar'dan gelip Niğde’ye yerleştirilen bir ailenin mensubu ekonomi profesörü kurmayının üstün aklı değildir herhalde.
Dersimliliğini CHP’lilere “açıklamaya” çalıştığı anlardan birinde Horasan’dan göç etmiş bir Türkmen ailesinden geldiğini söyleyen Kılıçdaroğlu’nun kafayı Suriyelilere takmasını mezhepçilikle, Alevi oylarına oynamayla açıklamamayı tercih ederim.
Geriye bir tek Avrupa’da yükselen göçmen karşıtı partilere özenmek kalıyor. Göçmenlerle ilgili her ülkede yaşanacak gerilimden siyasi rant elde etmeye çalışmak, belki tepesinde “Türkiye Türklerindir” yazan yandaş gazetesinden bir faninin tavsiyesi, belki seçim kampanyasını yapan reklamcının şeytanlığıdır.
Her ne ise, seçimler gelip geçer. Daha iyi yenilmeyi kendine hedef olarak koymuş bir CHP liderine bir seçim mağlubiyeti dokunmaz.
Ölmemek için çaresizce en yakınındaki sınırlara koşup Türkiye’ye, Ürdün’e, Lübnan’a sığınmış insanların onurlarıyla oynamak, onları hedef haline getirip üzerlerinden oy devşirmeye çalışmanın kiri uzun yıllar çıkmaz. Haydi solculuğunuzdan, demokratlığınızdan uzun yıllar önce vazgeçtik, bari ırkçı olmayın.
O Suriyeliler size dönüp “Nusaffigu Cemian” (Milletçe/Hepbirlikte alkışlıyoruz) diyorlar, duyuyor musunuz?
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış, Demokratik Toplum ve Demokratik Sosyalizmin İnşası.. 31.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUBir uğraktır sevgili… Bir durak olsa bile! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasLiderleri neden ‘insan üstü’ gibi görüyoruz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPlazma Toplumu: Bir sinyal okyanusunda yüzen balıklar gibiyiz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRAktaş serbest, Özer niye tutuklu? İşte skandalın kanıtı 3 rapor 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan çok beğenmiştir… 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSurvivor entelektüel! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÇözüm Süreci’nin künhüne vakıf kaç kişi var? 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKızışan Ortadoğu ve Amerikan sağında ihtilaflar 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANSiyaset kulislerinde konuşulan baskın seçim senaryosu… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSıfır oranlı gelir vergisi neden uygulanmıyor? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYATürk futbolunun acı gerçeği: Kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın kaçınılmazlığı… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAnkara neden huzursuz? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBüyük hesaplaşmaya doğru 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİTasarruf edilecek makam aracı bulunamamış mı yani? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRCezaevinden yükselen çığlık: Yaşamak istiyorum! 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yol temizliği için harekete geçmeli 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokratların çilesi 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİR"KILIÇ KININDAN ÇIKARSA!" 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Baba Evi’nde Yarenlik… 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluGerçekten “adrese teslim” kadro ilanı, memurken başka yerde okuma rahatlığı ve yandaş medyanın “ezbe 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNHepimize Yetecek Evrensel Bir Utanç 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciTefeci faizi gerçek ama nedeni ne? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİslam ülkelerinin liderleri de acaba bir gün utanır mı? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden çürüyor ve çürüme neden durdurulamıyor? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKKM kasıtlı bir uygulamaydı, kastı da zengine servet transfer etmekti 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgünİsrail hedefine ulaşırken… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2025
23.08.2025
20.08.2025
18.08.2025
16.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
9.08.2025
4.08.2025
2.08.2025