Ali Saydam
Sayın Cumhurbaşkanı’nın iletişim tekniği açısından olağanüstü bir örnek oluşturan dünkü konuşması, birkaç açıdan tarihe geçecektir…
Bir siyasi parti liderinin fiilî zaferle çıktığı bir seçimin ardından yaptığı okumayı ve parti içi eleştiriyi şeffaf ve açık bir şekilde, sadece kadroları değil milleti ile de paylaşma duyarlılığı ve gücünü göstermesi açısından…
Birkaç yüzyıllık, eskimiş, ülkemizde günün koşullarına yanıt vermeyen bir yönetim sisteminin yerine getirilecek bir uygulamanın, siyasî yapıyla bağlantısının nasıl kurulacağına dair verdiği ipuçları açısından…
Ve nihayet siyasi iktidar-millî irade ekseninde, siyasîlerin nasıl bir duruş sergilemelerinin altının kalın çizgilerle çizilmesi açısından…
İl başkanları ve diğer AK Parti kadrolarının, seçimleri nasıl değerlendirdiklerini bilemem ama, inşallah Sayın Cumhurbaşkanı’nın söylediklerini doğru okurlar. Okuyamayanlar için siyasî hayat hayli zor geçecek gibi gözüküyor. İşte, bir nebze ‘okuma kılavuzu’ olarak işe yarayabileceği düşüncesiyle Sayın Cumhurbaşkanı’nın konuşmasından özellikle dikkat edilmesi gereken bir iki husus:
“Hizmetler gerektir; yeterli değil”… Bu sütunlarda defalarca tekrarladığımız bir hususun altı çizilmektedir. Hatırlayalım. Ne diyorduk? “Seçmen tercihini belirleyen ve AK Parti’yi iktidara taşıyan temel unsur, AK Parti’nin köprü, alt geçit, metro, raylı sistemler, Marmaray, Avrasya tüneli, duble yollar gibi alt yapıya dayalı, ‘sert güç’ (hard power) vaatleri değildir. Bireysel hak ve özgürlükler, millî bağımsızlık ve güvenlik (bu uğurda yapılan yatırımlar tabii ki) ve nihayet ekonomik açıdan toplumu geleceğe taşıyacak vizyon ve dirayete sahip bir öngörü ile onu hayata geçireceğine inandıkları liderdir”… Yani maddiyat değil maneviyattır bizde siyasî tercihte başrolü oynayan…
“Tevazu”… “Tepeden bakmamak”… Sayın Cumhurbaşkanı bu iki kavramı kullandı. Bir siyasî iktidarı kökünden kemiren en lanet duygunun kibir olduğunu, O’na tarih bilincini öğretmişti… CHP’nin fıtratındaki en temel duygulardan birinden söz ediyordu adeta… Ahmet Hakan’ın, CHP’ye akıl verirken 2 Temmuz’da yazdıkları geldi aklıma: “Size bir şey söyleyeyim mi? AK Parti’ye oy verenler de biliyorlardı zamların geleceğini. Buna rağmen AK Parti’ye oy verdiler. Neden mi? Karşı taraftaki bu itici, bu antipatik, bu üstenci, bu anlayışsız, bu empati yoksunu, bu küstah tavrı sezgisel olarak fark ettikleri için…” AK Parti’de durum tabii ki bu kadar vahim değil. Ancak Sayın Cumhurbaşkanı, özellikle belediye başkanlarını tevazu konusunda uyarma ihtiyacı duyduysa mutlaka bir bildiği, tespit ettiği bir şeyler vardı…
“Ahlakî Kimlik”… İşte, Başkanlarının kullandığı bu kavramı AK Parti saflarının çok doğru okuması gerekir… AK Parti’yi iktidara taşıyan ve orada tutan en önemli ‘tutumlardan’ biridir ‘Ahlakî Kimlik’… Fark yaratan ve benzersiz kılan… Sayın Başkan bu kavramın hemen peşine iki tane de söylemini ekledi: “Halkla Uyum” ve “İş Bitirme Potansiyeli”… Dediği şuydu: Arkasındaki Ahlakî Kimlik sağlam olmayan ve Halkla Uyum içinde bulunmayan bir İş Bitirme Potansiyeli, faydadan çok zarar getirir…
Sayın Cumhurbaşkanı bu kavramlar üzerine inşa ettiği konuşmasının o bölümünü şu cümleyle bitirdi: “Yerel yönetim seçimleri bu seçime benzemesin!”
Başkan Erdoğan, yerel seçimlerin ana sloganını da yukarıda belirtmeye çalıştığımız hususların toplamından çıkarıp şu şekilde ifade etmişti: “Gönül Belediyeciliği!”…
İşte, büyük lider böyle oluyor… İleri görüş, cesaret ve derinlik… Yoksa 10 kez kaybettiği seçimin arkasından, 10’uncu kez seçimin esas galibinin kendi partisi olduğunu anlatmak için yırtınıp, komik duruma düşerek değil…
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.09.2020
15.10.2019
24.09.2019
12.09.2019
10.09.2019
25.06.2019
7.05.2019
11.04.2019
4.02.2019