Ahmet ALTAN
Ben onu tanıdığımda henüz kırkına varmamıştı herhalde.
Çok güzel bir kadındı.
İnsanlarla arasına biraz ürkek bir gülümsemeyle mesafe koyardı.
O ürkek gülümsemenin içinde, belli belirsiz sezilen bir alaycılığın pırıltılarını gördüğümü hissederdim.
Kızına âşık olduğumu biliyordu sanırım.
Bana hiçbir zaman, hiçbir şey söylemedi bu konuda.
Bütün duygularını ve düşüncelerini koyu bir ketumiyetin arkasında gizlerdi.
Dilinde, ona pek yakışan hafif bir Kilis aksanı vardı.
Bir keresinde şimdi hatırlamadığım bir nedenden dolayı aniden evlerine gitmek zorunda kalmıştım, içeride arkadaşlarıyla çay içip kadın kadına konuşuyorlar, kahkahalarla gülüyorlardı, her zaman solgun bir resmini gördüğüm bir çiçeğin gerçeğiyle karşılaşmış gibi oldum.
Onu öyle kahkahalar atarken gördüğüm için utanmıştı, sanki onu asla öyle görmemem gerekiyordu.
Ne garip, onu en çok o kahkaha atan haliyle hatırlıyorum.
Zaten sadece iki halini gördüm o uzun yıllar boyunca, ürkek gülümsemesini ve bir sefer rastladığım kahkaha atışını, başka bir halini görmeme hiçbir zaman izin vermedi.
Ne kaşlarının çatıldığını gördüm, ne ağladığını, ne yakındığını.
Bir keresinde, o zamanlar bekâr bir teğmen olan kocasını evlerinin önünden atla geçerken nasıl gördüğünü anlatmıştı.
Heybetini, yakışıklılığını.
Güzel bir çift olmuşlardı gerçekten.
Ben “kırklı” zamanlarını biliyorum ve daha sonrasını.
Biri çok yakışıklı, biri çok güzeldi.
Kızlarına âşıktım.
Kızları da çok güzeldi.
Ve, bir gün kaçırdım kızlarını.
Karların yağdığı ıssız bir aralık gecesinde kaçtık.
Kilisli Albay Cemal Bey’in ilk andaki öfkesiyle beni vurmak istediğini söylemişlerdi daha sonra, sanırım onu Suzan Hanım yatıştırmıştı.
Biz ıssız bir nikâh dairesinde evlendikten bir süre sonra yeniden karşılaştığımızda o ürkek gülümsemeye hafif bir sitem gölgesi yansımıştı ama bana bir şey söylememişti.
Ona kısa bir süreliğine de olsa çok acı çektirmiş olmalıydım, öfkesiyle meşhur Cemal Bey’in neler yapmış, neler söylemiş olduğunu tahmin edebiliyordum.
Ama o, yaşananlardan bana hiçbir şey yansıtmama kibarlığını göstermişti.
Eşraf kızıydı ne de olsa.
Kilisli Topaloğullarından.
Albayın ölümünden sonra güçlü, bağımsız bir hayat kurdu kendine, tek başına yaşadı.
Son bir iki yılı zor geçti sadece.
Gülnur iyi baktı ona, iyi evlatlık yaptı.
Suzan Hanım’ın ölümünü geceyarısını biraz geçe öğrendim.
O kahkaha atan hali geldi önce gözümün önüne.
O gençliği, güzelliği, mesafeli ve ürkek gülümsemesi sonra.
Dilindeki hafif Kilis aksanı, kibarlığı.
Derindeki duygu ve düşüncelerini arkasına sakladığı koyu ketumiyeti.
Bir hayat geçti benim hayatımın içinden.
Ben onu pek tanımadım, o beni pek tanımadı ama birbirimizin hayatına değdik, birbirimizi bildik, birbirimiz hakkında fikirlerimiz oldu.
Yaşın kaç olursa olsun, ölüm bir masumiyet, çocuksu bir şaşkınlık getiriyor.
Ölüm şaşırtıyor seni.
Çocuklaştırıyor.
Önemsizleştiriyor.
Bir gün oturup konuşabilseydik eğer, aramızdan o ürkek gülümsemeyi kaldırabilseydik, benim yanımda kahkaha atmaktan utanmasaydı, çekinmeseydi bundan herhalde bana unutamayacağım maceralar, aklımdan çıkmayacak hikâyeler anlatırdı.
Ama olmadı.
Çok üzülmek için çok tanımaya da ihtiyaç yok bazen.
Çok üzüldüm.
Suzan Hanım’ın tahmin edebileceğinden çok daha fazla.
Benim tahmin edebileceğimden de çok daha fazla.
Sulu sepken bir kar yağıyor dışarıda.
Onu soğuk bir havada toprağa vereceğiz.
Mahallenin bütün çocukları, şimdinin yaşlıları, tabutu sırtlanacağız.
Kadınlar ağlayacak herhalde.
Biz ağlamamaya çalışacağız.
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları








































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2020
21.01.2020
6.02.2019
28.11.2019
23.11.2019
11.11.2019
21.03.2020
25.09.2018
19.09.2018
26.08.2018